Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gündem / TEHLİKELİ MADDE TAŞIMA ARAÇ VE AMBALAJLARI İÇİN BELGELER 25 EKİM’DE VERİLECEK

TEHLİKELİ MADDE TAŞIMA ARAÇ VE AMBALAJLARI İÇİN BELGELER 25 EKİM’DE VERİLECEK

TEHLİKELİ MADDE TAŞIMA ARAÇ VE AMBALAJLARI İÇİN BELGELER 25 EKİM’DE VERİLECEK22.10.2013
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, tehlikeli maddelerin taşınmasında kullanılmak üzere Türkiye’de üretilen araç ve ambalajlar için düzenlenen ilk ulusal belgelerin, 25 Ekim 2013′te sahiplerine verileceğini bildirdi.

Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tehlikeli yüklerin uluslararası taşınmasının dört farklı uluslararası anlaşma ile düzenlendiğini ve Türkiye’nin de taraf olduğu bu anlaşmalar kapsamında tehlikeli maddelerin taşınmasıyla ilgili ulusal otoritenin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı olduğunu söyledi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile işbirliği neticesinde 6 Mart 2013′te bu kapsamdaki işlemleri yapmak üzere Türk Standartları Enstitüsünün (TSE) yetkilendirildiğini ifade eden Yıldırım, “Bakanlığımız ile TSE arasında imzalanan protokol sonucunda oluşturulan fiziki, teknik ve beşeri kapasiteyle söz konusu test ve belgelendirme işlemi, 6 ay gibi kısa bir sürede Türkiye’de yapılabilir hale gelmiştir” diye konuştu.

Belgeler 25 Ekim’de verilecek

Uluslararası taşımacılıkta olduğu gibi yurt içinde de tehlikeli maddelerin kurallara uygun taşınması için fiziki, teknik ve beşeri kapasite eksiklikleri ile bir kısım ikincil düzenlemeleri tamamlayarak çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Yıldırım, “Türkiye’de üretilen bu tür araç ve ambalajlar için düzenlenen ilk ulusal belgeleri 25 Ekim 2013′te TSE merkezinde yapılacak törenle sahiplerine vereceğiz” dedi.

Yurt dışına bağımlılık ortadan kalktı

Tehlikeli madde taşınması kapsamında verilecek bu belgelerle özellikle yurt dışına olan bağımlılığın ortadan kalktığının altını çizen Yıldırım, şunları kaydetti:

“Bugüne kadar, bu tür araç, ambalaj ve kapları üreten firmalarımız, ürettikleri mallarını onaylatmak ve sertifikalarını (UN numarası) alabilmek için numunelerini yurt dışına gönderip, yüksek ücretler ödemekteydiler, yapılan çalışmalar sonucu bu durum ortadan kalktı ve Türkiye’nin teknik kapasitesine yeni ve büyük bir değer kattı.”

Kaynak: Lojistik Haber