Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Gümrük / YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU İLE KENTSEL RANTA VERGİ GELİYOR

YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU İLE KENTSEL RANTA VERGİ GELİYOR

YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU İLE KENTSEL RANTA VERGİ GELİYOR09.09.2009

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklamalarıyla yeniden gündeme gelen kentsel rantlara gelecek verginin, yeni Gelir Vergisi Kanunu ile 2010 yılında devreye girmesi planlanıyor. Maliye Bakanlığı, 2010 yılı Bütçesinin TBMM'ye sevk edilmesinin ardından yeni Gelir Vergisi Taslağına yoğunlaşacak. Daha önce Vergi Konseyi, Gelir İdaresi Başkanlığı ve Gelir Politikaları Genel Müdürlüğünce ortaklaşa hazırlanan taslakla ilgili olarak önce Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e brifing verilecek. Brifing sırasında ya da daha sonraki toplantılarda gelir vergisi oranları, kentsel rantların ve zirai kazançların vergilendirilmesi, esnafın durumu ve vergi güvenlik müesseseleri gibi kritik konulardaki alternatifler de masaya konulacak. Maliye Bakanının görüşüne bırakılan konular, Şimşek'le yapılacak görüşmeler sonucunda netleştirilecek ve Taslağa da son şekli verilecek. Gelir Vergisi Kanun Taslağı, daha sonra da Başbakanlığa gönderilecek. Maliye Bakanlığı, yeni Gelir Vergisi Kanunun Meclis'te biran önce yasalaşmasını ve 2010 yılı başlarında yürürlüğe girmesini hedefliyor.

Yeni Gelir Vergisi Taslağı, mevcut kanunda geniş çaplı değişiklikler öngörüyor. Gelir vergisine tabi gelirler, şimdi olduğu gibi ticari kazançlar, zirai kazançlar, ücretler, serbest meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye iratları, diğer kazanç ve iratlar şeklinde düzenleniyor. Veraset vergisi kaldırılırken, ivazsız intikaller gelir vergisine dahil ediliyor ve bu gelirlerin kentsel rantlarla birlikte diğer kazançlar içinde vergilendirilmesi planlanıyor. Taslak, yol, metro, köprü, park, okul, hastane gibi kamu hizmetleri sonucunda sahibine rant sağlayan gayrimenkullerden devletin pay almasının yolunu da açıyor. Düzenlemede, kentsel rantların vergilendirilmesinde 10 yıllık bir geçiş dönemi öngörülüyor. Taslakta yeralan düzenlemeye göre, edindiği gayrimenkulü bir yıl içinde satanlar, elde edilen rant gelirinin yüzde 10'unu düşecek, geri kalan yüzde 90'ı için beyanda bulunup, gelir vergisi ödeyecek. Gayrimenkulünü 2. yılda satanlar, değer artış kazancının yüzde 20'sini düşüp, yüzde 80'inin vergisini verecek. Kentsel rantlarda vergiden düşülecek tutar, 3. yılda yüzde 30, 4. yılda yüzde 40, 5. yılda yüzde 50, 6. yılda yüzde 60, 7. yılda yüzde 70, 8. yılda yüzde 80, 9. yılda yüzde 90 olacak. Böylece bir yıl içinde elden çıkarılan gayrimenkulden elde edilen değer artış kazancının yüzde 90'ı, 9. yılda ise kazancın yüzde 10'u vergilendirilecek. Ancak Gelir İdaresi, kentsel rantların vergilendirilmesiyle ilgili 10 yıllık süreyi, biraz daha uzatmayı düşünüyor. Bu çerçevede Maliye Bakanının da görüşü doğrultusunda sürenin 15 hatta 20 yıla kadar çıkabileceği ifade ediliyor.

 Taslakta küçük esnafa da istisna geliyor. Bir iş yeri açmaksızın gezici olarak ve doğrudan doğruya tüketiciye iş yapmak kaydıyla hallaç, kalaycı, lehimci, çilingir, boyacı, berber, nalbant, fotoğrafçı, odun ve kömür kırıcısı, badanacı, çamaşır yıkayıcısı ve hamal gibi kimselerin veya küçük tamirat ve tadilat işleriyle uğraşan küçük sanat erbabının bu işlerinden elde ettikleri kazançlar gelir vergisinden istisna olacak. Aynı şekilde dışarıdan işçi almamak şartıyla oturdukları evlerde imal ettikleri havlu, örtü, çarşaf, halı, kilim, dokuma mamulleri, örgü, dantel işleri, süpürge, paspas, fırça, sepet, yapma çiçek ve turistik eşyayı dükkan açmaksızın satanlar ile pazar takibi suretiyle gıda, bakkaliye ve temizlik maddelerini satanlar ile sabit iş yerlerinin önünde sergi açmak suretiyle o iş yerlerinde satışı yapılan türden malları satanlar da bu kapsamda değerlendirilecek.

Gezici piyango bayileri ve hurdacılar da istisnadan yararlanacak. Halen basit usule tabi olup da, kazanç seviyesi yüksek olan mükellefler, gerçek usule geçirilecek. Yapılan çalışmalarda, istisna kapsamına giren küçük esnafın her yıl Ocak ayında vergi dairesine giderek, belli bir ücret karşılığında istisnaya ilişkin küçük esnaf belgesi alması, Temmuz'da da onay işlemini yenilemesi üzerinde duruluyor. Bu arada taslakta, taksiciler gibi meslek gruplarına yönelik yeni bir vergi sistemi getiriliyor. Düzenlemede, Gelir İdaresi Başkanlığı ve ilgili meslek odasınca oluşturulacak komisyonların, bölgeler ve iş kolları itibariyle asgari ücretin 6 aylık tutarından az olmamak üzere, bu tür mükellefler için yıllık kazanç tutarları belirlemesi öngörülüyor.

Zirai kazançların vergilendirilmesi: Taslakta, defter tutmak zorunda olup olmadıklarına bakılmaksızın çiftçi niteliğine haiz gerçek kişilerin elde ettikleri zirai kazançların, hasılatları üzerinden vergi kesintisi yapılmak suretiyle vergilendirileceği belirtiliyor.

Kanunlarına göre defter tutmakla yükümlü oldukları halde defter tutmayan ya da Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belge alma, verme, saklama ve biraz yükümlülüklerine uymayan ya da çiftçi kayıt sistemine kaydolmayan çiftçilerin, çeşitli kamu kurum ve kuruluşları tarafından verilen avans, kredi, sübvansiyon, prim gibi ayni ve nakdi destek unsurlarından yararlanamayacakları hükme bağlanıyor. Taslakta, verimliliğin artırılmasına dönük arazi birleştirme işlemlerinin teşviki için arazilerini birleştirerek üretim yapan çiftçilere düşük oranlı vergi uygulanması hükmü de bulunuyor. Ancak esnaf ve çiftçilerle ilgili vergi düzenlemelerinin Maliye Bakanı ile yapılacak görüşmeler sonrasında kesinleşeceği vurgulanıyor.

Taslak, vergi kayıp ve kaçağıyla mücadeleye dönük yeni güvenlik müesseselerine de yer veriyor.

 

Bu müesseseler de taslakta şöyle sıralanıyor:

-Beyanname ön kontrolü: Mükelleflerin beyanname vermelerinden sonra, Vergi İstihbarat Merkezi devreye girecek. Beyandaki rakamlar, mükellefe ilişkin bilgiler, aynı bölgedeki diğer mükelleflerin beyanları ve sektör ortalamalarıyla karşılaştırılacak. Mükellefin beyan ettiği rakam, sektör ortalamalarının ciddi oranda altında kalıyorsa, mükellef uyarılacak. Haklı bir gerekçe ve düzeltme işlemi yoksa, mükellef incelemeye alınacak.

-Gider bildirimi: Mükellefin yıl içindeki harcamalarıyla beyan ettiği gelir, çapraz kontrole tabi tutulacak. Lüks içinde yaşayıp da, düşük gelir bildirenlerin önüne yıl içinde aldığı yat, kat, araba gibi varlıklar ile kredi kartıyla yaptığı harcamalar konulacak. Kendisine "bunları neyle finanse ediyorsun?" diye sorulacak. Tatmin edici bir açıklama gelmezse, mükellef incelemeye sevk edilecek.

Bu sistemin daha önce kaldırılan Nereden Buldun uygulamasıyla bir ilgisinin bulunmadığını kaydeden bir üst düzey yetkili, "Burada servet yerine, harcamalar sorgulanacak. Yine "nereden buldun"dan farklı olarak, aradaki fark gelir olarak kabul edilerek vergilendirilmeyecek. Mükellef, çapraz kontrol sonucu oluşan bu tutarsızlık nedeniyle incelemeye tabi tutulacak" dedi.

-Asgari gayri safi hasıla: İşletmelerin belli dönemdeki hasılatına göre, bir yıllık tahmini hasılata ulaşılacak ve kar marjının düşürülmesinin ardından, bu hasılata uygun beyanda bulunulup bulunulmadığına bakılacak.

Bu arada Vergi Konseyinin hazırladığı ilk taslakta gelir vergisinde halen  yüzde 15, 20, 27 ve 35 olarak düzenlenen vergi tarifesi de değiştirildi. Yüzde  15'lik ilk oran yüzde 10'a çekilirken, diğer oranlar yüzde 20 ve 25 olarak belirlendi. Ancak, Maliye Bakanlığındaki gözden geçirme çalışmalarında taslağın bu oranlarla mı, yoksa halen uygulanmakta olan oranlarla mı hükümete sevk edileceği konusunda mutabakat sağlanamadı ve oranlarla ilgili karar hükümete bırakıldı.

Kaynak: Referans Gazetesi