Avrupa’ya dönük taşımaları sekteye uğratan Macaristan transit belgesi sorununun geçen ay sonu çözülmesi, karayolu sektörüne olduğu kadar ihracatçıya da moral oldu. Sırada benzeri bürokratik engellerin yaşandığı Çekya ve Slovenya var.
Pandeminin damga vurduğu 2020 yılında hayati bir görev üstlenen karayolu taşımacılık sektörü, Türkiye’nin ihracat yükünü hedef ülkelere taşımak için büyük bir mücadele verdi. Salgının yoğun yaşandığı mart-nisan aylarında sınır kapılarında zorunlu olarak devreye alınan karantina kısıtlamalarına rağmen sektör, ‘temassız ticaret’ gibi yeni uygulamalarla hizmetlerini kesintisiz sürdürdü. Önemli zorluklara rağmen yürütüldü bu performans. Macaristan transit belgesi uygulamalarında yaşanan sıkıntılar sektörün önündeki en kritik sorunlardan biriydi. DÜNYA’nın manşet haberleriyle duyurduğu sıkıntılara ilişkin
Ulaştırma Bakanlığı önderliğinde, Ticaret Bakanlığı ve sektör derneklerinin ortak çabalarıyla çözümün sağlanması, gerek karayolu taşımacılığında ve gerekse ihracatçı kesiminde büyük memnuniyet yarattı. Macaristan ile Türkiye arasında yapılan karayolu anlaşmasına göre, Türk taşımacılara bugüne kadar verilen yıllık 36 bin adet transit geçiş belgesi sayısı, 110 bine çıkarıldı. Bu da 2021 itibarıyla sektörün ihtiyacı kadar transit geçiş belgesi temin edebileceği anlamına geliyor. Bu gelişmeyle nakliyeciler, Avrupa karayolu ihracat taşımalarında önemli artışlar sağlanmasını bekliyor. Ancak sektör, küresel tedarik zincirinde rolü artan Türkiye’nin, dış ticaret taşımalarındaki payını artırmak için Çekya ve Slovenya engeline de çözüm bekliyor. Uluslararası Nakliyeciler Derneği’nin verdiği (UND) bilgilere göre, Çekya için 10 bin, Slovenya için 20 bin adetle sınırlı tutulan yıllık transit geçiş belgesi sayısının en az 40 bine çıkarılmasına ihtiyaç duyuluyor.
Elbette, uluslararası karayolu taşımacılık sektörü, sadece geçiş belgeleri konusunda sıkıntı yaşamıyor. Sınır kapılarındaki altyapı sorunlarından kaynaklanan beklemeler de karayolu ihracat taşımalarını büyük sekteye uğratıyor. Türkiye’nin ihracatta en önemli pazarı olan Avrupa’ya taşımalarda sınır kapılarındaki kapasite sorununun aşılması gerekiyor. Sınır kapısında yaşanan uzun bekleme süreleri, sevkiyatlarda gecikmelere ve müşteri kayıplarına sebep oluyor.
Taşımacılık sektörünün en önemli sorunlarından biri de profesyonel TIR sürücülerinin Schengen vizesi almak konusunda yaşadığı zorluklar. Mesleği gereği sınırlar arasında çalışarak sürekli yurtdışında bulunması gereken TIR sürücülerimizin Türkiye-AB arasında geçerli hukuk kuralları ve diğer uluslararası kurallar gereğince ‘hizmet sağlayıcı statüsü’nde, benzer meslek gruplarına tanınan vize muafiyetinden faydalanabilmeleri gerekiyor.
Aysel YÜCEL - DÜNYA
Kaynak: lojiport.com