Çakışan
mesai saatlerinin azalmasının, özelikle Batı ile iş yapanlar için sıkıntı
yaratacağı belirtiliyor.
Yaz
saati uygulamasının sürekli hale getirilmesiyle kış aylarında Türkiye’nin Batı
ile olan saat farkı artacak. Mesai çakışması çoğu ülkeyle minimuma inecek.
Bazılarıyla tamamen kopacak. İş dünyası kararın sağlayacağı iddia edilen
yarardan çok zarara uğrayacağımızı savunuyor. Konu hükümete detaylarıyla aktarılacak.
Enerji
Bakanlığı’nın birkaç yıldır devam eden yaz saatinin kalıcı olması yönündeki
talebi sonunda yürürlüğe girdi. 1973 yılından beri devam eden yaz saati
uygulaması sürekli hale getirildi. Dünyanın önemli bir bölümüyle birlikte 30
Ekim’de saatler geri alınmayacak. Uygulama ile gün ışığından daha fazla
yararlanılacağı ve enerji tasarrufu sağlanacağı hesaplanıyor. Bu tasarrufun
tutarının ise 2.5 milyar TL’ye ulaşabileceği kaydediliyor. Ancak iş bu kadar
basit değil. Türkiye’de birçok sektör yurtdışı ile çok yakın çalışıyor.
İhracatçılardan, finans piyasasına kadar birçok kesim mesaisinin önemli bir
bölümünde yurtdışındaki ortak ve müşterileri ile temas halinde. Türkiye’nin
ekonomik ilişkileri ağırlıklı olarak Batı ile olduğundan, bu ülkelerle
aramızdaki saat farkı kritik önem taşıyor. Sürekli yaz saati uygulamasıyla kış
aylarında Avrupa ile saat farkımız 2-3 saate çıkacak. Londra’da saat 09.00
olduğunda Türkiye’de öğle yemeğine çıkılacak. İki ülke arasında mesai çakışması
sadece 2-3 saate inecek. Amerika ile bağımız neredeyse kopuyor. Türkiye’de saat
17.00 olduğunda ABD’nin doğu kıyısında mesai yeni başlıyor olacak. Batı
kıyılarında fark daha fazla.
Londra
ile vakit kısalıyor, New York açık yakalanamayacak
Türkiye’nin
kış saati uygulamasına geçmeyecek olması en çok finans piyasalarını etkileyecek
gibi görünüyor. Türk mali piyasalarının Londra ile iş yapacağı zaman kısalırken
New York açıldığında İstanbul neredeyse kapanmış olacak. Bankacılar, yabancı
yatırımcının daha çok işlem yapabilmesi için Borsa İstanbul’da seans
saatlerinin değiştirildiğini hatırlatarak şimdi yılın 6 aylık döneminde Londra
ile saat farkının 3’e new York ile 9 saate uzayacağına değindi. Bunun bu defa
piyasalar için yılın 6 aylık döneminin kış, 6 aylık döneminin de yaz anlamına
geleceğine değinen bankacılar, “Londra’da yatırımcı bizim piyasalarımızı saat
11:00’de yakalarken şimdi 12:00’de yakalamaya başlayacak ama New York için bu
saat 17:30’u bulacak. Hatta artık Fed toplantısı için akşam 21:00’i bekleyen
analistler için 22:00 açıklama 22:30 basın toplantısı takibi olacak. Bu
uluslararası havale ve EFT işlemlerini de etkileyebilir. Buna karşılık doğu ile
iş yapış saatimiz uzayacak ama Doğulu yatırımcı bizim aktif oyuncumuz da değil”
yorumunu yaptı. Bu arada Bankalar Birliği’nin saat uygulamasının bankacılık
sektörüne etkisi üzerine bir çalışma başlattığı da öğrenildi.
“Uyumsuzluk
makası açılacak kararın değişmesi için çalışacağız”
Bu
konuyla ilgili ilk ve en sert tepkiyi İstanbul Hazır giyim ve Konfeksiyon
İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi verdi. Bu konunun
tartışılmaya başlandığı günden itibaren sektöre vereceği zararı anlatan
Tanrıverdi, bu eleştirilere rağmen alınan karar ile ilgili “Yaz saati
uygulamasının kalıcı hale getirilmesi Türkiye’nin hem ticaretine hem de imajına
zarar verecek” dedi. Hazır giyim ihracatının yüzde 75’e yakın bölümünün AB
ülkelerine yapıldığını bildiren Tanrıverdi, “Yaz saati kalıcı hale getirilirse
saat farkı İngiltere ile 3’e, Almanya, İspanya ve Fransa gibi ülkelerle 2’ye
çıkacak. Mesai saatlerimizdeki uyumsuzluk makası daha da açılacak” dedi.
Tanrıverdi, programların yoğunluğu sebebiyle hala enerji ve ekonomi
bakanlıklarıyla görüşemediklerini aktararak, bu kararın değişmesi için kapsamlı
bir bilgilendirme yapacaklarını söyledi.
Karar
ile Türkiye'nin algısı olumsuz etkilenebilir
Türkiye’yi
Euro Bölgesi'nden uzaklaştıracak her türlü adıma karşı olduklarını vurgulayan
Tanrıverdi, şöyle devam etti: “Avrupa ile çalışma saatlerimizdeki uyumsuzluk
makası daha da açılacak, öğleden önceki mesaiyi tamamen kaybedeceğiz. Araya
yemek tatili girecek. Biz ancak saat 14.00’den sonra iş görüşmelerine
geçebileceğiz. Örneğin İngiltere’den sabah uçağı ile günübirlik Türkiye’ye
gelenler 3 saatlik zaman farkı nedeniyle doğru dürüst iş yapmaya fırsat
bulamadan ülkelerine dönmek durumunda kalacaklar. Ayrıca “GMT+3 olduğunda
Türkiye saat tanımında ve elektronik ortamlarda Ortadoğu ülkesi olarak
görünecek. Bir bakıma Avrupa ülkesi olmaktan çıkıp Arap ülkeleri kategorisine
dâhil olacağız. Türkiye Avrupa dışı bir ülke olarak kabul edilecek. Bu görüntü,
Avrupa Birliği’ne girmeyi hedefleyen ve bunun için yıllardır büyük emek
harcayan Türkiye’nin yararına olmayacak. Ülke algısını düzeltmeye çalıştığımız
bir dönemde alınan bu kararın beklenen faydayı sağlamayacağını düşünüyorum.”
Eczacıbaşı:
Umarım güvenlik açısından sorun yaratmaz
Türkiye
Bilişim Vakfı (TBV) Başkanı Faruk Eczacıbaşı kararı “Uluslararası ortak
uygulamalardan vazgeçiyoruz” şeklinde özetledi. Konunun global olarak üzerinde
durulması gereken bir durum olduğunu söyleyen Eczacıbaşı, uygulama sonrası
yazılım şirketlerine önemli görevler düşeceğini belirtti. Kış saatine
geçmemenin uluslararası yazılımlar kullanan şirketler için önemli bir sorun
olacağını vurgulayan Eczacıbaşı şu bilgileri verdi: “E posta uygulamaları 1
saatlik kayma ile çalışacak. Türkiye’de ofisi olan uluslararası şirketler için
iş pek kolay olmayacak. Yedeklemelerde sorun olacak diye düşünüyorum. Umarım
bilgisayar güvenliği açısından sorun çıkarmaz çünkü yepyeni yama programlar
yapmak gerekecek.”
‘Alınan
karar gözden geçirilmeli’
Ekol
Lojistik Yönetim Kurulu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Musul, alınan kararla
ilgili şu görüşleri paylaştı: “Konuyu sadece kendi açımızdan değil, müşterilerimizle
ya da kendi müşterileriyle veya bizim müşterilerimiz adına onların müşteri ile
temasa geçmemizle ilgili olarak değerlendirmemiz lazım. Zaman farkı çok
açılacak. İhracatta en önemli pazarlarımızdan bir olan İngiltere ile aramızda 3
saat fark olacak. Bu nedenle biz bu insanlarla daha az iletişimde olacağız. Biz
gidip evden de konuşabiliriz ama onlar çalışma saatleri içerisinde bizimle daha
az konuşuyor olacak. Türkiye’de daha aydınlıkta ya da karanlıkta çalışmak bizi
çok etkilemez ama en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa ile aramıza bu saat
farkını koyuyor olmak büyük bir dezavantaj. Keşke Avrupa ile tamamen aynı saat
diliminde olsak. Bunun örnekleri var. İspanya İngiltere’nin bile daha batısında
olmasına rağmen Almanya ile aynı zaman dilimini kullanıyor. Bu durum mutlaka
satın almacıların ya da ilgili firmaların bizlerle olan ilişkilerine negatif
bir etki yapacak. İhracatımız 2014’ten beri düşüşte. pazarı nasıl geri
kazanabiliriz diye tartıştığımız bir ortamda hiç gereği olmayan yeni bir etki
yapacak.”
‘Gümrükçüler
dolaylı etkileniyor’
Ünsped
Gümrük Müşavirliği ve Lojistik Hizmetler AŞ CEO’su Hakan Çınar da “Yeni
uygulama gümrük işlerinde bizi direkt etkilemiyor gibi görünse de dolaylı
yoldan etkiliyor. Avrupa ile saat farkının açılması müşterimiz olan diğer
firmalar üzerinde bir baskı yaratıyor. Bu durum bizi de etkiliyor” diye
konuştu. YASED Başkanı Ahmet Erdem de global şirketlerin birçok ülkede
çalıştıklarını, dolayısıyla saat farklarını alışkın olduklarını söyledi.
Bakanlar
Kurulu’nun kararı hükümsüz mü?
Türkiye’de
saat dilimleri “Günün Yirmi Dört Saate Taksimine Dair Kanun’un”a göre
düzenleniyor. Bu kanunun 2. Maddesi’nde şu ifadeler yer alıyor: “Griniç’e göre
otuzuncu derecede bulunan boylam dairesi bütün Türkiye Cumhuriyeti saatleri
için esas alınır. Ayrıca başlangıç ve bitiş tarihleri belirtilmek ve bir saati
aşmamak şartıyla yaz saati uygulamaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.” Sürekli yaz
saati uygulaması Bakanlar Kurulu kararı ile alındı. Yani kanun değiştirilmedi.
Bu kanuna göre Türkiye’nin saat diliminin belirlenmesinde 30. derece esas
alınmalı. Bakanlar Kurulu belirli dönemlerde yaz saati uygulamaya yetkili.
Ancak son bakanlar kurulu kararı ile 45. derece esas saat dilimi olarak
belirlendi. DÜNYA’nın edindiği bilgilere göre bazı dernekler bu kararı yargıya
taşımaya hazırlanıyor. Bu durumda üst mahkemelerden sürekli yaz saati
uygulamasına karşı bir karar çıkması ihtimali bulunuyor.
İngilizler
isyan etti
İHKİB
Başkanı Tanrıverdi, kararla ilgili yabancı ortaklarının tepkisini şöyle
anlattı: “Bizim bugün (dün) toplantımız vardı. Alım gruplarının yöneticileri
ile toplandık. Orada iki İngiliz alım firmasının müdürü isyan etti. En büyük
sıkıntı İngilizlerde. Çünkü onlarla 1 saat öğleden önce bir saat de öğleden
önce olmak üzere sadece 2 saatlik bir mesai çakışmamız oluyor. Bütün resmi
işleri bu sürede çözmeliyiz. ‘Çin’le de saat farkı var. Orayla nasıl
çalışıyorsunuz’ diyorlar. Ancak orasıyla sistem öyle kurulmuştu. Bir gün
önceden yapılıyordu işler. Avrupa’da en azından günceli yakalıyorduk.”
Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı: Karanlıkta kalma süresi 266 bin dakika azalacak
Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın İstanbul Teknik Üniversitesi’nin raporuna
atıfta bulunarak yaptığı çalışmalar göre, yeni saat sistemiyle birlikte
Türkiye’nin tamamında 1 yıl boyunca karanlıkta kalma süresi 266 bin 155 dakika
azalacak. Çalışmaya göre, Türkiye’nin en doğusu Iğdır ile en batısı İzmir
Karaburun arasındaki saat farkı 1 saat 16 dakika. Gerek kış saatinde, gerekse
yaz saatinde 08:30 ve 09:00 olarak uygulanan mesai saatlerinde karanlık zaman
dilimi oluşmuyor. Mesainin 08:00’da başlaması halinde ise yaz saati
uygulamasında 20 dakikalık karanlık oluşuyor. İTÜ’nün Yaz Saati Uygulaması Etki
Analiz Sonuç Raporu’na göre, gün ışığından en fazla 08:00-17:00 arasında
yararlanılabiliyor. Bu zaman diliminde yaz saati uygulamasının sabit
kalmasıyla, toplam elektrik tüketiminde yüzde 1.32’ye karşılık gelen 2.3 TWh
tasarruf sağlanacağı hesap ediliyor. Bunun tüketici yönünden karşılığı ise 977
milyon lira düzeyinde.
Kaynak:
dunya.com