Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Ekonomi / İş Dünyası / SURİYE SINIR TİCARETİ DURMA NOKTASINDA

SURİYE SINIR TİCARETİ DURMA NOKTASINDA

SURİYE SINIR TİCARETİ DURMA NOKTASINDA13.12.2011

Sınır ticareti yapan işadamları, Suriye’de yaşanan olaylar ve sınır kapılarının kapatılmasından olumsuz etkilendi.

Kilis Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özçiloğlu, yaptığı açıklamada, Suriye ile sınır ticaretinin kentin ekonomik ve ticari faaliyetlerine ivme kazandırdığını, esnafın işlerine canlılık getirdiğini söyledi.

Suriye’den gelenlerin kent esnafından özellikle battaniye, elektrikli soba, elektronik küçük ev aletleri, mutfak eşyaları, ev tekstili, parfüm ve şampuan gibi kozmetik ürünleri, plastik eşyaları, bayan giyim başta olmak üzere tekstil ürünleri, halı gibi ürünleri çok satın aldıklarını belirten Özçiloğlu, "Türk malı olunca orada çok tercih ediliyordu. Çok güzel satışlarımız vardı. Ama artık maalesef almıyorlar" dedi.

Kilis Ticaret ve Sanayi Odası’na kayıtlı 1,200 üyeleri bulunduğunu bildiren Özçiloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim ticaretimiz tamamen Suriye’ye bağlıydı. Suriye ile ilişkilerin kopması ile tamamen durdu. Sınır ticareti çok önemli. Küçük esnafın tek geçim kaynağı Suriye’den gelip buradan alışveriş edenlerdi. Onlarla ticarette bir canlılık vardı, hem de esnafımızın eline sıcak para geçiyordu. İşadamlarımız zaten resmi olarak sınır ticareti yapıyordu. İthalat yapıyorduk. Mesela ben Suriye’den deri kırıntısı, çörek otu, geri dönüşüm için plastik sepet kırıntıları getiriyordum. Deri kırıntılarını İstanbul’a gönderiyordum, orada cep telefonu kılıfı ve eldiven yapılıyordu. Ayrıca oradan senede 1 bin 500-2 bin ton yakacak zeytin odunu getiriyordum. Bu yıl getiremedim. İplik getiren çoktu. Hem pamuk ipliği hem elyaf olarak getiren çoktu. Ama bu tamamen bitti. Kaybımız çok."

"Bu süreç inşallah böyle devam etmez, düzelir ümidindeyiz"

Suriye ile yıllardır kardeşlik ve akrabalık bağları bulunduğunu vurgulayan Mehmet Özçiloğlu, "Suriye’de çok akrabamız var. Benim de anne tarafımın tüm malları Suriye’de. Bir tarafı o yüzde bir tarafı Kilis’te kalmış sınır köyleri var. Suriye’de sınır köyleri olmasına rağmen çoğu Arapça bilmez, kendi aralarında Türkçe konuşurlar, Türkçe televizyon seyrederler. Bunu söylediğimiz zaman tuhaf geliyor, ama o kadar yakındık" şeklinde konuştu.

Özçiloğlu, Suriye ile özellikle 2000 yılından sonra ilişkilerin çok iyi düzeye geldiğini ifade ederek, "Halk olarak birbirimizden kopmadık, hala görüşüyoruz ama ticaretimiz durdu. Bu süreç inşallah böyle devam etmez. Düzelir ümidindeyiz" dedi.

"Sınır ticareti tamamen durdu"

Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Federasyonu (GÜNSİAF) Başkanı Cahit Erbalcı da federasyon çatısı altında Güneydoğu sınırında Antakya’dan Hakkari’ye kadar 32 derneğin yer aldığını, 5 bin civarında üyeleri bulunduğunu söyledi.

Bölge işadamlarının Suriye üzerinden transit geçişle genelde Ürdün ve Suudi Arabistan’a mal gönderdiğini, oralardan hammadde getirttiklerini belirten Erbalcı, Suriye’nin sınır kapılarını kapattığını ve transit geçiş ücretlerini artırdığını anımsattı.

Erbalcı, "Artık o tarafa gidilmeye cesaret edilemiyor. Suudi Arabistan’tan gemiyle mal getiriyoruz, Mersin limanından Gaziantep’e getiriyoruz.
Bu zaman kaybına yol açıyor. Transit geçişlerimizi Irak üzerinden yapıyoruz.Biraz yolumuz uzadıysa de önümüz kesilmedi" dedi.

Suriye ile sınır kapısı bulunan Nusaybin, Cizre ve Viranşehir’de üretim olmadığı için genelde sınır ticareti yapıldığına işaret eden Cahit Erbalcı, şöyle konuştu: "Orada imalat yok, ihracatları yok. Sınır ticareti oluyordu. Kapılar kapanınca sınır ticareti tamamen durdu. Suriye ile ilişkilerimizin iyi olduğu dönemde otobüslerle insanlar gezmek için Gaziantep’e, Şanlıurfa’ya geliyordu. Her gelen Suriyeli iyi alışveriş yapıyordu, esnafa büyük hareketlilik getiriyordu. O tamamen kesildi."

"Halı ihracatçıları, deniz yoluna yöneldi"

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) verilerine göre, bölgeden en fazla ihracat gerçekleştirilen ürünler arasında halı ilk sırada yer alıyor.
Ocak-Kasım 2001 döneminde bölgeden yapılan halı ihracatı yüzde 16,1 artışla 1 milyar 29 milyon dolara ulaştı.

Dikkat çeken bir nokta da, bölgeden en fazla ihracat yapılan 5. ülke konumundaki Suriye’ye yapılan ihracatta ilk sırayı halı alıyor, bunu pamuk ipliği, plastik ve mamulleri, dokuma kumaş, kuru kayısı izliyor.

Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Selahattin Kaplan, Suriye pazarının halı satışlarının yanında özellikle ihracatçılar açısından transit geçişler açısından önemli olduğunu ifade etti. Bu yıl sonunda 1,2 milyar dolarlık halı ihracatı hedeflediklerini, ihracatlarının yüzde 40’ını Ortadoğu’ya yaptıklarını vurgulayan Kaplan, şunları kaydetti: "Toplam halı ihracatımızın yüzde 30’unu Suriye üzerinden transit geçişle yapıyorduk. Ortadoğu ülkelerine, Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün’e gönderiyorduk.
Şu anda tır başına 1,500 dolar geçiş ücreti verenler geçiyor. Şimdiye kadar karayolunu tercih ediyorduk, ama bu haftaki ihracatlarımızı deniz yoluna yönlendirdik. Önceden 10 günde müşterinin deposuna malı indiriyorduk, şimdi deniz konteyneri ile 20 gün, 1 ay sürecek. Teslimat süresi uzayacağı için bunun maliyetleri bize yansıyacak." Kaplan, hükümettin yeni alternatif yollar bulmasını istedi.

Kaynak:Milliyet