Medlog'un
kaptan köşkündeki Genel Müdürü Savaş Ercan, “Tamamı Türk bayrağında olan
gemilerimizle, Pire Limanı’na yönlendirilen ana gemilerin yüklerini Asyaport’a
taşıyoruz. Bu operasyon, uluslararası rekabette Türkiye’yi bir adım öne
çıkarıyor" dedi.
Medlog 2015
yılında Medlog Gemicilik adıyla kurulmuş. Kaptan Savaş Ercan, firmanın öyküsünü
şu sözlerle aktarıyor: “Önce MED Tekirdağ adlı gemimizi satın alarak
faaliyetlerimize başladık. Daha sonra MED Denizli gemisini filomuza kattık.
Ardından MED Çerkezköy ve MED Çorlu gemilerini de filomuza ekleyerek 4 gemiyle
yolumuza devam ediyoruz. Bu gemilerin ortak noktası Türk bayrağı taşımalarıdır.
Gemilerimizin tamamının sicil limanları İzmir, bağlama limanı ise Tekirdağ’dır.
4 gemimizden ilkini dışardan, kalan 3’ünü de MSC filosu içinden aldık.”
Dünya
denizlerinde MSC çatısı altında 4 de Türk bayraklı gemi var
Bu gemilerle
birlikte MSC’nin çatısı altında Türk bayrağının da dalgalandığının altını çizen
Savaş Ercan, şöyle devam ediyor: “Artık
dünya denizlerinde dolaşan 400’ü aşkın MSC gemisinin içinde 4 de üzerinde Türk
bayrağı olan gemi var. Şu an MED Denizli Novoroskisk’de, MED Tekirdağ
Beyrut’ta, MED Çerkezköy Alexandria’da; MED Çorlu da Alsancak Limanı’nda bulunuyor.
Ülkemizdeki istihdam kampanyasına MEDLOG Denizcilik de, her gemide 20 personel
ile 80; 40 da değiştirmeci koyduğunuzda 120 Türk evladını bünyesine katarak
katkı yaptı. Türkiye’de çok iyi denizcilik eğitimi alan arkadaşlarımız var.
Onlara bir kapı da MED Denizcilik ile birlikte açıldı. Konteyner taşımacılığının dünya devi MSC de,
önce Asyaport, ardından Medlog Lojistik ve MED Denizcilik yatırımlarıyla
birlikte ülkemize olan güvenini bir kez daha ortaya koydu.”
MSC
müşterisine yeni seçenekler
Medlog
Denizcilik ile birlikte MSC müşterisine hem ihracat, hem de ithalat ayağında
uluslararası rekabette yeni seçenekler sunulduğunu vurgulayan Ercan, “Bandırma
Limanı’na düzenli sefer başlattık. Konteyner gemilerinin çok uğrak yapmadığı
ama çok ciddi potansiyeli olan bir liman. Özetle, ana geminin uğramadığı her
limana süratli ve düzenli bir şekilde ulaşıyoruz. Müşterilerimiz, fiyat
avantajlarının yanı sıra, hız ve düzenli servise de kavuştu. Özellikle Körfez,
Marmara sanayisinin kalbi konumunda bulunuyor. Düzenli taşımacılıkla birlikte
bu limanlara getirilen yüklerde yaşanan Boğaz’ı geçti mi, geçmedi mi? Aktarma
gemisini kaçırdı mı? gibi sorular da ortadan kalktı. MED Denizli, yalnızca Türk
limanları arasında çalışıyor ama diğer 3 gemimiz de Türk limanları uğraklı.
Yani, hem transit, hem de dahili taşımalarda müşterilerimize hizmet
verebiliyoruz. Gemilerimizin tamamı vinçli, proje yüklerinde vinci olmayan
limanlara dahi girebiliyoruz. Ortalama 1100 TEU kapasiteli ve 150 metre
boyunda. Konteyner gemilerinin uğramadığı limanlara da müşteri bazlı uğruyoruz.
Müşteri için en önemli fonksiyon olan düzenli servis Körfez hattında oluştu
diyebilirim. Bu hattın ardından Akdeniz ve Kıbrıs gibi değişik bölgelerden de
talepler almaya başladık. Bu da bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” diye
özetliyor farklılıklarını…
“Aktarma yükleri
Pire’ye” dönemi bitiyor
Türkiye, uzun
yıllardır aktarma limanı yaratamamanın eksikliğini yaşadı. Burnumuzun dibindeki
Pire Limanı, vızır vızır çalışırken biz sadece izlemekle yetindik. Fakat, şimdi
küçük de olsa Pire’nin yüküne ortak olmaya başladık. Bunu nasıl yaptıklarını da
yine Kaptan Savaş Ercan’dan dinleyelim:
“Ana oyuncu
18-20 bin TEU’luk Uzakdoğu gemileridir. Bunlar daha önce hep Pire Limanı’na
yönlendirilir ve buradan aktarılırdı. Şimdi feeder gemilerimizle bu yükleri
Asyaport’a yönlendiriyoruz. Yani daha önce Pire’ye giden gemiler artık
ülkemizden aktarma yapıyor. Bu operasyon, uluslararası rekabette Türkiye’yi bir
adım öne çıkarıyor. Bizim ekonomimiz Marmara’da dönüyor. Bu bölgede çok
donanımlı aktarma limanlarımız var. Bunlar, Mısır, Malta, Güney Kıbrıs Rum
kesimi ile Yunanistan ile rekabet etmek zorunda. Ana gemi demek, arkasından
gelecek onlarca feeder gemi demektir. Bu da limanlarda daha fazla hareket ve liman
çalışanı anlamına gelir. Daha fazla ana gemi, Marmara’daki ithalatçı ve
ihracatçının daha hızlı ve daha ekonomik şartlarda hizmet alması sonucunu
getirecektir.”
Türk
Armatörler Birliği Başkan Vekili Erol Yücel, kardeş yayınımız Marin&Port
Dergisi’nde yayınlanan röportajında feeder gemilerin önemini şu sözlerle
vurgulamıştı:
"Cebelitarık'tan
gelip, Uzakdoğu istikametine giden büyük tonajlı konteyner gemileri için de,
Asyaport öne çıkan bir konumda sayılabilir. Ya da son destinasyonları
Karadeniz, Türk cumhuriyetleri gibi ülkeler olan gemiler de Asyaport'u aktarma
limanı olarak kullanabilir. Büyük gemiler limana bırakır, feeder gemilerde son
noktalara ulaştırır. MSC'ye teşekkür etmek lazım. Her limana feeder servisleri
koyulduğunda da çok güzel bir dağıtım projesi olur."
Selçuk ONUR -
LOJİSTİK EKİPMANLAR
Kaynak: lojiport.com