Ekonomik krizden çıkmış durumdayız; kimimiz rahat atlattı bu krizi, kimimiz de krizden etkilendik. Alt yapı çalışmalarını bitirmemiş şirketler ise krizlerden daha çok etkilenmendiler. Krizi atlatan şirketler de yeni ekonomik düzende kapasitelerini arttırmaktalar. Üretim adetlerimiz, ihracatımız ve ithalatımız artmakta; böylece artan iş potansiyeli ile daha büyük filolara, yeni araçlara, daha fazla elemana ve depo alanlarına ihtiyaç duyulmakta.
Büyük şehirlerimizde depolar şehirlerin içinde kalmıştır ve şehir içi trafiğin yarattığı rahatsızlıklar nedeniyle veya çevre düzeni açısından şehir dışına çıkartılmak durumundadır. Daha büyük çağdaş depolargerekmektedir. İstanbul depo konusunda çok büyük talep olan bir şehrimiz. Şehir içinde inşa edilmiş olan depoların arazileri tükenmiş ve kalanlar çok değerli hale gelmiş artık. Bu kıymetli alanlarda küçük ölçekli depo işletmek ürünlerin üzerindeki lojistik maliyetleri, depo kiralarının çok yüksek olması nedeniyle ekonomik değil. Çözüm olarak şehrin dış alanlarında yeni depolar inşa etmek görünüyor. Doğu yönünde Gebze’ye yakın, Şekerpınarı veya Kurtköy bölgesinde veya Batı yönünde Hadımköy bölgesinde yeni depolar inşa edilmekte. Bu bölgelerdeki araziler de azalmakta artık. Geçen 5 yıl içinde 4-5 kat artan arazi fiyatları ile karşılaşıyoruz. Eğimli arazilerde iki katlı veya üç katlı inşaat maliyeti yüksek depolar inşa ediyoruz. Arazi fiyatları arttıkça depo kiraları da yükseliyor. İstanbul’da her yıl bir milyon metre kare civarında yeni depo inşa edilmesi gerekmekte. Depo inşa edilebilecek imarı olan araziler her yıl azalıyor. Azalan araziler de arazi değerlerini yükseltmekte.
Lojistiğin ülke ekonomisine değer katması için satış fiyatlarının içinde yer alan lojistik giderlerinin düşürülmesi gerekmekte. Bu da ancak depo inşa maliyetlerinin düşürülmesi, dolayısıyla depo kiralarının ucuzlaması ile mümkün olacaktır. Belediyeler bu amaçla yeni depolama alanları üretmek zorundadır. Yer yer su havzası içinde olan arazilere depolama izni verilmemektedir. Yeni depoların inşa edilebileceği imar planları yapılamamaktadır. Yakın gelecekte İstanbul içinde depo yapılabilecek alanlar kalmayacak ve depoların metre kare başına aylık kiraları 5-6 dolardan 10 dolara kadar yükselecektir. Lojistik pahalı bir hale gelecek ve ürünlerin perakende satış fiyatları artacaktır
Lütfen artık IMP İstanbul Metropoliten Planlama çerçevesinde ön görülen alanları depo imarı verip kullanıma açalım. Üçüncü çevre yolu güzergahında yaratabileceğimiz bu alanlarda lojistik merkezler inşa edelim. Depolama hizmetlerini bir düzen içinde belli bölgelere toplayalım. Büyük araçların şehir içine girmeden taşıdıkları ürünleri depolayan çağdaş, yüksek tavanlı depolar inşa edelim. Bu depolardan küçük araçlarla ring seferleri yaparak dağıtım kanalları oluşturalım. Dağıtımlar birleştirerek daha kısa rotalarda daha çok ürün taşımaya başlayalım. Hem depolama maliyetlerimiz azalsın hem de dağıtım ağlarımızda verimlilik ve maliyet avantajı yaratalım.
Ülkemizin bir tüketim toplumu olduğunu biliyoruz. Bu tüketimi körükleyerek üretim ölçeklerimizi arttırarak üretim maliyetlerimizi düşürmek ve yeni iş imkanları yaratılmasını hedefleyelim. Lojistik bir ülkenin, bir bölgenin kalkınmasında en önemli sektör olarak görülmekte. Bu değerli hizmeti verimli ve düşük maliyeti bir iş kolu haline getirebildiğimizde ekonomimizin gelişeceğine, yeni iş alanları yaratılacağına inanıyorum.
Atilla Yıldıztekin/Perşembe Rotası