“Şu
an 14 ülkede online transit sistemini kullanıyoruz. Ülke sayısını artıracağız,
yurtiçinde daha aktif olacağız” diyen SGS TransitNet Genel Müdürü Mine Kaya,
“Geçtiğimiz yıl 231 bin 970 adet elektronik beyanname açtık. Bu yıl Ekim sonu
itibarıyla açtığımız toplam beyanname sayısı ise 236 bini geçti. Yılı 260 bin
beyanname ile kapatmayı hedefliyoruz” dedi.
Türk
nakliyecilerini kağıttan kurtaran elektronik gümrük sisteminin kurucusu SGS,
Türkiye’deki faaliyetlerine 10 yıl kadar önce RODER ile birlikte başladı.
RODER’in UND ile birleşmesinden sonra bir süre UND ile birlikte hizmet verdi.
Mart 2012’den itibaren ise SGS TransitNet ismi ile faaliyetlerini sürdürüyor.
SGS TransitNet, taşımacının yüklediği yükün bütün gümrük vergilerinin hesaplanmasını
ve teminat altına alınmasını sağlayarak taşımalardan asıl sorumlu olma işini
üstleniyor. Yani özetle iki gümrük idaresi arasındaki taşınan yüke kefil
oluyor. Tüm bunlar için de elektronik beyan açıyor. Tüm bu işlemler de
lojistikçiler tarafından internet üzerinden yapılıyor.
www.yesillojistikciler.com
olarak geçtiğimiz aylarda SGS TransitNet Genel Müdürlüğü görevine gelen Mine
Kaya ile SGS TransitNet’in çalışmalarını ve hedeflerini konuştuk. İşte SGS
TransitNet Genel Müdürü Mine Kaya’nın anlattıkları…
“İTHALATÇI,
İHRACATÇI VE NAKLİYECİYE KATKI SAĞLIYORUZ”
SGS
TransitNet olarak önceliklerimizden biri ortak transit sistemini
kullanabileceğimiz ülke sayısını artırmak. Şu anda sistemimiz 35 ülkede
geçerli; 14 ülkede ise Asıl Sorumlu olarak T1 başlatıyoruz. Ülke sayısını
artırma konusunda çalışmalarımız sürüyor. Bilindiği gibi geçmişte karayolu ile
yapılan taşımalarda TIR Karnesi kullanılıyordu. Türkiye, 1975 yılı TIR
Konvansiyonuna istinaden taşınan malların, gümrük vergilerinin teminat altına
alınması işlemlerini kağıt ortamında TIR karnesi ile yapıyordu. SGS TransitNet’in
kurulması ile birlikte tüm bu işlemler online ortamda yapılabilir hale geldi.
Yükün yüklenmesinden teslimine kadar geçen süreçte tüm sorumluluğu SGS
TransitNet olarak biz üstleniyoruz. Bunun için elektronik beyanname açıyoruz,
beyanları takip ediyoruz ve işlemin sorunsuz bir şekilde sonuçlanmasından sonra
beyanın kapatılmasında nakliyecimize destek oluyoruz. Böylece hem ithalatçıya
hem ihracatçıya hem de taşımacıya katkı sağlıyoruz
"KAYIPLARIN
ÖNÜNE GEÇİYORUZ, LOJİSTİKÇİNİN YERİNE GEÇİP ULUSLARARASI TEMİNAT
SAĞLIYORUZ"
Bizim
işimiz bir sigortalama işi değil. Yükü teminat altına alıyoruz. Eksik mal
çıkması, malın çalınması, kaybolması, mal dışı durumlar yani gümrükte,
geçişlerde teslim aldığı noktadan teslim ettiği noktaya kadar o malın gümrük
vergilerini teminat altına alıyoruz. Taşımalardaki kayıpları ortadan
kaldırıyoruz. Özetle malın ihracatında veya ithalatında gümrüklerde ödenmesi
gereken vergilerin karşılığı olan teminatı ilgili gümrük idarelerine biz
veriyoruz. Yani lojistikçinin yerine geçip uluslararası teminat sağlıyoruz.
“2017
YILINI 260 BİN BEYANNAME İLE KAPATMAYI HEDEFLİYORUZ”
Geçtiğimiz
yıl 231 bin 970 adet elektronik beyanname açtık. Bu yıl ise Ekim sonu
itibarıyla açtığımız toplam beyanname sayısı 236 bini geçti. Yılı 260 bin beyanname
ile kapatmayı hedefliyoruz. Biz hedeflerimizi belirlerken ortalama değerler
üzerinde gidiyoruz ama bu hedeflerimizi aşmayacağımız anlamına gelmiyor. Zaten
çalışmalarımız hedeflerimizi aşmak yönünde. Bu verdiğimiz sayılar ithalat ve
ihracat toplam beyanname sayısı ama ihracatta daha fazla beyan açıyoruz.
“ŞU
AN 14 ÜLKEDEYİZ, GELECEK YIL YENİ
ÜLKELER EKLEYECEĞİZ”
Şu
an Türkiye, Almanya, Fransa, İtalya, Romanya, Polonya, Sırbistan,
Makedonya, Bulgaristan, Macaristan,
Hırvatistan, İspanya, Letonya ve Litvanya olmak üzere toplamda 14 ülkede Asıl
Sorumlu olarak beyan başlatıyoruz. Bu sayede, müşterilerimiz internet
bağlantısı olan herhangi bir yerden beyanlarını başlatabiliyor ve beyanı
sonlanana kadar online takip edebiliyor. Böylelikle firmalar Almanya’dan,
İtalya’dan, Polonya’dan yani oturdukları yerden beyan başlatabiliyorlar. Hem AB
üyesi olup hala yoğun bir şekilde TIR karnesi kullanan, hem Ortak Transit’e
taraf olmayan ülkeler nezdinde çalışmalar sürüyor. 2018 yılı hedeflerimiz
arasında da birkaç tane ülkede daha bu sistemin başlatılması. Ülke seçiminde de
nakliyecinin tercihi yönünde ilerliyoruz.
YENİ
YAPILANMA SÜRECİ…
SGS
TransitNet içerisinde yeni bir yapılanmaya gittik. İçerde bir “Risk Yönetim
Bölümü” bulunuyor. Müşterilerimizle birlikte sorunlu veya kapanmamış
beyannamelerin takibini yapıyorlar. Risk Kontrol diye beyan kabul işlemi yapan
bir bölümümüz daha var. Onlar müşteri merkezine düşen ve daha fazla incelenmesi
gereken beyannameleri gözden geçiriyorlar. Bir de oldukça yetkin ve kuvvetli
bir Pazarlama Bölümü kurduk. Hem yeni müşteri kazanımı hem de katılan
müşterilerin verimliliklerinin takibi, diğer çalışmalarının takibi veya
izlenmesi gibi faaliyetleri yürütüyorlar. Pazarlama ekibimizin yaptıkları
piyasa araştırması veya kendilerine gelen referanslar doğrultusunda potansiyel
üye olarak getirdikleri firmalar var. Başka firmaların referansı ile gelen,
bizi duyup gelen firmalar var. Biz bunların hepsini derin bir incelemeden
geçiriyoruz. Eğer herhangi bir pürüz yoksa belli başlı yeterliliklere sahipse
ki özellikle mali yeterliliği uygun ise, sektörde de iyi bir isme sahipse
yaptığımız incelemeler sonucunda firmaları üye yapmaktan kaçınmıyoruz. Ancak
her firmayı da kabul edemiyoruz. Bu konuda seçiciyiz.
“500’DEN
FAZLA FİRMA İLE ÇALIŞIYORUZ”
Türkiye’de
şu an 500’ün üzerinde firmayla çalışıyoruz. Çalıştığımız firmalar arasında
ağırlıklı olarak uluslararası nakliyeciler yer alıyor. Uluslararası
nakliyecilerden sonra müşteri profilimizi, forwarder firmaları ve yüksek iş
hacmi olan gümrük müşavirleri oluşturuyor.
SGS’NİN
HEDEFLERİ
Hem
Avrupa’da hem Avrupa dışındaki ülkelerde sisteme katmak istediğimiz
çalışmalarımız var. Niyetimiz bunu 2018’in ilk yarısında en geç yılın sonlarına
doğru süreci peyderpey tamamlamak. Bu anlamda oldukça iyi bir çalışma
başlattık. Ülke sayısını artırmaya yönelik bir çalışma yapıyoruz. Başka
alternatif çalışmalar üzerinde de duruyoruz. Tümüyle bir paket sunabileceğimiz
çalışmalar üzerinde çalışıyoruz.
Bunlar
haricinde müşteri ziyaretlerimizi artırdık. Bölgesel olarak, birçok ildeki
müşterilerimizi ziyaret ediyoruz. Bu süreçten sonra da ziyaretlerimize aynı
şekilde devam edeceğiz. Böylece müşteri taleplerini yüz yüze görüşerek, daha
hızlı sonuçlandırmayı amaçlıyoruz. Hedefimiz bütün müşterilerimizi tek tek
ziyaret etmek yönünde. Yurtdışındaki yapılanmamızı kuvvetlendirmek ve hizmet
kalitesini sürekli iyileştirmek amacıyla, partnerlerimizi ziyaret ediyoruz.
Bizim en çok önem verdiğimiz şey yaptığımız çalışmaları düzenli olarak izlemek,
ölçmek, çıkan sonuçları değerlendirmek ve iyileştirme gerekiyorsa bir an evvel
o iyileştirmeleri yapmak.
Görüntümüzü
değiştirdik. Logitrans Fuarı’na gelen müşterilerimiz yeni yüzümüzü yani
görüntümüzü görecek. Görüntüden kastettiğimiz logo değil. Sadece dışarıya
yansıttığımız bazı şeyleri değiştirdik. Bazı girmediğimiz alanlarda da
çalışmalar yapmaya başladık. Onu da ölçerek biçerek tedbirli bir şekilde
planlamaktayız.
MİNE
KAYA KİMDİR?
Gazi
Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Fakültesi mezunu olan Mine Kaya,
1991-1996 yılları arasında Ankara Üniversitesi Kastamonu MYO İktisadi ve İdari
Programı’nda öğretim görevlisi ve bölüm başkanlığı yaptı. Temmuz 2001 ve
Ağustos 2003 tarihleri arasında UND Ankara Bölge Temsilciliği yapan Mine Kaya,
sonrasında UND İcra Kurulu Üyesi, İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı ve Haziran
2006-Haziran 2012 yılları arasında ise UND İcra Kurulu Başkanlığı görevlerinde
bulundu. 2012-2014 yılları arasında taşımacılık ve lojistik sektöründe yönetim
danışmanlığı yapan Kaya, Ekim-2014 ila Mayıs 2017 arasında Hatay Ro-Ro Kombine
Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğü görevini üstlendi. Mine Kaya, Temmuz 2017’den
bu yana SGS TransitNet Genel Müdürlüğü görevini yürütüyor.
Röportaj:
Şenel ÖZDEMİR
Kaynak:
yesillojistikciler.com