Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Demiryolu / SATSO KARASU’YU VİKİNG PROJESİ’NDE KÖŞE TAŞI YAPMAYA KARARLI

SATSO KARASU’YU VİKİNG PROJESİ’NDE KÖŞE TAŞI YAPMAYA KARARLI

SATSO KARASU’YU VİKİNG PROJESİ’NDE KÖŞE TAŞI YAPMAYA KARARLI24.08.2011

Sakarya, Türk sanayisini sırtlayan Doğu Marmara'nın ağırlık merkezinde konumlanan Karasu ile Karadeniz'i İskandinav ülkelerine lojistik olarak bağlamak amacıyla yapılan Viking Projesi'nin baş aktörlerinden biri olmak için girişimlerini sürdürüyor. Projenin Sakarya'yı bölgenin uluslararası lojistik merkezi haline getireceğini, aynı zamanda kentin ekonomisine yıllık 200 milyon dolardan fazla katkı sağlayacağını açıklayan Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Başkanı Mahmut Kösemusul, “Ulaşım konusundaki bu eşsiz projenin gerçekleşmesi durumunda ilimiz ve bölgemizin ticaret ortamı daha da canlanacak ve Karasu uluslararası bir ticaret merkezi haline gelecek” diye konuşuyor. Kösemusul, Ukrayna üzerinden Karadeniz limanları ile geniş bir alana yayılacak olan projeye destek beklediklerinin altını çizerken, Karasu Limanı'nın altyapısal dezavantajlarını ortadan kaldıracak yatırımların da en kısa sürede hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor.

SATSO Başkanı Kösemusul, Türk ekonomisindeki yerini kaydettiği önemli başarılarla her geçen gün pekiştiren Sakarya sanayisinin orta ve uzun vadeli hedeflerini, sanayicilerin lojistik beklentilerini ve bu kapsamda Viking Projesi'nin önemini UTA Lojistik Dergisi'ne değerlendirdi.

Sakarya sanayisinin son yıllardaki gelişim trendinden söz ederek Türkiye ekonomisindeki yerini değerlendirir misiniz?

Özellikle İstanbul, Bursa ve Kocaeli üçgeninde sanayinin yoğunlaşması, müteşebbisleri yeni yatırım alanları arayışlarına yönlendirmiş, dolayısıyla da Sakarya alternatif bir yatırım alanı olarak değerlendirilmeye başlanmıştır. Bunun neticesinde 1990'lı yıllardan sonra ilimizin gelişiminde sanayi ağırlık kazanmıştır. Haziran'da ihracatın geçen yılın aynı ayına göre yüzde 22 arttığı Sakarya, otomotiv sektörü yanında gıda ve makine aksamları ile de umut vaat ediyor. İhracat artış hızında son aylarda görülen yükseliş, ihracatı 691.623 dolardan 788.998 dolara çıkan başta Toyota olmak üzere otomotiv sektörü ile izah edilse de Sakarya'da diğer sektörlerde de ihracat odaklı üretim stratejisi dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra ilk 500 sanayi kuruluşu listesinde Sakarya'dan 16 şirket bulunuyor.

Bizler de Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası olarak ihracatı artırma projeleri yürüttüğümüz gibi destek çalışmalarımızı sürdürüyor, ihracat odaklı üretimi gündemde tutuyoruz. Ayrıca Sakarya sanayisinin, organize sanayi bölgelerinin tamamlanması ile disiplinli ve çağdaş teknolojilerle daha düzenli bir şekilde gelişmesini planlamaktayız.

Sanayinin sorunlarının çözümünde lojistik kilit rolde

Sakarya'nın lojistik altyapısı, ulaşım konusundaki avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Konum itibariyle Türkiye'nin sosyo-ekonomik açıdan en gelişmiş yöresi olan Marmara Bölgesi'ni Anadolu'nun diğer bölgelerine bağlayan ana ulaşım akışı üzerinde yer alması, iklim şartları, ucuz arazi varlığı, elektrik enerjisinin toplaşım yeri, kara ve demir yolları ağına dahil oluşu, nüfus yoğunluğunun sağladığı iş kolu imkanları ile sanayi kuruluşlarını ve sahip olduğu turizm değerleri Sakarya'nın lojistik yerleşim açısından önemli bir konumda olduğunun önemli bir göstergesidir. Bu bağlamda lojistik konumu ilimize birçok avantaj sağlıyor ve bir sorun değil, tüm sorunların çözümünde kilit rol oynuyor. 
 
SATSO olarak gündeminizde üyelerinizin lojistik maliyetlerini düşürmek ve taşımacılık sektörü ile işbirliğini güçlendirmesine öncülük etmek için sürdürdüğünüz projeler var mı?  
 
Sakarya'nın ihracat potansiyeli var. Günümüzde Türkiye'nin en çok ihracat yapan illerinden biriyiz ama başı otomotiv sektörü çekiyor. Herhangi bir kriz de ihracat sıralamamızı değiştiriyor. Oysa makine imalat sektörü gibi sektörlerin desteklenmesi, sıralamadaki yerimizi korumamız ve yükseltmemiz için gerekli. Bu amaçla Sakarya İhracatını Geliştirme Projesi (SAİGEP) başlattık. 2 yıl sürecek faaliyetlerde eğitimden pazar aramaya, ihracat noktaları ve lojistik tanıtım hizmetlerine kadar pek çok konu var.
 
Ulaşım hizmetlerinin geliştirilmesi adına son olarak Viking Projesi'ni gündeme getirdik ve bu konuda kamuoyunun da desteğini aldık. Konunun takibi açısından da çalışmalarımız sürüyor.
 
Karasu, Viking Projesi'nin giriş noktası olacak
 
Viking Projesi'nden söz ederek, projenin Sakarya sanayisi açısından önemini değerlendirir misiniz?
 
SATSO olarak ilimizi bir basamak daha yukarı çıkarabilmek adına çabalarımız devam ediyor. İlimiz ekonomisi ve geleceği açısından oldukça büyük önem teşkil edeceğine inandığımız önemli bir proje var. Sakarya'nın mevcut avantajlarını perçinleyecek bu önemli projenin adı Viking Projesi… Karadeniz'i İskandinav ülkelerine lojistik olarak bağlamak amacıyla yapımına Odesa Limanı'ndan başlanan, adını İskandinav gemicilerden alan Viking Projesi'nde, Karasu da yer almalı önerimize destek istiyoruz.
 
Viking Projesi, Türkiye'nin Karadeniz limanlarını 'uluslararası ulaştırma ağının merkezine' oturtma amacını taşıyor. Karasu limanında gerekli düzenlemelerin bir an önce yapılması veya yeni bir liman inşasıyla Sakarya Karasu'nun giriş noktası olmasını amaçlıyoruz. Ukrayna üzerinden Karadeniz limanları ile geniş bir alana yayılacak olan projeye Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası olarak büyük önem veriyoruz. 
 
Peki proje için neden Karasu seçilmeli? Diğer alternatiflerle kıyaslandığında Karasu hangi özellikleriyle rakiplerinden bir adım öne çıkıyor?
 
Karasu'nun en önemli avantajı; Anadolu'nun Karadeniz'e açılan ve Avrupa'ya en yakın lojistik merkezi olmasını sağlayacak gerekli ve gelecekçi ulaşım yapısı yatırımlarının yapılıyor olmasıdır. Ayrıca, İstanbul ve İzmit Körfezi'ndeki liman alanlarına olan yoğun baskının azaltılması amacıyla Marmara Bölgesi için önemsenen bir proje alanıdır. Bu nedenle Karasu için demiryolu projesi yapılmakta, limanın genişletilmesi ve yeni bir liman açılması projeleri bulunuyor. Ayrıca Viking Proje'sinin ilk ayağı olan Odessa Limanı'na en yakın konumda Karasu Limanı yer alıyor. Bu yakın mesafe bizi Samsun ve Trabzon limanlarına göre avantajlı duruma getiriyor.
 
Tabii ki Karasu'nun dezavantajları da yok değil. Karasu, halihazırda güçlü bir limana sahip değildir ve yeteri kadar bilinirliği yoktur. Bu anlamda yapımı devam eden Karasu Limanı'nın bir an evvel tamamlanarak söz konusu projede yer almasını sağlamak, ayrıca yerli ve yabancı ithalat-ihracatçılara tanıtımına yapmak önem teşkil ediyor.
 
Öte yandan Karasu'nun rolünün İstanbul ve İzmit Körfezi limanlarının rahatlatılarak hem daha hızlı erişim hem de daha kısa mesafe sağlayacağının kamu ve özel sektör nezdinde vurgulanması gerekiyor. Bununla birlikte Orta Karadeniz'deki Samsun Limanı ile yarışır olarak değil, Batı Anadolu'ya hizmet edecek şekilde tasarlanması yararlı olacak.
 
Sakaryalı sanayiciler halihazırda lojistik operasyonlarında hangi sorunlarla karşılaşıyor? 
 
Artan ulaşım talebine uygun demiryolu ve denizyolu fiziki altyapısının zamanında gerçekleştirilememesi ve kapıdan kapıya taşımacılık için en uygun ulaştırma modunun karayolu taşımacılığı olması, yük ve yolcu taşımalarının ağırlıklı olarak karayolu ağına yüklenmesine yol açtı. Bu durum, fiziki standartlar ve ağ yoğunluğu açısından yetersiz olan karayolu altyapısının, yasal sınırı aşan yüklemeler ve bakım-onarım hizmetleri için zamanında yeterli kaynak ayrılamaması gibi nedenlerle daha da yıpranmasına ve verimsiz bir ulaşım sisteminin oluşmasına sebep oldu.
 
Sakarya'da TIR Parkı oluşturulması yönünde yine Ticaret ve Sanayi Odası'nın girişimleriyle süreç olumlu yöne akmaya başladı. Lojistik anlamda belirli alanların düzenlenmesi konusunda da ek çalışmalar yapılması gerekiyor.
 
Sakarya sanayisinin 2023 hedefleri kapsamında kamu ve lojistik sektöründen beklentileri neler?
 
Türk sanayisinin 2023 hedeflerine yönelik beklentilerini Sakarya'ya indirgersek; Karasu Limanı'nın işletmeye hazır hale gelmesinin 1.5 yılı bulacağı belirtiliyor. Karadeniz bağlantılı demiryolu ağı ile ilgili çalışma da başladı. Sektörde, sistem planlaması anlayışıyla, havaalanları altyapısının mevcut durum analizinin yapılmasının ardından Cengiz Topel Havaalanı'nın Sakarya için de avantajlı değerlendirilmesi yönünde çalışmaların yürütülmesini bekliyoruz.

KARASU, VİKİNG PROJESİ İÇİN BİÇİLMİŞ KAFTAN!

Türk işadamlarının AB ülkelerine daha kolay ulaşımını sağlayacak, aynı zamanda Ortadoğu ve Güney Kafkasya'dan gelen ürünlerin Türkiye üzerinden taşınmasına yardımcı olacak Viking Projesi'nin Sakarya için büyük kazanım olacağını düşünenlerden biri de Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Erkan Ayan,. Mayıs 2008'de yürürlüğe giren projenin Litvanya, ardından Beyaz Rusya, Ukrayna ve Türkiye, daha sonra da Gürcistan ve Moldova gibi ülkelerin katılımı ile 1.753km'lik bir rota üzerinde geliştiğine dikkat çeken Ayan, “Türkiye hem Traceca hem de Viking hattında en önemli ülkelerin başında geliyor. Projeye dahil olacak ülke sayısının artacağını söyleyebiliriz. Nitekim Gürcistan ve Moldova'nın geçtiğimiz hafta katılım kararı almalarının ardından Romanya ve Rusya gibi ülkeler de projeye katılım konusunu gündemlerine aldılar” diye konuşuyor.

Viking Projesi'nin, Türkiye, Kafkaslar ve Ortadoğu'nun Kuzey ve Batı Avrupa pazarına ulaşmada hem hız, hem bürokrasinin azaltılması, hem yeni pazarlara ulaşma, hem de alternatif bir güzergâh oluşturması açısından oldukça önemli olduğunu aktaran Ayan, bu açıdan Karasu'nun Türkiye sanayinin kalbindeki stratejik konumu ile lojistik açıdan da dikkat çektiğini ifade ediyor.

Projenin geleceği lojistik şirketlerinin elinde

Ayan, Karasu'nun Karadeniz kıyısındaki sınırlı uygun liman alanlarından biri olduğuna işaret ederek, projeye yönelik yapılan eleştirilere ise şu yanıtı veriyor: “Projeye yapılan eleştirilerin başında, Karasu ve çevresinde üretim ve lojistik altyapısındaki eksiklik gösteriliyor. Ancak, Karasu'nun geleceği sadece kendisi ya da yakın çevresi ile ilişkili değil. Karasu, yakın gelecekte Türkiye'nin en büyük üretim ve sanayi alanı olan Doğu Marmara Bölgesi'nin yanı sıra İstanbul, Ankara ve Bursa illerinin Karadeniz'e açılan kapısı haline gelecek. Zaten, şu anda Karasu'nun kapasitesinin böyle büyük bir proje için yeterli olacağını düşünmek hatalı olur. Tüm bunları düşündüğümüzde ve yapılan/yapılacak olan ulaşım ve lojistik yatırımlarını da hesaba kattığımızda Karasu'nun Türkiye'nin sayılı liman bölgelerinden olacağını kolaylıkla söyleyebiliriz. Böyle olunca da firmalar maliyet ve altyapı açısından daha uygun olan Karasu'yu tercih ederek bölgenin lojistik merkez olmasını perçinlemeye başlayacak.

Bir diğer eleştiri olarak alabileceğimiz konu olan Karasu'nun İstanbul ve İzmit varken nasıl lojistik merkez haline geleceği de biraz önce bahsettiğim konu ile doğrudan ilişkili. İstanbul Liman Başkanlığı'nın görev sahasında herhangi bir elleçleme limanı kalmamış durumda. En yakın Ambarlı ve Tuzla ile buranın devamındaki İzmit Körfezi Liman Bölgesi. Son 50 yıldır İstanbul'un sürekli üretim ve lojistik kimliğini doğusuna kaydırdığını görebiliriz. Karasu adının bu anlamda öne çıkmasının temel gerekçesi de budur. Aynı şekilde İzmit Körfezi Liman Bölgesi de gerek bölgesine, gerekse de giderek büyüyen Karadeniz Havzası'na cevap vermede Karasu'ya göre daha düşük rekabetçiliğe sahip. Boğazların yük trafiğinden arındırılması, sanayi desantralizasyonu, ulaşım maliyetleri gibi konular da Karasu'nun bölgesinin Karadeniz'e açılan kapısı olmada ön plana çıkmasını destekler nitelikte. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı olarak yerel paydaşlarımızla  bu baskının yönetilmesini de içeren bir Karasu Stratejik Çerçeve belirleme çalıştayı yaptık ve Karasu'nun vizyonu ile bölgesel kalkınmadaki yerini açıklayan bir rapor hazırladık. Bu rapordan çıkan sonuçlarla Viking Projesinin Karasu'ya olacak etkisi birbiriyle örtüştüğü için projeyi destekliyoruz.”

Viking Projesi'nin yavaş yavaş oturacağını ve iş çevrelerince benimsendiği taktirde sürdürülebilir bir ticaret koridoru halini alacağını da dile getiren Ayan, “Bu konuda lojistik firmalarının talepleri işi hızlandırmak adına çok önemli” diyor.

Kaynak: UTA