DTO İzmir Şubesi Başkanı Geza Dologh, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'a "İzmir ve Aliağa Limanları'nda Deniz Ticaretinde Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm Önerilerimiz" adlı rapor sundu.
Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi Başkanı Geza Dologh, 30 Aralık 2004 tarihinde Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile özelleştirme programına alınan İzmir Limanı'nda hayal kırıklığı yaşandığını ifade ettiği raporda, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın İzmir Limanı'nın yük ve yolcu limanı olmak üzere ikiye ayrılacağını, yolcu limanının yap-işlet-devret modeliyle özelleştirilerek kruvaziyer gemilerinin yanaşabileceği iki adet ilave parmak iskele yapılacağını, TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü'nün işletileceği yük limanına ise 3 aşamalı olarak 400 milyon TL yatırım yapılacağını ve konteyner taşımacılığını geliştirecek tedbirlerin alınacağını belirttiğini aktardı.
Bu aşamada DTO olarak acil, kısa ve orta vade olmak üzere çözüm önerileri hazırladıklarını kaydeden Geza Dologh bu önerileri şöyle sıraladı: "2010 sonuna kadar tamamlanacağı belirtilen acil yatırımların ivedi olarak icra edilmesini önermekteyiz. Bu yatırımlarla yeniden projelendirilme sağlanacak, arızalı vinçler onarılacak, iki yeni vinç alınacak, Bandırma ve Samsun Limanları'ndan yetişmiş personel takviyesi sağlanacak, elle yapılan sıvı ve dökme yük hizmetleri sona erecek, ihtiyaç duyulan alanlar betonlanacak ve asfaltlanacak, aydınlatma sistemi elden geçirilecek, akaryakıt istasyonu taşınacak, liman giriş çıkışları yeniden belirlenecek ve iki yeni kapı açılacak."
YATIRIMLAR ÖZELLEŞTİRMEDEN BAĞIMSIZ OLMALI
Geza Dologh, kısa vadede 2 yıl içinde yapılacak yatırımların, yolcu limanının özelleştirilme sürecinden bağımsız olarak uygulamaya geçirilmesini istediklerini önerdikleri sunumda kısa vadede gerçekleştirilecek yatırımlarla şu kazanımların olacağını belirtti, "Yarım kalan viyadük ayakları limana inecek, liman içi yollar yeniden düzenlenecek, yeni terminal dolgu alanı betonlanacak, kargo depoları yıkılacak, 30 dönümlük konteyner depolama sahası oluşturulacak, tüm birimler bilgisayar ortamında hizmet verecek, bilgisayar altyapısı tek merkezden yönetilecek."
Geza Dologh, Zafer Çağlayan'a gerçekleştirilen raporda orta vadede ise şu önerileri dile getirdi: "Orta vadede, 5 yıl içinde yapılması planlanan yatırımlardan en önemlisi olan 'Körfez'i derinleştirmek için dip taraması' faaliyetine öncelik verilerek, su kesimi fazla, yani draftı yüksek olduğu için limana giremeyen 3'üncü kuşak konteyner gemileri ile büyük yük ve yolcu gemilerinin de limana yanaşması sağlanmalı. Bu sayede İzmir Limanı'nın batı-doğu ekseninde bir Ana Giriş Limanı (Gateway Port) olması özelliğinin alt yapısının da pekiştirilmesini önermekteyiz. Bu tedbirlerin aktif olarak hayata geçirilememesi durumunda, İzmir Limanı'ndan ayrılan armatörlerin sayısının artacağını kabullenmek durumunda kalacağımızı şimdiden öngörebiliriz."
ALİAĞA LİMANI'NIN SORUNLARI
Geza Dologh, raporda Aliağa Limanı ile ilgili sorunları ise şöyle sıraladı: "Bölgemiz ihtiyacı düşünülerek bir imar planı yapılamamasından dolayı, sağlıklı bir karayolu ulaşım sağlanamadı. Yöredeki mevcut tesislerin kendi çabaları ile yapılan yollar yetersiz kaldı, karayollarının yol planları ödenek yetersizliğinden hayata geçirilemedi. Halen Biçerova Triyaj garına kadar sağlanan demiryolu hattı Nemrut limanlar bölgesine ulaşamadı. Ayrıca Aliağa-Menderes metro hattı nedeni ile bu hattın yük taşımacılığında kullanılması zora girmiştir. Mevcut iskelelere Biçerova garından yapılması planlanan hat da tamamlanmadan, ileride yapılması planlanan iskelelere ulaşım amacı ile yaklaşık 15 km ve 800 metrelik tünel ile ring hattının yapımına başlandı. Ancak halen bu inşaat durmuş durumdadır ve mevcut iskelelere hizmet vermek için ne planlandığı ve ne zaman yapılacağı bilinmemektedir."
RIHTIMLAR KRUVAZİYERLER İÇİN DÜZENLENMELİ
DTO İzmir Şubesi'nin Zafer Çağlayan'a verdiği raporda, DTO'nun TCDD Genel Müdürlüğü'ne 23 Haziran 2010 tarihinde gönderdiği, TCDD tarafından işletilen İzmir Limanı'nda alınması gereken yatırım ve önlemler de yer aldı. Bu önlemler de şöyle sıralandı: "Öncelikle güncel konu olan kruvaziyer gemilerin beklenen sayıda artması halinde alınabilecek önlemler olarak, limanın esasen sıkışıklık durumunda kullanılan 7, 8 ve 9 numaralı rıhtımların kruvaziyerler için daha düzenli hale getirilmesi önerilebilir. Bu amaçla ithal yüklerinin eski hacimde olmaması ve daha az kullanıldığı göz önünde tutularak 1A ve 1B nolu ambarların iç taraflarının salon niteliğinde düzenlenerek yolcu/turistler için kullanışlı hale getirilmesi ve gerekirse alışveriş birimleri, bürolar yapılabilmesi düşünülmelidir. Bantla tahıl taşıyıcı olan (konveyörün) pek kullanılmadığı bilinmektedir. Ancak tamamen kaldırılması düşünülemeyeceğine göre, bir zamanlar yapıldığı gibi görüntü kirliliğini önlemek için dış kısımlarına ilgili idare (TMO) tarafından reklam alınarak boyatılmalıdır. Gerek bu rıhtımlara ve gerekse çok sıkışık durumlarda 13 no'lu konteyner rıhtımına kruvaziyer gemi alınması gerektiğinde, mevcut yolcu salonuna kadar turistleri yönlendirecek seperasyon özenle yapılmalıdır. Ayrıca, yazılı ve oklu göstergeler ve hatta resmi görevli yol göstericiler konulmalıdır.
YER SIKIŞIKLIĞI GİDERİLMELİ
Çeşitli vesilelerle de belirtildiği gibi konteyner içi yüklemelerin liman dışına alınarak, konteyner istiflemesi bakımından limandaki yer sıkışıklığı kısmen önlenebilir. Bu konuda limanın bir gelir kaybı olacağı ilk bakışta hesap edilse dahi, limandaki yer sıkışıklığının giderilmesi, dolayısıyla sağlanan yararların hesaba katılması gerekmektedir. D kapısının gerisine karşılık gelen sahanın kazanılması büyük fayda sağlayacaktır. TIR parkı civarında bulunan sahadaki karayollarına ait olduğu bildirilen kazıkların alınması ve buranın boşaltıldıktan sonra düzenlenerek (tercihen betonlanarak) 40â€"50 dönümlük saha kazanılması mümkündür. Yeni silo önündeki rıhtıma sıkışık durumlarda konteyner gemisi alınabilmesi ve geri sahasının hazırlanması ek bir önlem olarak düşünülmelidir.
Mevcut 5 adet gentry-kreynin periyodik bakım onarımının yapılamadığı veya zor şartlarda yapıldığı için çıkabilecek arızalar sürpriz oluşturmakta ve uzun sürmektedir. Bu konuda limanın teknik servisinde yetişmiş ve yetenekli personel olduğu bilinmektedir. Ancak hizmete yetişemedikleri de anlaşılmaktadır. Bu soruna çare bulmak için yetişmiş personelden yararlanılmak suretiyle eleman takviyesi yapılması gerekmektedir. Özelliği olan bu makinelerin onarımları için piyasadan faydalanılması yöntemi pek sağlıklı olmamaktadır. Özellikle forklift ve mobil kreyn gibi kara iş makinelerinde personel sıkıntısı çekildiği görülmektedir. Bu sorunu çözmek için özelleştirilen diğer limanlardan operatör aktarması yapıldığı ve ancak bunların randıman vermediği anlaşılmaktadır. Bu durumu önlemek için alternatif seçenekler düşünülmelidir. Örneğin çekici hizmetinin işletme tarafından verilmesi durumunda iş yükü artacağından, bu hizmetin taşeron vasıtasıyla alınmasına karar verilebilir.
TÜM TAKİPLER SAĞLIKLI YAPILMALI
Katı ve sıvı atık hizmetinin daha düzenli ve sağlıklı bir şekilde yapılabilmesini teminen bu konuda daha düzenli ihale veya hattın pis su kanalına bağlanması gibi alternatifler değerlendirilmelidir. Konteyner giriş çıkışlarının daha sağlıklı takip edilmesi, hizmeti kolaylaştıracak ve şikâyetleri önleyecektir. Konteyner gemilerine verilen işçi postalarının emeklilik, hastalık, izin gibi durumları göz önünde tutularak acentelerce talep edilen posta adetlerine uygun olarak verilmesini teminen hazırlıklı olunmalıdır. Liman işletmesinde çalışan yerel yöneticilere daha fazla yetki verilmeli, iyi niyetli çalıştığı görülen personel takdir ve teşvik edilmelidir. Bilgisayar ortamında Terminal Operasyon Sistemi'ne (TOS) geçilmelidir."
Kaynak: Transport