Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı ve son dönemde Gümrük Yönetmeliğinde yapılan değişiklikler
ışığında 15 Ağustos’tan itibaren ithalat işlemlerinde mavi hattı sadece AEO
belgeli firmalar kullanabilecek. Hali hazırda sayıları bini aşan Onaylanmış
Kişi Statü Belgesi olan firmalar 15 Ağustos 2017’den sonra AEO belgesi olmadan
ithalatta mavi hattı kullanamayacak.
AB gümrük
işlemlerini kolaylaştırmak adına 1 Mayıs 2016 tarihinde gümrükte yeni kurallar
getirdi. Türkiye’de bu kurallara uyum için 228 maddeden oluşan Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı hazırladı ve kamuoyuna sundu. Getirilmesi planlanan
değişiklikleri Nazalı Gümrük ve Dış Ticaret Ortağı, Gümrük Müşaviri, Eski
Gümrük Müfettişi Fatih Uzun değerlendirdi.
AEO
belgesinin tanıtımında ve uygulamaya geçilmesinde geç kalındı Kanundaki
değişiklikleri genel olarak olumlu bulan Fatih Uzun, özellikle Yetkilendirilmiş
Ekonomik Operatör” konusunda geç kalındığına dikkat çekti. ABD, Avrupa Birliği
Ülkeleri, Çin, Japonya ve Kore gibi ülkelerde mevcut olan bu uygulamanın
önceden beri var olduğunu belirten Uzun, Türkiye’nin bunu ilk olarak Gümrük
Kanunu’na 2009 yılında “Yetkilendirilmiş Yükümlü” olarak aldığını ancak isminin
yeni taslak ile beraber “Yetkilendirilmiş Ekonomik Operatör” şeklinde tanımlandığını
söyledi. Gümrük mevzuatımızda 2009 yılında girmiş olmasına rağmen Türkiye’de şu
ana kadar Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası (AEO-Authorized Economic
Operator) alabilen sadece 47 firma bulunduğunu aktaran Uzun, hali hazırda
geçerli olan ve ithalat ve ihracatçılara mavi hat uygulaması dahil olmak üzere
pek çok gümrük kolaylıkları sağlayan onaylanmış kişi statü belgesi (OKSB)
uygulamasının bir anlamda 15 Ağustos 2017 tarihine kadar geçerliliğini
koruyacağını ve bu tarihten sonra Türkiye’de halen 1000’in üzerinde olan OKSB
sahibi mavi hattı kullanabilen firmaların 15.08.2017 tarihinden itibaren
ithalatta mavi hattı sadece AEO belgesi sahibi olmaları durumunda
kullanabileceklerine ve AEO Belge alımının zorlu bir süreç olduğunu söyledi.
Fatih Uzun, bu uygulamanın hayata geçirilmesi noktasında gerek kamu kesimi
gerek ise özel sektördeki firmalarca biraz geç kalındığına dikkat çekti.
Değişiklikler
Genel Anlamda Olumlu
Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı ile yükümlülerin gümrük idaresinin karar ve işlemlerine karşı itiraz
etmeksizin doğrudan idari yargı mercilerinde dava açmasını mümkün kılınmasının
yükümlü hakları bağlamında olumlu bir değişiklik olduğunu ifade eden Uzun,
Gümrük Bakanlığı’nda belirli unvanlardaki bürokratlara gümrük müşavirliği
karnesi verilmesi uygulamasına yeni taslakta yer verilmemesinin tekrar
düşünülmesi gerektiğini belirtti.
Nazalı Gümrük
ve Dış Ticaret Ortağı Fatih Uzun, Yeni Gümrük Kanunu Taslağının getirdiği
yenilik ve değişiklikleri ana hatlarıyla şöyle özetledi:
-Bağlayıcı
Tarife Bilgileri mevcut 4458 sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine göre 6 yıl süre
ile geçerli iken, yeni Gümrük Kanunu Taslağı Bağlayıcı Tarife Bilgilerinin
geçerli olacağı süreyi 3 yıl olarak öngörüyor.
-Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı’nın belirli emniyet, güvenlik şartlarını karşılayan ve yine
ilgili mevzuat uyarınca mali yeterliliğe sahip olan firmalara gümrük
işlemlerinde kolaylıklar içeren uygulamalar sahibi olmasına imkan veren
“Yetkilendirilmiş Yükümlü” kavramı yeni Gümrük Kanunu Taslağında
“Yetkilendirilmiş Ekonomik Operatör” olarak adlandırılıyor.
-Mevcut 4458
sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine göre; kişiler gümrük idaresinin karar ve
işlemlerine karşı yargı yoluna başvurmak için öncelikle “idari itiraz”
müessesesini kullanmak zorunda. Oysaki Yeni Gümrük Kanunu Taslağı, kişilerin
gümrük idaresinin karar ve işlemlerine karşı idareye itiraz etmeksizin doğrudan
idari yargı merciilerinde dava açabilmesini mümkün kılıyor.
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı “Uygulamanın Askıya Alınması” gibi şu andaki mevcut Kanun
metninde bulunmayan bir müessese ihdas ediyor. Buna göre artık gümrük idaresi,
kararın gümrük mevzuatına aykırı olduğu hususunda esaslı bir neden olması ya da
itiraz eden kişi açısından telafisi imkansız bir zararın ortaya çıkabileceği
durumlarda, kararının uygulanmasını tamamen veya kısmen askıya alabilecek.
-Gümrük
rejimlerinin sayısı ve isimleri de Yeni Gümrük Kanunu Taslağı ile yeniden
belirlenmekte ve halen yürürlükte olan 4458 sayılı Gümrük Kanunu’na göre 8 olan
gümrük rejimi sayısı 9’a çıkartıyor. Nihai Kullanım ve Serbest Bölgeler ayrı
birer gümrük rejimi olarak kabul edilmekte ve gümrük kontrolü altında işleme
rejimi uygulamasına son veriliyor. Bu durumda Yeni Gümrük Kanunu Taslağında yer
alan gümrük rejimleri şu şekilde oluşuyor. Gümrük rejimleri;
1-Serbest
dolaşıma giriş rejimi
2-İhracat
rejimi
3-Özel
rejimler
–A-Transit
rejimi
–B-Depolama
rejimleri
1-Gümrük
antrepo rejimi
2-Serbest
Bölgeler rejimi
–C-Özel
Kullanım rejimleri
1-Geçici
kabul rejimi
2-Nihai
kullanım rejimi
–D-İşleme
rejimleri
1-Dahilde
işleme rejimi
2-Hariçte
işleme rejimi
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağının özellikle önem verdiği ve üzerinde durduğu konulardan biri
de; fikri ve sınai mülkiyet haklarının korunması olup, Taslakta bu hakların
korunması ile ilgili gümrük ve dış ticaret mevzuatı hükümleri uyarınca
yapılacak işlemler ve uyulacak esaslar ayrı bir başlık altında ayrıca
belirtiliyor.
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı; gerekli teminatın sağlanmış olması şartıyla ve talep edilmesi
halinde, yetkilendirilmiş ekonomik operatör statüsü tanınan kişinin tek bir
beyanına ilişkin gümrük vergilerinin ödenmesini, tebliğ tarihini izleyen günden
itibaren otuz güne kadar ertelenebilmesi imkanını tanıyor. Bununla birlikte
Yetkilendirilmiş Ekonomik Operatör statüsü tanınan kişinin bir takvim ayı
içerisinde işlem gören birden fazla beyanına ilişkin gümrük vergilerinin toplu
olarak ödenebilmesi yönünde yeni bir düzenleme de Taslak’ta mevcut.
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı Cezalar ile ilgili genel hükümlerde önemli bir değişiklik
barındırmakta olup; yargı mercileri tarafından iptal edilen genel tebliğ ve
genelgeler hariç olmak üzere, bir hükmün uygulanması hususunda gümrük
idaresinin genel tebliğ veya genelgede değişiklik yapmak suretiyle görüş
değiştirmesi veya gümrük idaresi tarafından yükümlüye yazılı olarak hatalı izahat
verilmiş olması halinde gümrük idarelerinin para cezası ve faiz
uygulayamayacağı yönünde bir hüküm de tesis ediyor. Bu durumu Maliye Bakanlığı
nezdinde uygulanmakta olan mukteza (özelge) uygulamasının gümrüğe yansıması
olarak değerlendirmek mümkün.
- Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı yürürlükteki 4458 sayılı Kanunun 234. Maddesinde yer alan,
tarife, kıymet, miktar farkları kaynaklı cezaları ayrı ayrı düzenlenmiyor,
ithalat vergileri arasındaki fark yüzde 5’i aştığı takdirde ve satış birimine
göre miktar itibarıyla yüzde 5’i geçmeyen bir fark ibarelerini kaldırılıyor ve
bir anlamda üç kat vergi farkı cezası uygulamasını herhangi bir şarttan
bağımsız kılıyor.
-Yine Yeni
Gümrük Kanunu Taslağı ile daha önce Bakanlıkta daha önce belirli unvan ve süre
ile çalışmış olan kişilerin istifa veya emeklilik yolu ile ayrılmaları halinde
kendilerine sınavsız olarak verilen Gümrük Müşavirliği karnesi uygulamasına son
veriliyor. Bunun yerine Bakanlığın idari birimlerinde çalışıp bunun on yılını
gümrük müdürü, gümrük ve ticaret bölge müdür yardımcısı, gümrük ve ticaret
bölge müdürü, gümrük ve ticaret uzmanı, gümrük ve ticaret müfettişi, daire
başkanı ve daha üst unvanlarda geçirenlerden, görevlerinden istifa eden veya
emekliye ayrılan bundan böyle sadece doğrudan gümrük müşavirliği sınavına
girebilecekler.
-4458 sayılı
mevcut Gümrük Kanunu’ndaki usulsüzlük cezası tutarı 89 TL olup, Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı ile bu tutarın 100 TL’ye yükseltilmesi öngörülüyor.
- Ayrıca
Taslakta, Gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavlarına en
fazla beşer defa girilebilir hükmünün yer aldığını ifade etmek gerekmekte. Zira
yürürlükteki 4458 Sayılı Gümrük Kanuna göre bu sınavlara en fazla üçer defa
girilebiliyor.
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı ile daha önce hiç alınmadığı veya noksan alındığı tespit edilen
vergilere ilişkin tebligat, 4458 sayılı Kanuna göre gümrük yükümlülüğünün
doğduğu tarihten itibaren 3 yıl içinde yapılıyorken, taslakta bu süre, vergi
yükümlülüğünün doğduğu tarihi takip eden yılbaşından itibaren 3 yıl olarak
hükme bağlanmış durumda.
- Yeni Gümrük
Kanunu Taslağının, daha önce 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234/3 maddesi ile
bünyesine soktuğu “Pişmanlıkla Beyan” müessesesini bir adım daha öteye
götürmeyi amaçladığı madde metninden anlaşılmaktadır. Yeni Taslağa göre 4458 sayılı
Kanunun 235. Maddesinde düzenlenen, ithali yasak, lisansa, şarta, izne,
kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine
tabi eşyalarla ilgili ‘’aykırılıkların gümrük idaresince tespit edilmesinden
önce beyan sahibince bildirilmesi durumunda bu fıkralara göre hesaplanan
cezalar yüzde on beş oranında uygulanacak.
-Yeni Gümrük
Kanunu Taslağı, eşya ile ilgili beyannamede bulunması gerekli bilgilerden
bazılarının bulunmadığı veya beyannameye eklenmesi gerekli bazı destekleyici belgelerden
bazılarının istenmediği basitleştirilmiş beyanı “Basitleştirilmiş Beyanname”
olarak tanımlamakta ve bu yeni kavramı Kanuna sokmaktadır.
- Yeni Gümrük
Kanunu Taslağının cezalar ile ilgili olarak getirdiği bir diğer değişiklik ise
antrepoda beyan edilen eşyanın belirgin bir şekilde beyandan farklı cinste
olması durumunda uygulanacak cezaya ilişkindir. Mevcut 4458 sayılı Gümrük
Kanununa göre eşyanın antrepo beyannamesinde beyan edilenden belirgin bir
şekilde farklı cinste eşya olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya
gerek olmaksızın tespiti halinde 4458 sayılı kanuna göre gümrüklenmiş değerin
iki katı idari para cezası verilmektedir. Taslakta ise bu duruma aşağıdaki
belirtildiği şekilde 2 farklı ceza öngörülüyor.
a) Farklı
çıkan eşyanın gümrük vergileri toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri
toplamından fazla olması durumunda farklı çıkan eşyaya ilişkin gümrük
vergilerinin iki katı idari para cezası veriliyor.
b) Farklı
çıkan eşyanın beyan edilen eşyadan farklı şekilde, ithalinin lisansa, şarta,
izne, kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik
belgesine tabi olması durumunda eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar para cezası
veriliyor.
Kaynak:
transmedya.com