Yeni Gümrük
Kanunu ile getirilen yeni basitleştirmelerin özellikle ticaret erbabı için
maliyetleri azaltacağı ve gümrük işlemlerinin daha öngörülebilir olmasını
sağlayacağının değerlendirildiğini belirten Deloitte Türkiye Kıdemli Müdürü
Barış Demirel, özellikle bilgi teknolojilerine dayanan gümrük işlemleri ve
kontrollerinin işlemleri hızlandıracağı ve uluslararası ticari faaliyetleri
artırarak, küresel olarak komşu ve diğer ülkeler ile entegrasyonu geliştireceğinin
düşünüldüğünü vurguladı.
1-Yeni Gümrük
Kanunu nedir? Neden getirilmektedir?
Gerek Gümrük
Birliği gerekse AB üyelik sürecindeki yükümlülüklerimiz gereği, Avrupa
Birliği’nin gümrük mevzuatındaki değişiklikleri aynen iç mevzuatımıza
aktarmakla yükümlüyüz. Bu çerçevede AB’nin 2016 yılında yenilemiş olduğu yeni
gümrük mevzuatına uyum sağlamaya yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Avrupa Birliği’nin yeni gümrük kanunu “Birlik
Gümrük Kodu” olarak adlandırılmakta olup, 1 Mayıs 2016 tarihi itibariyle AB’de
yürürlüğe girmiştir.
Birlik Gümrük Kodu ile gümrük işlemlerinin
standartlaştırılması, basitleştirilmesi ve kolaylaştırılması, tüm gümrük işlem
ve süreçlerinin tamamen elektronik ortamda yürütülmesinin sağlanması, tüm üye
ülkelerin elektronik sistemlerinin uyumlaştırılması, güvenilir firmalara
(yetkilendirilmiş ekonomik operatörler) önemli kolaylıklar getirilmesi ve
teminata konu gümrük işlemlerinin genişletilmesi amaçlanmaktadır.
Gümrük
Birliğine ilişkin 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı hükümleri uyarınca ve AB
üyeliğine yönelik müktesebat uyumu çerçevesinde Birlik Gümrük Kodu hükümlerine
uyum yükümlülüğümüz bulunduğundan, Birlik Gümrük Kodu hükümlerinin ulusal
mevzuatımıza yansıtıldığı yeni bir Gümrük Kanunu hazırlanmasına yönelik
çalışmalar kapsamında 228 maddeden oluşan yeni Gümrük Kanunu Taslağı Gümrük ve
Ticaret Bakanlığınca hazırlanmış ve görüşe açılmıştır.
2- Yeni
Gümrük Kanunu’nda en dikkate çekici husus nedir?
Yeni Gümrük
Kanunu'nun kanımca en önemli değişikliği artık gümrük veya dış ticaret
erbabının “mükellef” ya da “yükümlü” yerine “Ekonomik Operatör” olarak ifade
edilmesidir. Ekonomik operatör kavramı, işi gereği gümrük mevzuatı kapsamına
giren faaliyetlerde bulunan kişi olarak tanımlanmaktadır. Bu yaklaşıma uygun
olarak, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın belirli emniyet, güvenlik şartlarını
karşılayan ve yine ilgili mevzuat uyarınca mali yeterliliğe sahip olan
firmalara gümrük işlemlerinde kolaylıklar içeren uygulamalar sahibi olmasına
imkan veren “Yetkilendirilmiş Yükümlü” kavramı yeni Gümrük Kanunu Taslağında
“Yetkilendirilmiş Ekonomik Operatör” olarak adlandırılmaktadır. Taslağın bazı
yerlerinde hala yükümlü ifadesi yer almakla beraber bunlar esas itibariyle
vergi ödeme yükümlülüğünün olduğu durumlarla sınırlıdır.
3- Yeni
Gümrük Kanunu’nda dijital çağa uygun bir gümrük uygulaması getirilmekte midir?
Yeni Gümrük
Kanunu'nun getirdiği önemli bir diğer değişiklik mükellef ve gümrük idareleri
arasındaki iletişim ve ilişkinin yöntemlerine dairdir. Yeni Gümrük Kanununa
göre, gümrük mevzuatı kapsamına giren faaliyette bulunan kişilerin yapacakları
beyan, başvuru veya kararlara ilişkin tüm işlemler (bilgilerin depolanması
dahil) elektronik veri işleme tekniği yoluyla yapılacaktır. Elektronik veri
işleme tekniği taslakta, elektronik veri değişimi standart mesajlarının gümrük
idaresi ile değişimini ve/veya gümrük işlemlerinin tamamlanması için gerekli
bilgilerin gümrük idaresinin bilgisayar sistemine girilmesi olarak
tanımlanmıştır.
Halihazırda ülkemizde beyan süreci büyük
ölçüde veri işleme tekniği ile yapılmaktadır. Ancak yine de beyanname ve eki
belgelerin gümrük idaresine sunulması süreci manuel olarak yürütülmekte, ayrıca
başvuru ve karar süreçlerinin tamamına yakını manuel olarak yürütülmektedir.
Tek Pencere Sistemi ile başvuruların bir bölümü elektronik ortama taşınmakla
beraber başvurulardaki gerekli belgelerin hala manuel olarak işlem yapılması
uygulamasına devam edilmektedir. Yeni Gümrük Kanunu’nda tüm bu süreçlerin
elektronik veri işleme tekniği ile yapılması esas olarak belirtilmiştir. Diğer
bir ifadeyle halihazırda tüm manuel süreçler Kanunun uygulamaya girmesi ve
gerekli bilişim altyapısının tamamlanması ile elektronik ortamda yürütülecektir.
4- Gümrük
rejimleri ile itibariyle değişiklikler söz konusu olacak mıdır?
Yeni Gümrük
Kanunu Taslağında gümrük rejimleri sistematiğinde önemli değişiklikler
yapılmaktadır:
• Geçici
İthalat Rejimi ve Nihai Kullanım Rejimi “Özel Kullanım Rejimleri”,
• Dahilde
İşleme ve Hariçte İşleme Rejimleri “İşleme Rejimleri”,
• Antrepo
Rejimi ve Serbest Bölgeler ise “Depolama Rejimleri”,
olarak isimlendirilmiş olup, benzer rejimler
için ortak kurallar daha bütüncül ve sade olarak belirlenmiştir. Serbest Bölgeler
bir Gümrük Rejimi olarak öngörülmüş ve gümrük idarelerinin serbest bölgelerdeki
denetim ve kontrol yetkileri arttırılmıştır. Gümrük Kontrolü Altında İşleme
Rejimi kaldırılarak bu rejim kapsamında uygulanan bazı işlemler Dahilde İşleme
Rejimi kapsamına alınmıştır. Geçici İthalat Rejimi, «Geçici Kabul Rejimi»
olarak değiştirilmiş olup, eşyanın 2 yıllık yurtta kalma süresinin 10 yıla
kadar uzatılabileceği hükmü getirilmiştir. Dahilde ve Hariçte İşleme
Rejimlerinde izin mercileri gümrük idareleri olarak belirlenmiştir. Ayrıca, 3
yıl geriye doğru izin imkanı getirilmiştir.
Önemli bir
değişiklik de Dahilde İşleme Rejimi kapsamındaki eşyanın vergilendirilmesine
ilişkindir. Dahilde İşleme Rejimindeki vergi yükümlülüğüne ilişkin özel
düzenleme kaldırılarak, bu rejim kapsamında bir vergi yükümlülüğü doğması
halinde genel kural bu eşyaya ilişkin vergi yükümlülüğünün başladığı tarihteki
vergi oranları ve diğer vergilendirme unsurlarına göre belirlenecektir (mülga
gümrük kontrolü altında işleme rejimindeki vergileme kuralı). Diğer taraftan
beyan sahibinin talebi üzerine, ithalat vergileri tutarı, dahilde işleme
rejimine tabi tutulan eşyanın bu rejime tabi tutulmasına ilişkin gümrük
beyannamesinin tescil edildiği tarihteki tarife sınıflandırması, gümrük
kıymeti, miktarı, niteliği ve menşei dikkate alınarak belirlenebilecektir.
5- Yeni
Gümrük Kanunu’nda idari kararlar ve itirazlar konusunda değişiklikler var
mıdır?
Gümrük
idarelerine başvurularda idarenin karar verme süreleri uzatılmıştır. Gümrük
mevzuatının uygulanmasına ilişkin bir idari karar alınmasının talep edilmesi
halinde gümrük idaresi başvuru tarihinden itibaren 30 gün içerisinde müracaatı
inceleyip eğer uygunsa başvurunun kabulünü müracaat sahibine bildirecek ve bu
tarihten itibaren 120 gün içerisinde karar alacaktır. Mevcut Gümrük Kanununda
karar alma süresi müracaat tarihinden itibaren 30 gündür. Yeni Kanunla bu süre
150 güne kadar çıkabilecektir.
Avrupa ülkelerinde “Right to be heard” diye
ifade edilen, vergi mevzuatında da “izaha davet” müessesesi ile benzerlik arz
eden, kişinin aleyhine bir karar ihtimalinde savunma yapabilmesi imkanı
getirilmiştir. Buna göre, başvuru sahibinin aleyhine bir kararın alınmasından
önce gümrük idaresi karara ilişkin gerekçeleri ilgili kişiye bildirecek,
başvuru sahibine, söz konusu bildirimin tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş
sayıldığı tarihten itibaren görüşlerini bildirmesi için bir süre verecektir. Bu
süre içinde görüş bildirilmemesi durumunda alınan nihai karar başvuru sahibine
bildirilecektir. Böylece firmalar hakkında yanlış veya eksik bilgi ile karar
alınması durumları asgariye indirilecektir.
İlgili
kişinin talep ettiği durumlar hariç lehte bir kararın kaldırılması,
değiştirilmesi veya askıya alınması; kaldırmanın, değişikliğin veya askıya
almanın yürürlüğe girdiği anda lehte karara istinaden bir gümrük rejimine tabi
tutulmuş ve halen bu gümrük rejimi altında bulunan veya geçici depolanan eşyayı
etkilemeyecektir. Bu madde ile başlamış işlemler için mükellef aleyhine bir
sonuç doğuracak düzenlemelerde yaşanan ihtilafların önüne geçilmiş olacaktır.
İtirazlar ile ilgili Yeni Gümrük Kanunu’nda
önemli yenilikler ve değişiklikler bulunmaktadır. İtiraz başvurusunu geri
çekebilme imkanı getirilmiştir. Yükümlünün itiraz başvurusu neticelenmeden bir
dilekçe ile ilgili gümrük idaresine itirazından vazgeçerek uzlaşmak istediğinin
bildirmesi halinde itirazın edilmemiş sayılacağı belirtilmiştir. İtiraz etmeden
doğrudan dava açabilme imkanı getirilmiştir. Dolayısıyla, kişiler artık mevcut
Gümrük Kanunu 242'nci maddesinde olduğu gibi bir üst makama itiraz ederek karar
alınmasını beklemek zorunda kalmayacaklar.
Gümrük
idaresine yapılan itirazlarda itiraza konu kararın askıya alınması sistemi
getirilmiştir. Gümrük idareleri şartların oluşması halinde yürütmeyi
durdurabilecek yani itiraza konu kararı askıya alarak bir süre
uygulamayacaktır. İtiraza bir vergi ödemesi ile ilgili ise teminat vererek
itiraz askıya alınabilecektir. Ancak teminat verilmesi ilgili kişiyi ciddi
sıkıntıya sokacak ise ve bu durum belgelenirse teminat istenmeyebilecektir.
6- Yeni
basitleştirmeler getirmekte midir?
Yeni Gümrük
Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle yeni bazı basitleştirilmiş işlemler de
uygulamaya başlanılacaktır. Ertelenmiş ödeme imkanı getirilmiştir.
Yetkilendirilmiş Ekonomik Operatör (AEO) statüsü tanınan kişilere ait eşyanın
ithalat vergileri teminat alınması kaydıyla eşyanın gümrük işlemleri sırasında
değil 30 gün içerisinde tebliğ edilebilecektir. Yani bu kişiler için vergi
ödeme ertelemesi hükmü getirilmiştir. Ertelenmiş ödemede gecikme faizi veya
tecil faizi söz konusu olmayacaktır.
Kanunun
getirdiği en önemli yeniliklerden birisi de merkezi gümrükleme sisteminin
öngörülmesidir. Gümrük idareleri, AEO’ların başvurusu üzerine gümrük
beyannamesinin, eşyanın sunulduğu gümrük idaresi yerine bu kişinin yerleşik
olduğu yerdeki gümrük idaresine verilmesine izin verebilecektir. Vergi
uygulamalarına benzer şekilde büyük ekonomik operatörlerin tüm gümrük
işlemlerini tek yerden yapabilmesi mümkün olabilecektir. AEO’lara kayıt yoluyla
beyan hakkı Kanun’da yer almıştır. Buna göre eşya beyan sahibinin kayıtlarına
girdiği anda serbest bırakılmış sayılacaktır. Eşyanın ayrıca gümrüğe sunulması
söz konusu olmayacaktır. Kanuna öz değerlendirme adı altında yeni bir uygulama
eklenmiştir. Buna göre gümrük idareleri başvuru üzerine, gümrük idaresince yapılması
gereken belirli gümrük işlemlerini yerine getirmek, ödenecek gümrük vergilerini
belirlemek ve gümrük gözetiminde belirli kontrolleri gerçekleştirmek üzere
AEO’lara izin verebilecektir. Türkiye dışında yerleşik olan AEO’lara karşılıklı
tanıma yapılabilecektir. Karşılıklılık esas çerçevesinde Türkiye’deki AEO’lar
da yabancı ülkelerde aynı haklara sahip olarak işlem yapabileceklerdir.
7- Yeni
Gümrük Kanunu’nda cezalar ve zamanaşımı itibarıyla değişiklikler nelerdir?
Yeni Gümrük
Kanunu’nda bazı iyileştirmelere rağmen, idari para cezalarının büyük ölçüde
4458 sayılı Gümrük Kanunu'ndan aynen aktarıldığı görülmektedir. Mevcut 4458
sayılı Kanunun 234. maddesinde yer alan, tarife, kıymet, miktar farkları
kaynaklı cezalar artık ayrı ayrı düzenlenmemiş olup, ithalat vergileri
arasındaki fark % 5’i aştığı takdirde ve satış birimine göre miktar itibarıyla
% 5’i geçmeyen durumlardaki farklı müeyyide uygulamaları kaldırılmıştır. Mevcut
Gümrük Kanunu 238'inci maddesine yer alan ve sadece dahilde işleme rejimi için geçerli
olan uygulamaya benzer şekilde, geçici kabul rejimi hükümlerinin ihlali halinde
eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı olarak kesilen idari para cezasının
eşyanın tespiti halinde gümrük vergileri tutarının iki katı oranında para
cezasına dönüşmesi durumu eklenmiştir. Mevcut kanunda sadece kıymet
ihtilaflarında uygulanan pişmanlıkla beyan indirimi, ithali yasak veya izne
tabi eşyaya ilişkin cezalara da getirilmiştir.
Belirgin şekilde farklı cinste eşyaya ilişkin
cezalarda vergi farkı ve izne tabi olup olmamasına göre farklı cezalar
getirilmiştir. Buna göre, transit rejimine konu edilen serbest dolaşımda
olmayan eşyanın kontrol sonucunda, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı
cinste olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya gerek olmaksızın
tespiti halinde, farklı çıkan eşyanın gümrük vergileri toplamının beyan edilen
eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla olması durumunda farklı çıkan eşyaya
ilişkin gümrük vergilerinin iki katı; farklı çıkan eşyanın beyan edilen eşyadan
farklı şekilde, ithalinin lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli
kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olması durumunda
eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar para cezası verileceği düzenlenmiştir.
Benzer düzenleme antrepoda belirgin şekilde
farklı cinste eşyanın tespiti için de yapılmıştır. Ayrıca bu durumlarda
mülkiyetin kamuya geçirilmesi müeyyidesi de kaldırılmıştır. Mevcut Gümrük
Kanunu’ndaki tutarı 92 TL olan usulsüzlük cezasının Yeni Gümrük Kanunu Taslağı
ile 100 TL’ye yükseltilmesi öngörülmektedir. Yeni Gümrük Kanunu’nun getirdiği
bir diğer önemli değişiklik de gümrük idaresinin yapılan yanlış izahatlardaki
ceza uygulamasına ilişkindir. Yükümlülere gümrük idareleri tarafından verilen
yanlış izahatlar neticesinde vergi kaybı oluşması halinde sadece vergi alınacak
olup, ceza uygulanmayacaktır.
Taslakta,
cezalar ile ilgili genel açıklamalar bölümünde, yargı mercileri tarafından
iptal edilen genel tebliğ ve genelgeler hariç olmak üzere, bir hükmün
uygulanması hususunda gümrük idaresinin genel tebliğ veya genelgede değişiklik
yapmak suretiyle görüş değiştirmesi veya gümrük idaresi tarafından yükümlüye
yazılı olarak hatalı izahat verilmiş olması halinde bu kısım hükümlerine göre
para cezası ve faiz uygulanmaz hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm vergi mevzuatında
müktezalar (özelgeler) için geçerli olan uygulamaya benzemektedir.
Yeni Gümrük
Kanunu’nda zamanaşımı konusunda önemli değişiklik yapılmıştır. Buna göre, hiç
alınmadığı veya noksan alındığı tespit edilen vergilere ilişkin tebligat,
mevcut Gümrük Kanununa göre gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren 3
yıl içinde yapılıyorken, taslakta bu süre, vergi yükümlülüğünün doğduğu tarihi
takip eden yılbaşından itibaren 3 yıl olarak düzenlenmiştir.
Diğer bir
değişle, zamanaşımı süresi beyannamenin tescil tarihine göre 4 yıla kadar
çıkabilmektedir. Sürekli ve düzenli gümrük işlemleri yapanlar için bu süre
ortalama 3,5 yıla çıkmaktadır. Normal şartlarda 5 yıl olan bilgi ve belge
saklama süresi, hiç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen vergilere ilişkin
tebligat yapıldığı hallerde, bilgi ve belgelerin 5 yıllık süreye ek olarak 3
yıl daha saklanmak zorunda olduğuna ilişkin hüküm ilave edilmiştir.
8- Eşyanın
geçici depolanması ile ilgili yeni düzenlemeler olacak mıdır?
Mevcut Gümrük
Kanunu’nda geçici depolanan serbest dolaşımda bulunmayan eşyanın gümrük
işlemlerinin denizyolu getirilmiş eşya için 45 gün, diğer yollarla gelen eşya
için 20 gün içinde tamamlanması gerekmektedir. Taslağa göre ise, geçici
depolanan serbest dolaşımda bulunmayan eşyanın bir gümrük rejimine tabi
tutulması veya yeniden ihraç edilmesine ilişkin işlemlerin eşyanın gümrüğe
sunulduğu tarihten itibaren 90 gün içinde tamamlanması gerektiği hükmüne yer
verilmiştir. Diğer bir değişle, 20 ve 45 günlük süre ayrımı kaldırılmış ve tüm
yollarla gelen eşya için bu süre 90 güne çıkarılmıştır. Ayrıca geçici depolama
yerine alınacak eşya için beyan usulü getirilmiştir.
9- Bağlayıcı
Tarife Bilgisi uygulamasındaki değişiklikler nelerdir?
Gümrük
idarelerinden alınan Bağlayıcı Tarife Bilgisinin geçerlik süresi 6 yıldan 3
yıla düşürülmüştür. Bağlayıcı tarife bilgisi kararlarının sadece gümrük idaresi
için değil, başvuru sahibi için de bağlayıcı olacağı net olarak düzenlenmiştir.
Buna göre, bağlayıcı tarife bilgisi kararlarının gümrük idaresini kararın
muhatabına karşı, kararın yürürlük tarihinden sonra tamamlanacak gümrük
işlemlerine konu olan eşya için, ayrıca muhatabını gümrük idaresine karşı,
kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten itibaren
bağlayacağı düzenlenmiştir.
10-Teminatlara
ilişkin yeni uygulamalar neler olacaktır?
Halihazırda
sadece Transit Rejiminde kullanılan Kapsamlı Teminat, İndirimli Kapsamlı
Teminat ve Teminattan Vazgeçme uygulamaları diğer teminat gerektiren rejimlerde
ve geçici depolama işlemlerinde de kullanılabilecektir. Halihazırdaki
uygulamada gümrük idaresine verilecek teminatlar %20 fazlasıyla hesaplanmakta
iken tasarıda %20 fazlalık ibaresi kaldırılmıştır.
1000 EUR’u
geçmeyen vergiler için teminat alınmaması konusunda gümrük idareleri yetkili kılınmıştır.
İhtiyari teminat uygulaması getirilmiştir. Teminat verilmesinin ihtiyari olduğu
hallerde, gümrük idareleri ithalat veya ihracat vergilerinin belirlenen süre
içinde ödenmeyeceğini öngörüyorsa teminat verilmesini isteyebilecektir.
Barış Demirel
/ Deloitte Türkiye Gümrük ve Dış Ticaret Müdürü
Kaynak: lojistikhatti.com