"Mersin Türkiye’nin en önemli liman şehirlerinden biri konumunda. Türkiye’nin ihracatına ve ithalatına yön veren, ülkemizin ticaretinin yönlendirildiği bir şehir. Bu yüzden Mersin’e büyük önem verilmesi gerekiyor"
Mersin International Port (MIP), Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Akdeniz Belediyesi, Mersin Deniz Ticaret Odası ve Derya Grup ortaklığında düzenlenen Hürriyet Deniz Taşımacılığı Zirvesi Mersin yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Zirve, Mersin Vali Yadımcısı İbrahim Küçük ve Hürriyet Gazetesi Çukurova Temsilcisi Erdal Fernergiz’in açılış konuşmaları ile başladı.
Zirve kapsamında bir de panel düzenlendi. Panelin modaretörlüğünü Hürriyet Gazetesi’nden Noyan Doğan üstlenirken konuşmacılar arasında Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Türkiye Liman İşletmecileri Derneği (TÜRKLİM) Başkanı Aydın Erdemir, MIP Genel Müdürü Johan Van Daele, Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammed Gültak, Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Yönetim Kurulu Üyesi Atahan Çukurova ve Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent yer aldı.
DÜNYAYA AÇILAN KAPI
Mersin bir liman kenti olduğuna dikkat çeken Mersin Vali Yardımcısı İbrahim Küçük, " Mersin, tarih boyunca daha küçük bir köyken başladı limancılık yolculuğu. Oradan başlayan yolculukta Mersin büyük yol kat etti ve Türkiye’nin en önemli ulaşım yollarından, ticaretin yönlendirildiği bir şehir oldu. Üretim yapabilirsiniz ancak ürettiğiniz ürünü alıcılara ulaştıramazsanız, ürettiğiniz ürünün de bir anlamı kalmıyor. Dolayısıyla bir şekilde üretilen ürünün son noktaya ulaştırılması gerekiyor. Mersin de Türkiye’nin en önemli liman şehirlerinden biri konumunda. Türkiye’nin ihracatına ve ithalatına yön veren konumda. Bu yüzden Mersin’de liman kapasitesinin arttırılması ve yeni bir liman yapılması konusunda öneriler var. Mersin, Türkiye’nin dünyaya açılan kapılarından. Dünya ticaretinde de deniz taşımacılığının çok büyük yeri var. Bu açıdan bakıldığında Mersin’e deniz taşımacılığı konusunda çok büyük önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN LOKOMOTİFİ
Türkiye’nin günden güne yükselişte olan lokomotif sektörlerinden biri olan deniz taşımacılığı sektörünün bugününü ve geleceğini konuşmak, Türkiye’nin yüksek değere sahip yatırım potansiyelini ortaya koymak amacıyla zirvenin düzenlendiğine dikkat çeken Erdal Fernergiz, Türkiye’de ve Avrupa’nın önde gelen ülkelerinde önemli bir erişime sahip olan Hürriyet gazetesi ile Türkiye’nin deniz taşımacılığı sektörünü tanıtmak adına böyle bir organizasyon yapmaktan memnuniyet duyduklarını söyledi.
Mersin ekonomisinin itici gücünün deniz ticareti olduğunu kaydeden Fernergiz, "Bugün Akdeniz Havzası’nın önemli ticaret merkezlerinden biri durumundaki Mersin’in, bir balıkçı köyünden uluslararası bir liman kentine dönüşme sürecinde en önemli kaynağı, sahip olduğu limanı ve deniz ticaretine bağlı olarak gelişen dış ticaret kültürü olmuştur. Tarım ve lojistik başta olmak üzere, kent ekonomisine canlılık kazandıran neredeyse bütün sektörlerin limanla ve denizyolu taşımacılığıyla bağlantısı bulunmaktadır. Mersin; İç Anadolu, Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin yüklerine hizmet veren, bu bölgelerdeki üretim merkezlerini dünya pazarlarına açan kent konumundadır. Aynı zamanda Ortadoğu ülkelerinin ve Bağımsız Devletler Topluluğu’nun da transit merkezidir. Türkiye’nin en önemli 3 dağıtım limanından biri olan Mersin Limanı hem ihracat hem ithalat, hem de transit limanı olması sebebiyle, ithalatla öne çıkan İstanbul ve ihracat ile öne çıkan İzmir limanlarından farklılık arz etmektedir. Mersin Limanı Türkiye’nin İstanbul Ambarlı bölgesinden sonra ikinci büyük konteyner limanıdır" diye konuştu.
‘YATIRIMLARIN PEŞİNİ BIRAKMAMALIYIZ’
Mersin’in beklediği Ana Konteyner Liman Projesi’ne değinen Atahan Çukurova da "Mersin merkezi bütçeye aldığından daha fazlasını veren bir şehir. İhracatı ithalatından fazla olan, hinterlandı oldukça geniş olan bir lojistik şehri. Mersin konteyner yük trafiğinin yüzde 17’sini üstlenen bir liman şehri. Mersin’in yeni yatırımlara ihtiyacı var. Doğu Akdeniz Ana Konteyner Limanı yerinin muğlak bırakılması endişe yarattı. Bu konuyu defalarca gündeme getirdik. Çoğunda net yanıt alamadık. Birinde devletin kaynağı yok dendi, birinde imar planlarında yol işaretlenmemiş dendi. Oysa çok rahat aşılacak sorundu. Mersin Ana Konteyner Limanı ile Mersin Lojistik Merkezi de beklenen bu yatırımlar arasında yer alıyor. Bu yatırımların peşini bırakmamalıyız yoksa her iki yatırımı da kaybedeceğiz" ifadelerini kullandı.
‘TÜM MERSİN BU LİMANI BEKLİYOR’
Mersin’in deniz ticaretinde büyük bir üstünlüğe sahip olduğunu dile getiren Ayhan Kızıltan, "Bu üstünlüğün artarak devam etmesi için yapılması gereken yatırımlar var" diye konuştu. Mersin Ana Konteyner Limanı ile ilgili de değerlendirmeler yapan Kızıltan, şunları söyledi:
"Ticaret Bakanlığı’nın yaptığı araştırma tarafımıza ulaştı ve buna göre projenin onaylanmadığı, yeniden canlandırılması için 2011 yılında olumsuz görüş beyan eden gruplarla yeniden görüşülmesi, 2017’de yapılıp süresi biten ÇED raporunun ise yenilenmesi gerektiği söyleniyor. Tüm Mersin kamuoyunun bu limanı istediğini bir kez daha belirtmek istiyorum." Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği’nin (MIP) Mersin’in yüzakı olduğuna dikkat çeken Kızıltan, "Ancak bölgedeki yük trafiğini tek başına karşılamasının mümkün değil. Yeni bir ana konteyner limanına ihtiyaç duyuluyor. Güçlü gümrük müşavirliği altyapımız, geniş araç filomuz, lojistik sektörüne yönelik liselerimiz, yüksekokul ve fakültelerimizle eğitimli iş gücümüz, coğrafi avantajlarımız, hizmet verdiğimiz geniş hinterlandımız, ekonomi odaklarına yakınlığımız, Mersin’in lojistik imkanlarını siyasetle lobi ile bertaraf edilemez bir konuma getirmektedir. Unutulmamalı ki dünya yük trafiğinin yüzde 60’ı Doğu Akdeniz’den geçiyor ve MIP ne kadar yatırım yapsa da bu yükün tamamına yanıt veremez. Böylesi bir yatırım MIP’ye de yarar sağlayacaktır."