Transorient Yönetici Ortağı Nil Tunaşar, kısa ve orta vadede
sürdürülebilir, çevreci bir çözüm olan intermodal taşımacılığın gelişimine
katkıda bulunmayı sürdürmeyi, farklı konteyner türleri ile sektörel çözümlere
yönelmeyi planladıklarını söyledi.
Transorient Yönetici Ortağı Nil Tunaşar, Transorient olarak demiryolu ve
intermodal taşımacılıktaki gelişimleri 2013 yılından beri yakından
izlediklerini söyleyerek, “Bu konudaki pazar ve altyapı analizlerimizin
sonucunda 2014 yılında Avrupa’nın en büyük intermodal dağıtım ağına sahip
firmalarından biri olan ECS (European Container Services) ile acentalık
anlaşması imzalayarak Türkiye’de intermodal taşıma hacmini artırmak üzere
çalışmalara başladık. 2014-2015 yıllarını karşılaştırdığımızda, büyüme oranımız
yüzde 850 olarak gerçekleşti” dedi.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMANIN SIRRINI KEŞFETTİK”
Transorient olarak sektörde 55 yılını doldurduklarının altını çizen
Tunaşar, “Başarımızın sırlarından biri sürdürülebilir varolmanın sırrını
keşfetmiş olmamız. Kısa ve orta vadede sürdürülebilir, çevreci bir çözüm olan
intermodal taşımacılığın gelişimine katkıda bulunmayı sürdürmeyi, farklı
konteyner türleri ile sektörel çözümlere yönelmeyi planlıyoruz. Sadece
Türkiye’ye yönelik olarak kurguladığımız askılı konteynerlar ile Türk tekstil
ihracatçımız için çevreci bir çözüm ürettik. 2016 içerisinde ısı kontrollü
konteynerlarımız ile Türk ilaç ve gıda sektörüne özel çözümler üretmeye
odaklanmayı planlıyoruz. Öte yandan track-trace ile ilgili dünyadaki teknolojik
gelişmeleri yakından izliyoruz. Yakın bir gelecekte malların izlenmesi
konusunda bulut ve nesnelerin interneti teknolojilerini birleştiren yeni bir
proje ile lojistiğe değer katmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Tunaşar, sözlerine şöyle devam etti: “Hepsi 45’’ olmak üzere normal, ısı
kontrollü, mega konteyner tiplerini içeren 8 bin konteynerlik bir filo ve
Avrupa’da son derece geniş bir dağıtım ağı ile her geçen gün artan bir müşteri
kitlesine hizmet sunuyoruz. Türkiye Avrupa arasında demiryolu taşımacılığı
Macaristan’da Sopron ve Slovakya’da ve Dunajska Streda bağlantılarını
kullanarak karadan veya Ro-Ro ile Trieste üzerinden 4. koridordan
sağlanabiliyor. Transorient olarak müşterilerimizin alım/teslim lokasyonlarına
bağlı olarak her iki rotayı da kullanıyor bu sayede optimum maliyet ve transit
süreyi içeren çözümler üretebiliyoruz. Ayrıca 45’’ konteynerler ile diğer bir
çevreci çözümümüz ise 45’’ Short Sea adını verdiğimiz tamamıyla denizyolu ile
kapıdan kapıya servisimiz. Standart bir TIR dorsey hacmine eşit olan 45’’
konteynerler ile denizyolu çözümü hızdan çok maliyet avantajı hedefleyen
kurumsal müşterilerimiz tarafından tercih ediliyor.”
“DÜŞÜK KARBON KAHRAMANI OLDUK”
Sürdürülebilir gelişimin çevreye duyarlı olma misyonunu da birlikte
getirdiğine işaret eden Tunaşar, “Bu kapsamda Nisan 2015’te düzenlenen II.
İstanbul Karbon Zirvesi’nde taşımacılıkta karbon salımını azaltmak amacıyla
hayata geçirdiğimiz ‘Transorient 45”
İntermodal Yeşil Lojistik’ projesi ile
‘Yeşil Lojistik’ alanında ödüle layık görüldük ve ‘Düşük Karbon Kahramanı’
olduk. Tüm iş akışlarımızı çevreye duyarlı bir bilinç ile planlıyoruz. 2016
yılının ikinci çeyreğinde UTİKAD ve Bureau Veritas tarafından verilen
sürdürülebilir lojistik belgesini almayı planlıyoruz” dedi.
Kaynak: hizmetix.com