Çin; Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Balkanlar, Avrasya için Türkiye'yi demiryolu ile ulaşacağı bir çıkış kapısı olarak değerlendirmektedir. Önümüzdeki 5 yıl için 50 milyar dolar, 10 yıl için 100 milyar dolar olarak hedeflenen ticaret hacminin en önemli katkılarından birisini lojistik ve taşımacılık sektörü sağlayacağından, ileriye dönük planlamalarda bu hususların göz önünde bulundurulmasının büyük yarar sağlayacağı kuşkusuzdur.
Ekim ayı içersinde Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Wen Jiabao'nın ülkemizi ziyaretinde bir dizi olumlu görüşmeler yapıldı. İki ülke arasında ticaret, kültür ve ulaştırma konularında 8 anlaşma imzalandı. Yapılan anlaşmaların bir bölümü ikili ticaret ve ekonomi alanlarında işbirliğini kapsarken, lojistik sektörünü yakından ilgilendiren Dış Ticaret Müsteşarlığı ile Çin Ticaret Bakanlığı arasında "Yeni İpek Yolu Bağlantısı Hakkında Ortak Çalışma Grubu Oluşturulmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile Çin Ticaret Bakanı Chen Deming arasında, Ulaştırma Bakanlığı ile Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojisi Bakanlığı arasında "Bilgi ve İletişim Teknolojileri Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Muhtırası" "Ulaştırma Altyapısı ve Denizcilik Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Muhtırası"," Hükümetler Arası Demiryolu İşbirliği Anlaşması" Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile Çin Dışişleri Bakanı Yang Jiechi arasında imzalandı.
Türkiye ile Çin arasında 17 milyar dolarlık bir ticaret hacmi bulunuyor. 2009 yılında Türkiye'nin Çin'e ihracatı 1 milyar 599 milyon dolar İken, ithalatı 12 milyar 655 milyon dolar oldu. Bu yılın ilk 8 ayında Türkiye'nin Çin'e ihracatında yüzde 62.8 artış sağlandı ve ihracat tutarı 1 milyar 451 milyon dolara çıktı. İthalat ise, yüzde 37.9 artarak aynı dönem için 10 milyar 670 milyon doları buldu. 2010 ilk 8 ayında Türkiye ile Çin ticaret hacmi 12 milyar 121 milyon dolara ulaştı.
Başbakanların yaptığı ortak basın toplantısında; iki ülke arasında 17 milyarı bulan ticaret hacminin, iki Başbakan tarafından belirlenen takvime göre 2015 yılında 50 milyar dolara, 2020 yılında da 100 milyar dolara ulaştırılmasının hedeflendiği bildirildi. En önemli kararlardan biri de iki ülke arasındaki ticaretin Türk Lirası ve Yuan üzerinden yapılmasında anlaşılmış olmasıdır.
Perşembe Rotası'nın, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kaptan Suat Hayri Aka ile yaptığı söyleşiden; havayolunda sağlanan başarının benzer bir liberalizasyon ile demiryoluna uygulanmak için gerekli hazırlıkların tamamlandığını, TCDD'nin yeniden yapılandırıldığını, altyapı ile işletmenin birbirinden ayrılacağını, altyapının kamuda kalacağını, demiryolu işletmeciliğinde özel sektöre de izin verileceğinin ön görüldüğü bilgilerini edindik.
Son yıllarda ülkemizde çok ciddi demiryolu atağı başlatıldı. Ankara-Eskişehir arası hızlandırılmış tren ile 270 km yol 1 saatte ulaşılacak duruma geldi. İstanbul hattı tamamlandığında Gebze-Ankara 3 saatte ulaşılacak duruma gelecek, bu bağlantının İstanbul'la birleşmesini takiben Marmaray bağlantısı ile Avrupa ile entegre olan hızlı demiryolu ağına kavuşulacak. Hızlı tren demiryolu bağlantısı ile ilgili Ankara-Konya hattının bu sene tamamlanacağı, Ankara-Sivas inşasının devam ettiği, Kayseri hattının devam ettiği, bu hattın Kars'a kadar uzatılarak Bakü-Tiflis-Kars bağlantısının planlandığı biliniyor. Hedef bütün limanlar ve lojistik merkezlerinin demiryolu ağı ile bağlantılarının sağlanması.
Çin ile yapılan anlaşmalardan, lojistik ve taşımacılığı önemli biçimde ilgilendiren 4 bin 500 km'ye yakın demiryolu bağlantısının Çin ile işbirliği yapılarak sağlanacak olmasıdır. Mevcut durumda Ankara-Sivas demiryolu projesinin Yerköy-Yozgat-Sivas hattının Çin'li bir şirketin de içinde bulunduğu bir konsorsiyum tarafından üstlenilmiş olması, bundan sonra bu konuda yapılacak iş birliğinin somut göstergesi durumundadır.
Önümüzdeki 5 yıllık süre ve 10 yıllık süre için hedeflenen ticaret hacminin gerçekleşmesi durumunda demiryolu bağlantılarının önemi öne çıkmaktadır. Çin Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Balkanlar, Avrasya için Türkiye'yi demiryolu ile ulaşacağı bir çıkış kapısı olarak değerlendirmektedir. Önümüzdeki 5 yıl için 50 milyar dolar, 10 yıl için 100 milyar dolar olarak hedeflenen ticaret hacminin en önemli katkılarından birisini lojistik ve taşımacılık sektörü sağlayacağından, ileriye dönük planlamalarda bu hususların göz önünde bulundurulmasının büyük yarar sağlayacağı kuşkusuzdur.
Aynı şekilde bu bölgelerle yaptığı tüm ticarette Türkiye'nin coğrafi avantajlarını kullanarak hızlı bir ulaşım sağlayarak rekabette öne çıkacak avantajlar sağlayacaktır.
Ülkemizin jeo-stratejik konumundan yarar sağlayacak önemli avantajlar, projeksiyon içerisinde yer alan tüm limanların, hızlı ulaşım sağlayan demiryolu bağlantısı ve entegrasyonu ile bölgemizdeki liderliğimizi pekiştirecektir.
Kaynak: Transport