UTİKAD olarak sektöre sunduğumuz iki önemli raporla 2020 yılına hızlı ve verimli bir başlangıç yaptık. Türk lojistik sektörüne ve sektörün geleceğine ışık tutmak için hazırladığımız raporlar hem lojistik sektöründen hem akademisyenlerden hem de sektör paydaşlarımızdan büyük ilgi gördü.
Bunun haklı gururunu yaşarken UTİKAD Havayolu Çalışma Grubu'nun geçtiğimiz Temmuz ayından itibaren sürdürdüğü yoğun çalışmaların meyvelerini vermeye başladığını da deneyimledik. Bildiğiniz üzere İstanbul havalimanı, lojistik sektörü açısından büyük bir önem taşımaktadır. Yeni havalimanımızın sadece yolcu trafiği için değil, yük trafiği açısından da büyük bir adım olduğunu projenin başladığı günden bu yana hemen her platformda dile getirmekteyiz. 29 Ekim 2018 tarihinde ilk faz açılışı yapılan İstanbul Havalimanı'na, ‘Büyük Göç' 6 Nisan 2019'da gerçekleşmiş ve aynı tarihte tarifeli seferlere başlanmıştır. 35 adet geniş gövdeli kargo uçağının aynı anda operasyon yapabileceği şekilde inşa edilen Kargo ve Lojistik Merkezi'ne sahip olan havalimanı, mevcut durumda 2,5 milyon ton kapasiteye sahiptir. Tüm fazların açılmasının ardından ise 1,4 milyon metrekarelik kargo alanından 5,5 milyon ton kargo taşınması planlanmaktadır. Rakamların da ortaya koyduğu gibi yeni havalimanımız sektör açısından dönüm noktası niteliği taşımaktadır.
Havayolları firmalarının ve acentelerimizin İstanbul Havalimanı'na taşınmasının ardından sektörümüz açısından da yeni ve umut verici bir dönem başladığını söyleyebiliriz. Ancak bununla birlikte yeni kurulan bir yapıda var olmaya çalışmanın zorluklarını da yaşamaktayız. UTİKAD Havayolu Çalışma Grubu, yaşanan zorlukların çözümü için devreye girmiş ve burada yaşanan sıkıntıları asgari düzeye indirmek amacıyla İGA ve Turkish Cargo başta olmak üzere konunun tüm paydaşları ile görüşmelere başlamıştır. Bu görüşmeler neticesinde İstanbul Havalimanı'nda mal kabul süreçlerinin iyileştirilmesi, uluslararası standartlarda yeknesak uygulamalara geçilmesi konusunda bir proje oluşturulmuştur. 2019 Temmuz-Ağustos aylarından bu yana ilgili yer işletmeleriyle, paydaşlarımızla ve hava kargo acentelerimizle toplantılar gerçekleştirilmiştir. Bunun yanı sıra yaşanan aksaklıkların yerinde tespit edilmesi amacıyla çalışma grubu üyelerimiz saha ziyaretleri yaparak İstanbul Havalimanı'nda özellikle ihracatta mal kabul, mal teslim ve x-ray süreçlerinin nasıl olması gerektiği konusunda analizler ortaya koymuştur. Aynı zamanda yapılan çalışmalar sonucunda “İstanbul Havalimanı'nda Uygulanması Planlanan Mal Kabul Süreçleri”ne ilişkin ortak bir iş akış şeması oluşturulmuş, şema içerisinde acente personeli ve antrepo personeli tarafından yapılacak işlemler ayrı ayrı belirtilmiştir. 2020 yılı başı itibariyle başta Turkish Cargo olmak üzere birçok yer işletmesinin ve antreponun mutabık kaldığımız mal kabul süreçlerine geçtiğini, bu süreçleri tesislerinde uygulamaya başladığını bu vesile ile sizlerle paylaşmak isterim.
Bu yeni sürecin farkı ve özelliği şudur; artık hava kargo acenteleri mallarını sadece ilgili yer işletmesinin antreposunun kapısına kadar getirmekle mükelleftir. Bununla birlikte ürünlerin etiketlerinin bastırılması ve etiketlerin kontrolünden de hava kargo acenteleri sorumludur. Bundan sonraki aşamada malın araçtan indirilmesi, rampadan alınıp x-ray kontrol cihazına götürülmesi gibi tüm elleçleme işlemleri, ilgili yer işletmesi tarafından yapılmaktadır. Bu uygulama ile kontrollü alanlarda yetkisiz, malları tanımayan ve süreçlere hakim olmayan kişilerin bulunmasının önüne geçilmektedir. Böylece mallarla ve tesis güvenliği ile ilgili oluşabilecek riskler minimize edilecektir. Bu uygulamaya yer işletmelerinin çok büyük bir bölümünün de geçtiğini ayrıca belirtmek isterim.
Dernek olarak yürüttüğümüz çalışmaların olumlu sonuçlarını görmek ve sektörümüzün iş yapış şekillerinin kolaylaşmasına katkı sağlamak bizleri her zaman memnun etmektedir. Bu uygulamanın da sektörümüzün verimliliğini arttırmasını temenni ederim.
Emre ELDENER
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı
UTA Şubat 2020