Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, koronavirüse yönelik gümrüklerde bir çalışma grubu kurduklarını, ona Sağlık Bakanlığından da katılım talep ettiklerini belirterek, "Biz 'Ekiplerimize her türlü ekipman, donanımı temin edelim. Çin'den gelecek gemiler olursa da bu konuyla ilgili kendi ekiplerimizi koruyalım' diye bir yaklaşım içerisindeyiz" dedi.
Litvanya temasları sonrasında muhabirlerin sorularını yanıtlayan Pekcan, Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüsünün Çin ile ticari ilişkileri nasıl etkileyeceği ve ülkeden gelen kargoların denetiminin nasıl sürdürüleceğine ilişkin bilgi verdi.
Çin'deki koronavirüsü nedeniyle gümrüklerde nasıl tedbirler alındığına yönelik bir soru üzerine, Pekcan, Sağlık Bakanlığından kendilerine gelen notta söz konusu virüsün kuru yüzeylerde birkaç saatten fazla canlı kalmadığı ve uluslararası kargolarda bir sıkıntının yaşanmadığı yönünde bilginin yer aldığını belirtti.
Pekcan, dünyaya bakıldığında kimsenin henüz kargoları önleyici bir tedbir almadığını gördüklerine işaret ederek, "Bu bilgilere göre bir risk söz konusu değil. Ancak biz yine de ön tedbir alıyoruz. Gümrüklerde bir çalışma grubu kurduk, ona Sağlık Bakanlığından da katılım talep ettik. Biz 'Ekiplerimize her türlü ekipman, donanımı temin edelim. Çin'den gelecek gemiler olursa da bu konuyla ilgili kendi ekiplerimizi koruyalım' diye bir yaklaşım içerisindeyiz" diye konuştu.
- "Ürün tedarikinde bir sıkıntısı yaşamayız"
Virüs salgınının bütün dünya ticaretini etkileyebileceğini kaydeden Pekcan, şöyle devam etti:
"Ancak Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı olarak ürün tedarikinde hiçbir zaman bir ülkeye bağımlı kalmıyoruz, yüzde 100 bir ürünü bir ülkeden almıyoruz. Kurduğumuz risk analiz programımız sayesinde ülke, ürün bazlı çalışmalar, analizler yapabiliyoruz. Örneğin, herhangi bir ülkeyle ihracat ve ithalatta anormal bir yoğunlaşma olursa sistem bize uyarı veriyor. (Çin'den gelen ithal ürünler) Tedarik sıkıntısı yaşamayız, yani Uzak Doğu'da çalıştığımız başka ülkeler de var, hep alternatiflerimiz var, yüzde 100 bir ürünü bir ülkeden almıyoruz."
Çin için üzüntülerini dile getiren Pekcan, onların da iyi ve ciddi önlemler aldıklarını gördüğünü söyledi.
- Çin'in hakim pazarlarına yönelik ürün değerlendirmesi
Öte yandan bu durumun bir başka boyutu da olduğuna dikkati çeken Pekcan, Çin'den dünya pazarlarına ihraç edilen ürünlerin ihraç edilememesi durumunda Türkiye'nin nasıl çalışmalar gerçekleştirebileceğine yönelik bir değerlendirme de yaptıklarını anlattı.
Pekcan, bununla ilgili bir çalışma başlattıklarını dile getirerek, "Bu Çin'in hakim olduğu pazarlarda hangi ürünlerde bizim güçlü olduğumuzu tespit etmeye yönelik bir çalışma. Bu alanlar tekstil, hazır giyim, ayakkabı, deri ürünleri olabilir, diğer sektörler de olabilir." şeklinde konuştu.
- Pekcan'ın Litvanya temasları
Bakan Pekcan, Litvanya temaslarına ilişkin de bilgiler vererek, burada ilk Türkiye-Litvanya JETCO toplantısını gerçekleştirdiklerini, aynı zamanda iki ülke iş insanlarının katıldığı bir İş Forumu düzenlediklerini hatırlattı.
Litvanya'nın Avrupa Birliği'nin en dinamik ekonomilerinden birisi olduğunu belirten Pekcan, muhatapları ile hem yatırımların karşılıklı teşviki hem de ticaretin daha dengeli ve makul seviyelere çekilmesi konusunda görüşmeler yaptıklarını söyledi.
Özellikle Litvanya'nın başarılı çalışmalar yürüttüğü finansal teknolojiler alanında Türkiye'nin faydalanabileceği birçok fırsat olduğunu ifade eden Pekcan, Türk Start-up firmalarının da Litvanya'ya ilgi gösterdiğini, bu yönde söz konusu firmaları destekleyeceklerini kaydetti.
Karşılıklı iş birliği ile ticaret hacmini, Türkiye'nin de güçlü olduğu alanları ön plana çıkararak artırmayı hedeflediklerini belirten Pekcan, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi konusunda da Litvanyalı muhataplarına görüşlerini ilettiklerini, desteklerini istediklerini, onların da destek vereceklerini söylediklerini aktardı.
Pekcan, Litvanya'daki enerji projelerinin dikkatini çektiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Bana enteresan gelen bir konu da enerji konusuydu. Burası çok güneş alan bir ülke değil, ama enerji sistemlerini güneş enerjisi üzerinden elde etme üzerine yoğunlaşmışlar. Evlere ihtiyacı kadar kilovat/saat büyüklükte bir enerji santraline ortak oluyorsunuz, artık o sizin oluyor ve Litvanya devleti de yüzde 30 destek sağlıyor. 4-5 sene geri ödemesiz yapılan bu yatırımda sadece nakliye bedeli ödeniyor. En çok ticaret açığını enerjiden veriyoruz. Bu sistem bana güzel geldi. Ben de Litvanya Enerji Bakanından projeye ilişkin bilgi istedim. Konu bizim Bakanlığımızın konusu değil. Önümüzdeki hafta bize bilgilendirme notu geldiğinde bunu Enerji Bakanımızla paylaşmayı düşünüyorum."
Kaynak: www.ticaret.gov.tr