AB
ile yollarını ayırmaya karar veren İngiltere'nin TTIP konusunda nasıl bir yol
izleyeceği, AB üyesi olmayan ülkelere de bu konuda ilham verecek.
İngiltere'nin
Avrupa Birliğinden (AB) ayrılma kararı (Brexit) almasının ardından tüm ticaret
ve gümrük anlaşmalarını yenilemek zorunda kalacağı tartışılırken, iş dünyası
temsilcileri ve uzmanlar, bu durumun ticari anlaşmalarda AB üyesi olmayan
ülkelerin de kaderini belirleyeceğini ifade ediyor.
İngiltere'nin
çıkış sürecini tamamlamasıyla AB ile Gümrük Birliği gibi mekanizmalarını ne
şekilde devam ettireceği, 20 yıldır AB ile Gümrük Birliği ilişkisi içerisinde
bulunan Türkiye'nin, hem birliğin bugünkü şartlarına uygun olarak güncellenmesi
hem de Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) müzakerelerine dahil
olup olmayacağına da ışık tutacak.
İş
dünyasından bazı temsilci ve uzmanlar, TTIP'ın ABD ile AB arasında imzalanması
planlanan bir anlaşma olması nedeniyle bu ikili dışında üçüncü partilerin söz
konusu anlaşmaya taraf olmasının mümkün olmadığını belirtirken, bazıları da
İngiltere'nin, bu sürece üçüncü bir taraf olarak dahil olmayı talep edeceği
için AB üyesi olmayan ülkelerin de TTIP'e dahil edilmesinin önünün açılacağını
savunuyor.
'Anlaşmaya
taraf olması en çok Türkiye'ye yarar'
Dış
Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, yaptığı açıklamada,
İngiliz halkının Brexit oylamasında yüzde 72,2 gibi yüksek bir katılım ile
"ayrılsın" dediğini anımsatarak, İngiltere'nin AB'den ayrılmasının
birçok şeyi tetikleyeceğini, bunların başında da AB ile ABD arasında
müzakereleri uzun süredir devam eden TTIP sürecinin olduğunu söyledi.
Bu
süreçte İngiltere'nin AB ile olan dış ticaretini hangi sistemde yapacağı, bir
gümrük birliği mekanizmasının oluşturulup oluşturulmayacağı hususlarının da
görüşüleceğini belirten Vardan, "Muhtemelen orta vadede TTIP konusu da
gündeme gelecek ve bu da ülkenin müzakerelerden dışlanması ile sonuçlanacak. Geçenlerde
İngiltere Büyükelçisi ile görüştüğümüzde TTIP sürecinin aynı şekilde devam
edeceğini söylemişti ama nasıl olur, onu bilmiyoruz." şeklinde konuştu.
Vardan,
bu noktada gerçekleşmesi muhtemel senaryoyu da şöyle açıkladı:
"İngiltere,
AB ile ABD arasındaki TTIP sürecine üçüncü bir taraf olarak dahil olmayı talep
edecektir. İngiltere'nin AB pazarına erişime devam edebilmesi için TTIP'e taraf
olması gerekir. İngiltere'nin TTIP'e üçüncü bir ülke olarak taraf olması ise en
çok Türkiye'ye yarar. Böylece TTIP süreci, üçüncü ülkeleri de kapsamına alan
bir genişleme perspektifi kazanmış olur ki, AB üyesi olmayan ülkelerin de
sürece dahil edilmesinin önü açılır."
'Pek
mümkün görünmüyor'
İngiliz
Ticaret Odası (BCCT) Başkanı Chris Gaunt, Birleşik Krallık'ın TTIP'e taraf
olamayacağına göre ABD ile arasındaki ticari ilişkilerin ayrı bir şekilde
tanımlanacağını, Türkiye ile olan ticari ilişkilerin de öyle olduğunu söyledi.
Bu
konuda öne çıkan fikirlerden birinin Birleşik Krallık'ın AB dışındaki üçüncü
ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları (STA) imzalaması yönünde olduğunu
belirten Gaunt, Birleşik Krallık ile Türkiye arasında bir STA imzalanmasının
her iki ülke için çok yararlı olacağını savunanlar bulunduğunu dile getirdi.
Gaunt, aynı şekilde Birleşik Krallık'ın muhtemelen ABD ile arasında ikili bir
ticari düzenlemeye gitmek durumunda kalacağını söyledi.
Türkiye'nin
TTIP'e taraf olabilme hedefinin, AB ile Gümrük Birliği anlaşması olduğu için,
AB'nin ABD ile müzakereleri çerçevesinde sürdürmeye devam edeceğini düşündüğünü
vurgulayan Gaunt, şunları kaydetti:
"Birleşik
Krallık ile Türkiye'nin dışarıdan TTIP'e birlikte üyelik müzakerelerine
girebilmeleri için hukuki bir zemin olup olmadığı ayrıca araştırılmalı. Bu pek
mümkün gibi görünmüyor. Ancak iki ülkenin birbirleriyle ticari ilişkilerini
ikili olarak belli bir hukuki zemine oturtmaları, örneğin bir STA imzalamaları,
ileride başka ülkelerle, ABD ile veya AB ile olan ilişkilerinde bazı
kolaylıklar sağlayabilir."
'İyi
tahminle Brexit, TTIP'yi bir kaç yıl geciktirebilir'
TDG
Group Portföy Yatırım Danışmanı Öner Ayan ise İngiltere'nin AB'nin parçası
olmasının TTIP için büyük önem taşıdığını, geçmişten gelen bağları ve
ilişkileri dolayısıyla İngiliz Hükümetinin hem Kanada hem de ABD ile çok iyi
ticaret bağlantıları kurduğunu söyledi.
Türkiye'nin
baştan beri kendisinin de TTIP'de taraf olması gerektiğini haklı olarak
savunduğunu ve konuyu hiç atlamadan her fırsatta gündeme getirdiğini belirten
Ayan, İngiltere'nin Brexit oylamasına kadar bu konuda diğer ülkelerden çok
somut bir yorum gelmediğini kaydetti.
Ayan,
şimdi ticaret anlaşmalarını tekrar gözden geçirmesi gereken İngiltere'nin
Türkiye ile yeni bir ithalat-ihracat düzenlemesi yapması gerektiğini
vurgulayarak, "TTIP'yi gerçekleştirme umudunu ayakta tutmak için de AB ve
ABD'nin anlaşmayı daha kapsayıcı hale getirmek işlerine gelecektir." dedi.
Kaynak:
dunya.com