Bugün akşam Samsun'dan İstanbul'a dönerken; bu güzel Karadeniz şehri ile ilgili izlenimlerimi paylaşmaya ve özellikle şehrin lojistik ve ticaretteki yeri ve öneminden söz etmeye karar verdim. Samsun, Karadeniz'in en önemli liman merkezlerinden bir tanesi ve Doğu Karadeniz ile Marmara Bölgesi arasında da kritik bir koridor. Şehirde konuştuğum sanayiciler ve lojistik ile uğraşanlar; sanayinin geliştiğini, ticaret hacminin arttığını belirtiyor. Ancak buna rağmen, altyapıda kayda değer gelişmelerin olmaması da aslında şaşırtıcı; örneğin şehir antrepo konusunda bir hayli fakir.
Bugünlerde seçime doğru da giderken, Türkiye'nin lojistik üs olduğu ve ne denli kritik bir konumda yer aldığı, bunun bir fırsata dönüştürülmesi gerekliliği konuşuluyor ve tartışılıyor. Dönüp arşivlere bakılır ise,Türkiye'nin lojistik üs olması hususu, yaklaşık 15 yıldır hep gündemlerimizde yer alıyor. Tabi hadiseye sadece lojistik alan olarak değil, üretim üssü olarak da bakılması gerekliliği bugün daha belirgin olarak karşımıza çıkmış durumda. Türkiye'nin bu konumu avantaja çevirmesinde çok önemli iki unsurun varlığını belirtmek gerekir. Bunlardan biri elbette, lojistiğin altyapısını kuvvetlendirmek; bunu yapmak için de lojistik köy projelerine önem vermek kaçınılmaz. Diğeri ise, elbette üretimi, bilhassa ülkemizin ihtiyacı olan katma değerli üretimi arttırma eğilimini maksimum seviyelere taşıyabilmek. Samsun açısından konuyu irdelediğimizde, lojistik köy konusunda 2014 yılı Eylül ayında son derece sevindirici haberler aldığımızı hatırlamamız pek de zor değil. Bahse konu proje 45 milyon euroluk bütçe öngörüsü ile start aldı. Şehre 15 kilometre mesafede yer alan Tekkeköy'e yapılması düşünülen Samsun Lojistik Köyü'nün 2017'de devreye alınması bekleniyor. 672 dönüm arazi üzerine inşa edilmesi öngörülen lojistik köy, sadece Samsun için değil, tüm Karadeniz için büyük önem taşıyor.
OKA TR 83 Bölgesi’nin Lojistik Master Planı kapsamı içersinde özellikle Samsun’da karayolu, havayolu, deniz yolu ve demiryolu bağlantısının olması nedeniyle Lojistik Master Planı’nda önerilen alternatif alanlar içerisinde ilk sırada yer alan bu bölgede bir lojistik köy yapımının son derece doğru bir karar olduğunu düşünüyorum. Ancak bugün sohbet esnasında edindiğim intiba, ki umarım doğru değildir, bahse konu proje şu anda askıya alınmış durumda. Eğer böyle ise, bu son derece üzücü bir karar olur. Karayolları ile Karadeniz'i neredeyse tüm Türkiye ile buluşturma konumunda olan Samsun'un ivedi olarak lojistik merkezi haline dönüşmesi kaçınılmaz. Tarım alanında da önemli bir merkez olan Samsun'un dış ticaretimiz açısından katma değerinin çok yüksek olacağına olan inancımı bugün biraz daha pekiştirdim. Bir Karadeniz şehri olan yeşil Samsun'un, her alanda çok fazla gelişmeyi hak ettiğini düşünerek, şehre yakışır bir lojistik köyün ivedi olarak devreye alınması gerekliliği hususunu da ilgililere bu vesile ile hatırlatmış oldum. Ne mutlu bana...
HAKAN ÇINAR / DÜNYA GAZETESİ