Havayolu taşımacılığındaki tüm olumlu gelişmelere rağmen Türkiye’nin alması gereken daha çok yolu olduğuna vurgu yapan DHL Global Forwarding Türkiye Havayolu Ürün Müdürü Hamza Baysan, “Türkiye’de hava kargo taşımacılığı emeklemekten yürümeye geçti, ancak henüz koşmaya başlayamadı” dedi.
Deutsche Post’un 2005 yılı sonu itibarıyla Exel’i satın almasının ardından DHL Global Forwarding, DHL Global Forwarding olarak 30 binden fazla çalışanı ile dünya üzerinde 150 ülke ve 800’ün üzerinde ofis ve terminal ile hizmet veriyor. Şirket, müşterilerine tarifeli sefer düzenleyen ticari havayolları ile olduğu kadar charter operatörleri ile de ithalat ve ihracat hizmeti sunuyor. DHL Global Forwarding Türkiye ise, dış ticaretin yoğun olduğu 10 şehirde bulunan ofisleriyle tüm Türkiye’de 210 kişilik kadrosuyla hizmet sunuyor. DHL Global Forwarding Türkiye, uluslararası taşımacılık hizmetleri dışında yan tedarikçileriyle gümrükleme, sigortacılık, depolama ve dağıtım gibi lojistik hizmeti tamamlayan servisleri de müşterilerine sunuyor.
“2011’de de liderliği kaptırmadık”
DHL Global Forwarding Türkiye Havayolu Ürün Müdürü Hamza Baysan hava kargo da, DHL Global Forwarding’in 2010 yılını hem dünya çapında hem de Türkiye’de pazar lideri olarak tamamladığını belirtti . Baysan, “Dünya çapında 4.4 milyon ton kargo elleçleyen DHL Global Forwarding, Türkiye’de ise %10,3’lük pazar payı ile 2010 yılını başarılı bir şekilde kapatarak hedeflerimize ulaştık” dedi. 2011’in ilk yarısının da şirket adına oldukça başarılı geçtiğini ifade eden Baysan, “Pazar payımızı artırarak yolumuza ve hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz. Geçen senenin aynı dönemine göre operasyonel olarak elleçlediğimiz kargo tonajında ciddi artışlar sağladık. DHL Global forwarding Türkiye pazarında (IATA May-2011) kaynaklı verilere göre geçen yılın aynı dönemine göre %30 üzerinde büyüme göstererek %11,3 lük pazar payı ile liderliğini sürdürüyor. Amacımız bu büyümemizi müşteri odaklı çalışmalarımızla önümüzdeki dönemlerde de hızla artırarak devam ettirmek” diye konuştu. DHL Global Forwarding bünyesinde gerek dünya üzerinde gerekse Türkiye’de hedef ve projelerin devam ettiğini aktaran Baysan, müşteri memnuniyeti odaklı ve operasyonel süreçleri iyileştirmeye yönelik pek çok proje üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Çevreyi korumak için proje üretiyor
Şirket olarak çevreyi korumaya yönelik bir çok projeye de imza attıklarını belirten Baysan, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “DHL Global Forwarding, Go-Green adını verdiğimiz Çevre koruma programımız ile gerek Türkiye’de gerekse tüm Dünya’da çok sayıda çevre koruma projesi üzerinde çalışıyor. Ayrıca müşterilerimize de karbon salınımı ayak izi ölçümlemesi, raporlaması, iyileştirilmesi, sertifikasyonu ve offset hizmeti de veriyoruz. Sadece yakut tasarrufu değil tüm çalışanlarımızın insiyatif aldığı doğaya ve çevreye etki eden enerji tasarrufu, su tasarrufu, kağıt tasarrufu ve atık değerlendirmesi gibi pek çok proje üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. “
“Altyapı ve bürokrasi büyümeye engel”
Türkiye’nin konumu gereği dünyadaki ana kargo akış güzergahı üzerinde bulunduğunu ve hızla gelişen bir ülke olduğunu anlatan Baysan, dış ticaret hacminin artması ile beraber İhracat, ithalat ve transit kargo taşımacılığının da hızla arttığını böylece, uluslararası ticarette taşınan mallarda hava yolunun payının da giderek arttığını kaydetti. Hava kargo taşımacılığında Türkiye’nin alması gereken daha çok yolu olduğuna vurgu yapan Baysan, özellikle altyapı yetersizliği ve bürokrasideki aksamalara değinerek şunları söyledi: “Türk hava kargo taşımacılığı, dünyadaki bu gelişmeye paralel olarak, son 10 yılda önemli bir gelişme sağladı. Ülkemizde de sanayinin gelişmesi ile birlikte, özellikle tekstil, elektronik, makine ve ekipmanları, bilgisayar, otomotiv, ilaç konularında sanayileşme ve tarımsal ürünlerin ihracatının artması ile hava kargo taşımacılığı ihtiyacı ve kullanımı da arttı. Ayrıca son 10 yılda Türkiye’de hava kargo taşımacılığı emeklemekten yürümeye geçti, ancak henüz koşmaya başlayamadı. Ülkemizde hava kargo taşımacılığı çok daha ileri seviyelerde olabilir. En önemli engellerden biri hava kargo taşımacılığı için çok önemli olan zaman ve hız faktörleri ön planda tutularak uluslararası standartlarda fiziksel ve yasal alt yapının henüz oluşturulamaması. Hava kargo taşımacılığında, aktarma işlemlerinde gümrük mevzuatından veya uygulamadan kaynaklanan önemli bürokratik problemlerin olduğu biliniyor. Gerek ülke içerisinde gerekse uluslararası transit işlemlerinin basitleştirilerek elektronik ortamda yapılması sektörü hızlandıracak etkenlerden biri. Temel altyapıların ve bürokratik işlemlerin iyileştirilerek hızlanması, hava kargo taşımasına uyumlu hale getirilmesi bu sektörü daha ileri konumlara getirecek. Lojistik merkezleri ve gümrüksel prosedürler bu konuda en önemli destekleyici noktalar olacak. Diğer bir etkende tüm dünyada olduğu gibi yetkilendirilmiş acente yapısının ülkemizde tesis edilememiş olması. Yetkilendirilmiş acentelerin kendi depolarında kargo kabulü yapabilmeleri, uçağa yüklemeye hazır hale getirebilmeleri hem maliyetleri hemde süreçleri rahatlatacak, istihdamı da arttıracak. Bu konuda bazı yazılı prosedürlerimiz olsa da pratikte uygulaması maalesef yasal yetersizliklerden dolayı yapılamıyor.”
Kaynak: Perşembe Rotası