Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gümrük / KATMA DEĞER VERGİSİ CİROYA DAHİL MİDİR?

KATMA DEĞER VERGİSİ CİROYA DAHİL MİDİR?

KATMA DEĞER VERGİSİ CİROYA DAHİL MİDİR?01.06.2010

Son yıllarda satış hacmini arttırmak için ödenen ciro primlerinin hesaplanması ile ‘alışveriş merkezleri’ne ciro üzerinden ödenen kiralarda ‘ciro’ kavramının Katma Değer Vergisi’ne dahil olup olmadığı hususu duraksama yaratmaktadır. Ciro (turnover), kısaca iş hacmi anlamına gelmektedir. (Ansiklopedik Ekonomi Sözlüğü, Dünya Yayınları 4.Baskı Sh.55) Bu bağlamda ciro, işletmenin toplam satış miktarını ifade eder. (Adalı, Erhan, Ekonomi Sözlüğü Sf:150)

Konuya ilişkin olarak muhasebe tekniği açısından ‘Satış Hasılatı’nın hangi unsurları içerip içermediğini tartışmadan önce, Katma Değer Vergisi Yasası’nın ‘Kayıt Düzeni’ başlıklı 54’üncü maddesinde yer alan özel nitelikteki düzenlemenin dikkate alınması gerekmektedir. Şöyle ki:
“Katma Değer Vergisi mükellefleri, tutulması mecburi defter kayıtlarını bu verginin hesaplanmasına ve kontrolüne imkan verecek şekilde” düzenlemekle yükümlüdürler.
Bu kayıtlarda en az aşağıdaki hususların açıkça gösterilmesi şarttır:
* Vergi konusu işlemlerin mahiyeti, vergisiz tutarları, hesaplanan vergi, indirilebilir vergi miktarları,
* Vergiden istisna edilen işlemlerin, indirim hakkı tanınan ve tanınmayanlara göre mahiyeti ve ayırımı ile hesaplanan indirilebilir vergi miktarı,
* İndirim konusu yapılamayacak işlemlerin niteliği ve bu işlemlerle ilgili vergi miktarları,
* Matrah ve indirim miktarlarındaki değişmelerle, ödenen, terkin edilen ve iade olunan vergiler.
Yukarıda aktarmış olduğumuz yasa hükmü gereği olarak Katma Değer Vergisi mükellefleri kayıtlarında Katma Değer Vergisi’ni ayrıntılı olarak göstermek ve izlemek zorundadırlar. Ayrıca “Emtia üzerine iş yapanlar, emtia envanterinde veya envanter defterlerinde, hesap dönemi sonunda mevcut emtiayı Katma Değer Vergisi’ne tabi olan ve olmayanlar itibariyle tefrik edip (ayırıp) göstermeye mecburdurlar.”
Sözü edilen yasa maddesinin gerekçesinde de ifade edildiği üzere, mükellefler “muhasebe kayıtlarında işlemlerin vergili, vergisiz tutarlarını” ayırmak zorundadırlar.
Konuya ilişkin olarak Maliye Bakanlığı tarafından Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nde yer alan ‘Tekdüzen Hesap Planı’nda ‘60-Brüt Satışlar Hesabı’na “İşletmenin esas faaliyetleri çerçevesinde satılan mal ya da hizmetler karşılığında alınan ya da tahakkuk ettirilen toplam değer”in kaydedileceği ifade edildikten sonra özellikle “Brüt satışlara Katma Değer Vergisi dahil edilmez” denilmiştir.
Gerçekte bir ticari işletmenin satın aldığı mal ve hizmetler için ödemiş bulunduğu Katma Değer Vergisi, o ticari işletmenin satmış olduğu mal ve hizmetlerden sağlamış olduğu Katma Değer Vergisi’nden Katma Değer Vergisi Yasası çerçevesinde indirim konusu yapılmakta, eğer işletme lehine bir fark kalırsa bu fark vergi dairesine yatırılmaktadır. Dolayısıyla işletmelerin satış ve hizmet bedellerine ek olarak müşterilerinden tahsil etmiş oldukları Katma Değer Vergisi onlar için bir hasılat değil, yasal düzenleme çerçevesinde vergi dairesine yatırılması gereken bir miktarı ifade etmektedir.
Başka bir anlatımla da, “Bir mal veya hizmetin satış vergisine, Katma Değer Vergisi’ne tabi tutulması veya tutulmaması firmanın kontrolü altında bulunmamakta, zaman zaman söz konusu vergilerin kapsamı ve oranlarının değiştirilmesi halinde firmanın vergili satış tutarlarının geçmiş yıllarla karşılaştırılması, tutarlılık kaybolduğundan, büyük ölçüde anlamını yitirmektedir. “Bu bağlamda da tutarlılığı sağlayabilmek için brüt satış rakamlarında yapılması gereken düzeltmeler ise uzun zaman ve büyük çabayı gerektirmektedir. (Daha fazla bilgi için bakınız: Akgüç, Öztin “Mali Tablolar Analizi” 10.baskı Sh.225)
Tekdüzen Hesap Planı’nda yer alan açıklamalar çerçevesinde ‘Diğer Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar’ arasında 391 hesapta “teslim edilen mal veya ifa edilen hizmetler üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi” ile işlemi gerçekleşmeyen ya da işlemden vazgeçilen mal ve hizmetlere ilişkin Katma Değer Vergisi’nin izlenmesi öngörülmüştür.
Dolayısıyla mal ve hizmet teslimi
nedeniyle alınan Katma Değer Vergisi bu hesaba alacak kaydedilir. Düzeltmeler ise bu hesaba borç kaydedilmek suretiyle izlenir. Vergilendirme dönemi itibariyle bu hesabın bakiyesi ‘191- İndirilecek KDV’ ve/veya ‘190-Devreden KDV’ hesaplarıyla karşılaştırılır. Yapılan karşılaştırmada bu hesabın bakiyesi ‘191-İndirilecek KDV’ ve/veya ‘190 Devreden KDV’ hesaplarının bakiyesinden fazla olduğu takdirde vadesinde ödenmek üzere ‘360-Ödenecek Vergi ve Fonlar’ hesaplarına aktarılarak kapatılır. (Kishalı, Yunus ‘Tekdüzen Hesap Planı-Muhasebecilik ve Mali Müşavirlik’ Beta, Sh.154)
Kaynak: İTO
Gayrettepe Mahallesi, Barbaros Bulvarı Dr. Orhan Birman İş Merkezi No:149/6 Beşiktaş 34349 İstanbul
+90 212 663 08 85 | +90 530 960 84 24
+90 212 663 62 72
utikad@utikad.org.tr