Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Demiryolu / DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞINDA VİZYON 2023 İÇİN SERBESTLEŞME ŞART

DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞINDA VİZYON 2023 İÇİN SERBESTLEŞME ŞART

DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞINDA VİZYON 2023 İÇİN SERBESTLEŞME ŞART16.06.2010

Demiryolu taşımacılığında Vizyon 2023 için serbestleşme şart  Hiçbir şeyi riske atmayan insan, hiçbirşey yapamaz, hiçbir şeye sahip olamaz ,hiçbir şeydir ve hiç olur. Acı ve ıstıraptan kaçabilir ama öğrenemez, hissedemez, değişemez, büyüyemez, sevemez ve yaşayamaz.

Felice Leonardo "Leo" Buscaglia

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım 10'uncu Ulaştırma Şurası'nda ; "Bir ülkenin gelişimi için olmazsa olmaz şart; yatırım, ticaret ve ulaşım zincirinin sağlıklı çalışmasıdır. Sürdürülebilir kalkınma buna bağlıdır. İnsanımıza bulunduğu yerde ulaşamıyorsak, onun ayağına gidemiyorsak, insanları orada tutamayız. Bunu da kınayamayız. Yurdun her tarafında aynı seviyede ulaşım ve haberleşme altyapısını sağlamak zenginlik merkezlerini Türkiye'nin her tarafına yaymak mecburiyetindeyiz. Bu da ancak gelişmiş ulaşım altyapısıyla olur" diyerek, ülkenin önünün ulaştırma ile açılacağını belirtti.

Türkiye'nin 2023 ve 2050 yıllarına uzanan geleceğini planlarken, ulaştırma sektörünün içinde bulunduğu durumu dikkate almayan yaklaşımların başarıya ulaşma şansı bulunmuyor. 2008 yılı itibariyle yurtiçi yük taşıma miktarı 460 milyon tona ulaştı. Ortalama yıllık yüzde 5'lik bir ekonomik büyüme ile bu rakam 2023 yılında 860 milyon tonu bulacak. Tahminlere göre, 2050'ye gelindiğinde ise Türkiye'de yıllık taşınan yük miktarı 3.2 milyar ton olacak.

10'uncu Ulaştırma Şurası'nda, 2023 yılında demiryoluna yüzde 20'lik bir taşıma payı hedef olarak gösterilirken, demiryolları 2023 yılında yıllık 170 milyon ton taşıyacak. 2050'de ise yine yüzde 20 payla yılda 600 milyon ton taşıyacak. Bu taşıma miktarları hedefiyle bugüne göre, 2023'te demiryolları 7 misli, 2050'de 26 misli taşıyacak demektir. Söz konusu hedeflere ulaşmak için demiryolu yatırımlarında önceliğin yük taşıma projelerine verilmesi gerekmektedir.
10'uncu Ulaştırma Şurası, demiryolu yük taşımacılığının bugün yüzde 5 olan payını 2023 yılında yüzde oranında çıkarmayı hedef gösterdi. Ancak bunu gerçekleştirmenin ön koşulu olacaktır. Bunun başında AB'ye uyum çerçevesinde "demiryolu ulaştırma sistemini serbestleştirmek" gelmektedir. Demiryollarına yönelik 2 önemli yasanın çıkmayı bekleniyor. Bu yasalardan bir tanesinin altyapı ile yolcu ve yük taşımacılığını birbirinden ayıran "Demiryolu Çerçeve Yasası" , diğeri de TCDD'nin yeniden yapılandırılmasına yönelik bir yasadır.

Serbestleşme ne gecikirse, 2023 yılında demiryolu için hedeflenen miktarlara ulaşmak mümkün olamayacaktır. Sırası gelmişken burada "serbestleşme" kavramı üzerinde de durmak istiyoruz. Serbestleşme özelleştirme değildir.

Serbestleşme, ihtiyaçların giderilmesi amacıyla kaynakların en iyi (optimum) kullanılmasını sağlamak için devletin tekelinde bulunan mal veya hizmetlerinin üretiminde devlet kısıtlarının kaldırılmasıdır. Yani bir tekel tarafından (genellikle devlet) mal veya hizmet üretim ve satışının diğer kişilere de açılmasıdır.

Dünyadaki yaklaşım, kaynakların en iyi (optimum) kullanılmasını serbest piyasa koşullarında sağlandığıdır. Dolayısıyla koşullar mevcutsa herhangi bir mal veya hizmetin üretilmesinin serbest piyasada rekabet koşullarında yapılması sağlanmasına çalışılır.

Bu yaklaşımı dikkate alan AB içerisinde de demiryollarının geliştirilmesi o kadar önemli hale geldi ki, tüm AB üyesi ülkelerde demiryolu ile ilgili serbestleşme yasaları çıkartıldı. Demiryolu işletmeciliği kamu ve özel şirketlere açıldı.

AB bu konuda o kadar ileri gitti ki, AB Bakanlar Konseyince Avrupa'da 15 yıl içerisinde bitirilmesi planlanan 14 büyük ulaşım projesinden 9'u demiryolları ile ilgili olmasına karar verdi. 2020'ye kadar, demiryolu ulaşım sektörüne 175 milyar avro ayırmayı planlayan AB Uluslararası Taşımacılık ve İşletmecilik (INTEROPERATIBILITY) kuruluşunun genel ilkeleri de şöyledir;
 
- Hiçbir sebep ulaşımda ve taşımacılıkta 'Raylı Sistemlerin Önceliği' hedefini değiştiremez,

- Genel ulaşım politikalarında raylı sistemlerin tercih edilmesi ve gelişmelerin takip edilmesi anahtar rolündedir, yaklaşımındadır.

Buraya kısa bir bilgi notu eklemek istiyoruz, Çin 2020 yılına kadar raylı sistemlere 730 milyar dolar yatırım yapmayı hedeflemektedir.

Türkiye'nin 2023 demiryolu hedefi; 
- Ulaştırma sektörü içinde dengesizliği gidermek ve demiryolu sektör payının arttırılması için mevcut hatları yenilemek,

- Mevcut sinyalsiz ve elektriksiz demiryolu hatlarının sinyalizasyon ve elektrifikasyonunu tamamlamak,

- Yapımları ve uygulama projesi devam eden bin 311 km çift hattı (2 bin 622 km) yüksek hızlı demiryolu ağını 2012 yılına kadar tamamlamak. Yüksek Hızlı Demiryolu ağına öncelik vermek ve 6 bin 792 km çekirdek ağını tamamlamak,

- Konvansiyonel demiryolu ağını geliştirmek ve 4 bin 707 km hat yapmak,

- 2023 yılına kadar toplam 11 bin 599 km demiryolu yapılarak toplam 22 bin 504 km demiryolu ağına ulaşmak,

- Marmaray, Başkent Ray ve Egeray Projelerini tamamlamak,

- Transit hatların geliştirilmesi İstanbul-Basra, İstanbul-Kars-Tiflis-Bakü, Kavkaz Samsun-Basra, İstanbul-Halep-Mekke, İstanbul-Halep-Kuzey Afrika taşıma koridorları geliştirilecektir,

- Demiryolu çeken-çekilen araç filosunu geliştirmek, yeni çeken ve çekilen araçları UIC, EN ve TSI standartlarına uygun imal etmek. Çeken ve çekilen araçların üretim ve bakımlarında özel sektör payını artırmak,

- Demiryolu işletmeciliğinde özel sektör payını yüzde 50'ye çıkartmak,

- Lojistik köylerin inşasının tamamlanması ve organize sanayilere iltisak hatlarını yapmak,

- Ulaştırma Bakanlığı, üniversite veya TÜBİTAK bünyesinde Demiryolu Enstitüsü ile uluslararası akredite bir demiryolu test ve sertifikasyon merkezi kurmak,

- Türk demiryolu yan sanayinin yer alması, geliştirilmesi ve etkin bir aktör haline gelmesini sağlamak,

- Demiryolu payını yolcu taşımalarında yüzde 10 ve yük taşımalarında yüzde 15'e çıkarmak,

- Taşıma kalitesinin yükseltmek,

- Müşteriler için seçeneklerin arttırmak,

- Yolcu için konforun artmasını sağlamak,

- Verimlilik ve etkinliğin arttırılmasını, hizmet ve ürün cinslerinin çeşitlenmesini, yenilikçi çözümler getirilmesini sağlamak,

- Taşıma modları arası transfer çözümleri yapmak, olarak düşünüyorsak.
SERBESTLEŞMENİN HEMEN ŞİMDİ YAPILMASI GEREKMEKTEDİR.

Geciktikçe avantajlar kayboluyor. Hizmet, maliyet, kalite ve emniyet standartları mevcut yapıda hızla gelişmiyor. Tam işleyen bir piyasaya geçiş en az 4 - 5 yıl alacaktır. Türkiye'nin taşıma sektörünün gelişmesine imkan tanınmalıdır. Bu süreç hızlandırılmazsa Türk taşımacılık sektörü gelişemeyecektir.

Taşımacılık sektörümüzü erken geliştirirsek önemli bir taşımacılık ihracat sektörü geliştiririz Taşımacılık sektörünün gelişmesine bağlı olarak dünya pazarında rekabet gücüne sahip bir raylı sistem sanayii geliştirebiliriz, aksi takdirde sanayi de gelişmeyecektir.

Türkiye'nin 2023 demiryolu hedefi, Türkiye'nin de hedefidir. Türkiye bu hedefin gerçekleşmesine göre ilerlemesini sağlayacaktır.

Kaynak: Yaşar Rota/Transport