İstanbul ile İzmir arasında 8,5 saati bulan seyahat süresini 3,5 saate düşüren otoyolun 192 kilometrelik kesimi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı törenle açıldı.
İstanbul ile İzmir arasında 8,5 saati bulan seyahat süresini 3,5 saate düşüren otoyolun 192 kilometrelik kesimi açıldı.
Badırga mevkisinde düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.
Projenin en büyük ayağını oluşturan Osmangazi Köprüsü'nün 2016'da hizmete alınmasıyla İstanbul ile İzmir arasındaki mesafe 78 kilometre kısaldı.
Geçen yıllarda 201 kilometresi ana gövde, 33 kilometresi de bağlantı yolu olmak üzere hizmete açılan yolun, 183 kilometresi ana gövde, 9 kilometresi de bağlantı yolu olmak üzere toplam 192 kilometrelik kesimi de hizmete girdi.
Mevcut 515 kilometreyi 426 kilometreye düşüren yol, kullanıcılara ekonomik katkı sağlayacak. İstanbul-İzmir Otoyolu ile 3,5 saatte İstanbul'dan İzmir'e ulaşma imkanı olacak.
Bugüne kadar 7 milyar dolar harcama yapılan yola ilişkin, 2,5 milyar lira da idare tarafından kamulaştırma işlemleri için harcandı. 7 milyar dolarlık finansman, projeyi yapıp işletecek şirket tarafından karşılandı ve bunun için kamu kaynağı kullanılmadı.
Projenin yapım aşamasında 8 bin 500 kişi çalışırken işletme döneminde de 6 bin 100 kişi istihdam edilecek.
"Tarihi bir güne daha tanıklık ettik"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, törende yaptığı konuşmada, tarihi bir güne daha tanıklık ettikleri için mutlu ve gururlu olduklarını söyledi.
Turhan, nüfusun önemli bölümünün yaşadığı İstanbul, Bursa, Kocaeli, Balıkesir, Manisa ve İzmir gibi şehirleri barındıran Marmara ve Ege bölgelerinin yeni can damarına kavuştuğunu kaydetti.
Projenin, dünyada büyüklük açısından parmakla gösterilen yapılardan biri olduğuna dikkati çeken Turhan, şöyle konuştu:
"Yollar, otoyolları, köprüler, tüneller, limanlar, havalimanları, demir yolları, metrolar, iletişim hatları, uydular, barajlar, sulama sistemleri, enerji santralleri, modern şehirler, hastaneler, okullar, her alanda saymakla bitmeyecek büyük hizmetler... İşte, bugün açılışını gerçekleştireceğimiz İstanbul-İzmir Otoyolu, bu hizmet kervanının son halkası. Cumhurbaşkanım, 2010 yılında bu otoyolunun temelini atarken 'Başlangıçlarla değil, sonuçlarla ilgileniyorum.' demiştiniz. Haklıydınız çünkü geçmişte temeller atılır ancak sonları bir türlü getirilemezdi.
Sizin liderliğinizde, hükümetlerimizin üstün çaba ve gayretleriyle bu göz boyamacı anlayış tarih oldu. Allah'a şükür, sonuca bağlamadığımız hiçbir projemiz bugüne kadar olmadı. Birtakım gecikmeler, aksamalar olsa da tüm projelerimizden yüzümüzün akıyla çıktık. Şahsen, bu projenin hazırlık aşamasından beri içinde oldum. O tarihlerde birileri, projenin İzmir'e kadar uzaması fikrinin ekonomik olmayacağını öne sürmüştü. O zamanki Bakanımız Binali Yıldırım ve siz Cumhurbaşkanım, projenin arkasında durdunuz ve ortaya bugünkü muhteşem eser çıktı."
"Proje, yerli firmalarımız tarafından gerçekleştirilmiştir"
Osmangazi Köprüsü'nün, projenin omurgasını oluşturduğunu dile getiren Turhan, yol sayesinde İstanbul ile İzmir arasının 8-9 saatten 3,5 saate düştüğünü belirtti.
Bağlantı yollarıyla 426 kilometre uzunluğundaki projenin yatırım tutarının, finansman maliyeti dahil 11 milyar dolar olduğunu dile getiren Turhan, şöyle devam etti:
"Bu proje, ülkemizde yap-işlet-devret modeliyle ihale edilen ilk otoyol projesidir. Avrupa Birliği'nde yap-işlet-devret kapsamında gerçekleştirilen en büyük ölçekli projedir aynı zamanda. Projede dikkati çeken bir başka özellik de şu: Bu proje yüksek teknoloji, yenilikçi uygulamalar ve ileri yapım tekniği gerektiren çalışmalarla yerli firmalarımız tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu proje, milli bütçe kaynaklarıyla yapılsaydı birçok başka projemizi hayata geçirmememiz gecikecekti.
Oysa biz, bu projeyi devletin kasasına yük olmadan 6,5 yılda tamamladık. Peki, bu projeyi mevcut bütçe ödenekleriyle yapmaya kalksaydık hangi eserleri yapamaz olacaktık? Bölünmüş yol uzunluğumuz 2 bin 442 kilometre eksik kalacaktı. 130 kilometre köprü, 200 kilometre tünel gibi yatırımı hizmete almakta gecikecektik. Örneğin, Ovit Tüneli, Sabuncubeli Tüneli, Cankurtaran Tüneli, Ilgaz 15 Temmuz İstiklal Tüneli, Nissibi Köprüsü, Ağın Köprüsü, Şehzadeler Köprüsü ve çevre yolları gibi önemli projelerin gerçekleştirilmesi mümkün olmayacaktı."
"Yılda 3,43 milyar lira zaman ve akaryakıt tasarrufu sağlayacağız"
Otoyolun ekonomiye doğrudan ve dolaylı milyarlarca dolar katkı sağlayacağının altını çizen Turhan, elbette projede kamunun payına düşen garanti ödeme durumunun da olduğunu söyledi.
"Fakat bu miktar, proje maliyetinin yüzde 18'ini ancak oluşturmaktadır." diyen Turhan, şunları kaydetti:
"Bir başka deyişle, bu projeden doğacak hizmetlerden elde edilen gelirlerle proje maliyetinin yüzde 82'si karşılanacaktır. Projenin kamuya devrinden sonra bu otoyoldan sağlanacak gelirler ise yeni yolların yapımına kaynak oluşturacaktır. Yine otoyol sayesinde yılda 3,43 milyar lira, zaman ve akaryakıt tasarrufu sağlayacağız. Trafikte beklemelerin ortadan kalkmasıyla da emisyon salınımında yıllık yaklaşık 375 bin ton azalma olacaktır yani çevreye, doğaya büyük katkı sağlamış oluyoruz."
Turhan, projede emeği geçen çalışanlara ve yüklenici firmaya teşekkür etti.
Proje yüklenicisi Nurol Holding yöneticilerinden Oğuz Çarmıklı da projenin üretim ve istihdam açısından büyük katkılar sağlayacağını, yolun en kısa sürede ve en kaliteli şekilde bitmesi için her türlü fedakarlığı gösterdiklerini söyledi.
"Bir hayal daha gerçeğe dönüşüyor"
Eski TBMM Başkanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım da törende yaptığı konuşmada, 29 Ekim 2010'da İstanbul-İzmir Otoyolu'nun temelini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile attıklarını söyledi.
Otoyolu peyderpey hizmete açtıklarını belirten Yıldırım, "Önce Osmangazi Köprüsü, Bursa-Gemlik Otoyolu ve şimdi de İstanbul-İzmir'in tamamını bayram öncesi hizmete açıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Bir hayal daha gerçeğe dönüşüyor. Bu proje 50 yıllık hayal. İzmir Körfezi'ni, Yalova'yı Gebze'ye bağlayan yaklaşık 4 kilometrelik köprü, dünyanın üçüncü büyük köprüsü." diye konuştu.
Yıldırım, Osmangazi Köprüsü'nün geçmişte 5 kez ihale edildiğine dikkati çekerek şöyle devam etti:
"Hani konuşuyorlar ya... İhale ettiler, iptal ettiler. İhale ettiler, iptal ettiler ta ki AK Parti iktidara gelinceye kadar. Ne diyoruz? Onlar konuşur, AK Parti yapar. 'Yol medeniyet.' diyoruz, boşuna söylenmiş laf değil. 'Gidemediğin yer senin değildir.' boşuna söylenmiş laf değil. Geçen 17 yıl içinde yolları böldük, gönülleri birleştirdik. Yollar böldük, Türkiye'yi birleştirdik.
İstanbul'dan çıkacaksınız, İzmir'e 3 saat 10 dakikada geleceksiniz. İyi değil mi? Şimdi ne kadar? 8 saat. Bu mevcut devlet yolu var ya Bursa'dan geliyor, Susurluk'tan, Balıkesir'den, Manisa, İzmir, o da bölünmüş yol değildi, haberiniz olsun. Onu da yaptık. Onu da Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları yaptı ama 'Yetmez.' dedik. 'İzmir'i İstanbul'a komşu kapısı yapalım.' dedik ve böylece yola çıktık."
Yolun 5 bölümde yapıldığını anlatan Yıldırım, "Bu yolun yapımı dolayısıyla 2,5 milyar liralık istimlak yapıldı, kamulaştırma yapıldı. Bu yoldan sebep, bu güzergahta bulunan illerde milli gelir artışı yüzde 1,5 daha fazla oldu. Bu yol hizmete girdiğinde 1 senede 3,5 milyar lira tasarruf sağlanacak. Nereden sağlanacak? Yolda kazanılan zaman, 8 saatten 3 saate iniyor. 5 saat kazandık." ifadelerini kullandı.
Kaynak: ulasimonline.com