“Müşterileri bir şekilde yanlış yönlendirip boşuna masraf ödeten meslektaşlarımızın olduğunu sıklıkla gördüğüm için ‘CLEAN ON BOARD' konusunu detaylı inceleme ihtiyacı hissettim.”
Son derece doğaldır ki akreditiflerde ithalatçılar ve bunların akreditif açan bankaları, yıllardır şart olarak ‘Full set clean on board bill of lading' kaydını koyarlar. Bunun nedeni ise malın konşimentoda anılan gemiye temiz ve sağlam yüklenmiş ve konşimento orijinalinin de eksiksiz ticari tedavülde olduğundan emin olmaktır. Malın gemiye ‘dış görünüş itibarı ile' temiz ve sağlam olarak yüklendiğini gösteren konşimento, kamu itimadına mazhar, güven duyulan kıymetli bir deniz taşıma belgesidir. Özellikle taşıma işleri organizatörleri, konuyu net olarak detayıyla bilmediklerinden, bu taleple karşılarına gelen müşterilerine doğru yorum yapamamaktalar. Bazıları müşteriye “akreditifinizdeki bu şartı ‘shipped on board' olarak değiştirin” diyerek müşteriyi boşuna zaman kaybı ve masrafa sokmaktadır. Bazıları da “bu şartı kesin olarak karşılayamayız” diyerek işi kaybetmekteler. Bazıları ise gereksiz yere “sorun değil, biz clean on board kayıtlı konşimentoyu size sağlarız” demekteler. Peki gerçekte teknik olarak bu şartın gereği nedir? Bu şekilde akreditifi olan müşteriye hangi bilgileri verirsek doğru yapmış olacağız?
TAŞIYICININ SINIRLI SORUMLULUĞU
Fcl/fcl (full container load) konteyner taşımacılığında konşimentolar üzerine ‘clean on board' kaydının uygulanması mümkün ol-mamakla birlikte zaten akreditifteki talep de bu değildir. Düzenli servis ile konteyner taşımacılığı yapan taşımacı, konteyneri, navlun sözleşmesinin kesinleşmesi sonucunda yükleyiciye tahsis eder ve malın yükleme operasyonuna eşlik etmez. Konteyner yüklenip, içinde eşyanın güvenliğine dair önlemler alınıp yükleten tarafından mühür-lendikten sonra, tekrar “kapalı halde-mühürlenmiş olarak” taşımacıya teslim edilir. Taşımacı hiçbir durumda bir fcl/fcl konteynerin içinde hangi mal yüklendiğini ve ne durumda olduğunu bilmez. Bu yüzden, konişmento üzerine öncelikle ‘said to con-tain' (stc-ibraz edildiğine göre-beyana göre) ve ship-per's stow, load, count and seal (yükleyicinin sayım, tartım, yükleme-istif ve mühürlemesi) ifadelerini eklerler. Buradaki taşımacı kaygısı mala dair sınırlı sorumluluğunun altını çizmek ve taraflara bunu beyan etmiş olmaktır. Aksi halde taşımacının sınırlı (bakınız TTK madde 1186) sorumluluğu tartışılır hale gelir. Peki konşimentolarda ‘clean on board' kaydının tarihçesine bakacak olursak bu kayıt acaba nereden gelmektedir? Kuşkusuz bugüne değin bazı konşimentolarda kullanılmaya devam etmektedir. Örneğin bunu açık yük taşımacılığı için düzenlenen konşimentolarda çok sık olmasa da görebiliyoruz. Durumu oldukça iyi açıklayan İngilizce alıntıyı aşağıda okuduğunuzda çok daha net anlaşılır olduğu görülecektir.
In the old days, the master on his bridge could oversee the loading of his vessel. He was responsible to count the packages and to verify the ‘apparent good order' for the merchandise.Then the B/L was issued. If there were no special notations of packages missing or damaged, only normal text , then he was deemed to be “CLEAN”, which was that the receivers were expecting.
Yukarıda anlatılanın kapsamı; gemiye yüklenen yükleri, geminin köprü üstünden kaptan fiili olarak gözlemlemektedir. Dış görünüş itibarı ile uygun olup olmadığına bakmaktadır. Çünkü dış görünüş itibarı ile de olsa kaptan malın iyi durumda tesliminden sorumludur. Eğer mal ve/veya ambalajına dair bir kusur tespiti yok ise konşimento yükleyicinin de beklentisine paralel olarak ‘clean' kaydını taşıyacak şekilde düzenlenir. İşte bu, konşimentoyu elinde bulunduran meşru hamillere oldukça güven veriyordu.Konteyner taşımacılığı özelinde ise yukarıda geçmişi anlatıldığı gibi bir senaryo söz konusu değildir. Kaptan o senaryoda malı ve/veya ambalajını “dış görünüşü itibarı ile” kontrol ederken konteyner taşımacısı da sadece konteyneri dış görünüşü itibarı ile kontrol eder. Bu nedenle ‘clean on board' yerine ‘shipped on board' kaydını konşimentoya icra eder. Peki bu akreditif tekniği açısından bir sorun mudur, rezerv nedeni midir? Akreditiflerde ‘Full set Clean on board bill of lading' ibaresinden beklenti şudur; Öncelikle tam set konşimento düzenlenmesi şart koşulmaktadır. Bu konşimento içeriği, malın gemiye yüklendiğini gösteren yükleme kaydı olmalıdır ve de konşimento üzerinde mal ve/veya amlabajının açık bir kusurunu açıkça beyan eden kayıtlar bulunmamalıdır. İşte bu noktada şunu net olarak tespit etmemiz gerekir; nihai amaç yükleme kaydına sahip ‘temiz tam set konşimento' elde etmektir. Bu noktada aklımıza şu soru gelebilir: Temiz konşimento nedir? Bu tanım ICC UCP600 madde 27'de aynen aşağıdaki gibi açıklanmıştır.
TEMİZ TAŞIMA BELGESI
Bir banka sadece temiz bir taşıma belgesini kabul edecektir. Temiz bir taşıma belgesi malların veya malların ambalajının kusurlu bir durumunu açıkça ifade eden bir ibare veya kayıt taşımayan bir belgedir. Bir akreditif taşıma belgesinin “clean on board” olması şartı içerse bile ‘clean' sözcüğünün bir taşıma belgesinde gözükmesi gerekmez. Aynı zamanda ICC ISBP 745 yayınında da çeşitli maddelerle bu konuya ilişkin aşağıdaki gibi kayıtlar bulunmaktadır.
ICC-ISBP745
E7 ‘Shipped in apparent good order', ‘Laden on board', ‘Clean on board' gibi terimler veya ‘shipped' veya ‘on board' sözcüklerini içeren diğer ibareler ‘Shipped on board' sözcükleri ile aynı anlamdadırlar. İşte armatörlerin ve bazı NVOCC veya bazı taşıma işleri organizatörlerinin konşimentolarına matbu olarak ‘Shipped On board' koymaları, bu maddeler dikkate alınarak uygulama imkanı bulmaktadır.
ICC-ISBP745E20 konşimento malların veya ambalajın kusurlu bir durumunu açıkça beyan eden ibare veya ibareler göstermeyecektir.
Örneğin:
-
Bir konşimento üzerindeki ‘packaging is not sufficient for the sea journey' gibi veya benzer etkiye sahip sözcükler, ambalajın kusurlu durumunu açıkça beyan eden ibareye bir örnektir.
-
Bir konşimento üzerindeki ‘packaging may not be sufficient for the sea journey' gibi veya benzer etkiye sahip sözcükler, ambalajın kusurlu durumunu açıkça beyan etmez.
-
E21 a. Akreditif bir konşimentoda ‘clean on board” veya ‘clean' kaydının bulunması şarta bağlansa bile belgede ‘clean' sözcüğünün gösterilmesi gerekli değildir.
-
Bir konşimentodaki ‘clean' sözcüğünün silinmesi/üzerinin çizilmesi malların veya ambalajın kusurlu bir durumunu açıkça beyan etmez.
Hatta işi biraz daha ileri götürelim.
Aşağıdaki ICC ISBP 745 maddelerinde göreceksiniz ki ‘açık yük taşımacılığında dahi akreditifte ‘clean on board bill of lading' şartı olsa dahi charter party konşimentoda bile artık günümüzde ‘clean on board” yerine ‘shipped on board' yeterlidir. Bankalarca rezerv sebebi sayılmamaktadır.
Sonuç olarak, bu makaleyi yazmaya neden gerek gördük?
Ülkemizin çeşitli yerlerinde ihracatçılarımız ile buluştuğumuz seminerlerde bana yoğun olarak şu soru geliyor: “Akreditifimizde clean on board bill of lading şartı bulunduğunda taşımacılar konşimentolara ‘shipped on board' yazıyorlar. Bu nedenle biz akreditifteki bu şartın düzeltmesini isteyerek ‘shipped on board' mı yaptırmalıyız?” Müşterileri bu şekilde yönlendirip boşuna masraf ödeten meslektaşlarımızın olduğunu sıklıkla görebiliyorum. Buna ve bir düzeltme masrafı yapmaya gerek olmadığını, müşterinin gereksiz yere kaygıya sürüklenip iş kaybına neden olunmamasını ve bankaların da bunu bir rezerv nedeni görmeyeceklerini sanırım ikna edici bir şekilde açıklamış oldum. Ama yine de akreditifin, bağımsız bankaların geri dönülmez şartlı ödeme garantisi olduğunu göz önüne alırsak zayıf da olsa şu ihtimali göz önünde bulundurmak lazım. Akreditif ‘clean on board must appear on the bill of lading body' vb şart içeriyorsa (clean on board kaydı mutlak olarak konşimentoda bulunacaktır) işte bu noktada her şey değişir. Bu durumda ICC UCP 699 ve ISBP 745 hükümleri devre dışıdır. Ya bu şart amir talimatıyla amirin bankası tarafından değiştirilecek ya da konşimentoya bu kaydı yazmayı kabul ederek yükü alacaksınız. Bu durumda da önerim aşağıdaki nota benzer bir kaydı konşimento üzerine mutlaka eklemenizdir.
CLEAN ON BOARD IS MENTIONED FOR LETTER OF CREDIT PURPOSES AND ONLY REFLECTS THE EXTERNAL CONDITION OF THE CONTAINER. THE CARRIER -FREIGHT FORWARDER HAS NO MEANS TO VERIFY THE QUALITY AND CONDITION OF THE CARGO IN THE CONTAINERS
UTİKAD Dergisi 19.Sayı İçin Tıklayınız.
Ahmet AYTOĞAN
info@ahmetaytogan.com