Anasayfa / Sektörel / Sektör Haberleri / Ekonomi / İş Dünyası / İTHALATIN SEBEBİNİN İHRACAT OLDUĞU ŞEHİR EFSANESİ

İTHALATIN SEBEBİNİN İHRACAT OLDUĞU ŞEHİR EFSANESİ

İTHALATIN SEBEBİNİN İHRACAT OLDUĞU ŞEHİR EFSANESİ24.02.2012

TİM Başkanı Büyükekşi, kamuoyundaki dış ticaret ile ilgili tartışmalardaki "ithalatın sebebinin ihracat olarak gösterildiği" söylemleri eleştirdi. 

 
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''ithalatın sebebinin ihracat olduğu'' görüşünün bir şehir efsanesi olduğunu belirterek, ''2011 yılındaki 210 milyar dolarlık ara ve yatırım malı ithalatının yalnızca yüzde 28'lik kısmı ihracata giderken, bu ithalatın yüzde 72'lik aslan payı yurt içi tüketime gitmiştir. Dolayısıyla 'Türkiye ihracat yaptıkça dış açık veriyor' iddiası, ekonomi verilerinin de gösterdiği üzere gerçekçi bir iddia değildir'' dedi.
Büyükekşi, yaptığı yazılı açıklamada, kamuoyunda dış ticaret ile ilgili yapılan tartışmalarda ithalatın sebebinin ihracat olarak yanlış gösterildiğini belirterek, ''ithalatın sebebi ihracattır'' şeklinde yanlış bir şehir efsanesi yaratıldığını kaydetti.
Türkiye'nin ihracat konusunda gösterdiği başarı takdir edilmeyi hak ederken, ihracatçıların ithalatın sebebi olarak gösterilerek adeta suçlu ilan edildiğini vurgulayan Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Türkiye ihracatının ithalatın sebebi olduğu şeklinde yaratılan şehir efsanesinin gerçeği yansıtmadığı, Ekonomi Bakanlığı'nın geçen hafta açıkladığı rapor ile belgelendi. Ekonomi Bakanlığı'nın yaptığı çalışmaya göre 2011 yılındaki 210 milyar dolarlık ara ve yatırım malı ithalatının yalnızca yüzde 28'lik kısmı ihracata giderken, bu ithalatın yüzde 72'lik aslan payı yurt içi tüketime gitmiştir. Dolayısıyla 'Türkiye ihracat yaptıkça dış açık veriyor' iddiası, ekonomi verilerinin de gösterdiği üzere gerçekçi bir iddia değildir. Türkiye'nin 240 milyar dolarlık ithalatının 58 milyar dolarlık kısmı ihracata girdi olurken bunun dışında kalan kısım iç piyasaya yönelik üretime ve tüketime gitmektedir.''
 
İhracatçı 77 milyar dolarlık net döviz girdisi sağlıyor
 
Büyükekşi, ihracatçıların yurt dışından aldıkları 58 milyar dolarlık girdi ile 135 milyar dolar ihracat yaparak, ülkeye 77 milyar dolarlık net döviz girdisi sağladıklarını belirterek, ''İhracat ne kadar artarsa Türkiye'ye o kadar net döviz girdisi olacaktır. 2012 yılında 150 milyar dolarlık ihracat hedefimiz var, aynı oran devam ederse bu sene ülkeye 86 milyar dolarlık net döviz girdisi sağlayacağız. 2023 hedeflerimiz içinde ithalat bağımlılık oranlarını düşürmek ve her yıl artan oranda Türkiye'ye daha fazla net döviz getirisi sağlamak bulunmaktadır'' dedi.
 
Ayrıca Merkez Bankası'nın da 2011 yılının ikinci yarısından itibaren büyümede ihracatın net katkısının olduğunu teyit ettiğine işaret eden Büyükekşi, açıklamada şu bilgilere yer verdi:
''Türkiye'de imalat sanayinin ithalat bağımlılık oranı yüzde 43'tür. Yani Türkiye'de iç piyasaya veya ihracata gidecek herhangi bir mal üretmek için dışarıdan alınması gereken girdi oranı yüzde 43'tür. Bazı sektörlerde ithal girdi oranı yüzde 72 oranında iken bazı sektörlerde bu oran yüzde 8 oranına kadar düşmektedir. Bu girdilerin başında enerji gelmektedir. 2011 yılında Türkiye'nin enerji ithalatı 54,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Cari açığımızın 77 milyar, dış ticaret açığımızın 105 milyar dolar olduğunu göz önüne alındığında sadece enerji ithalatı, cari açığın yüzde 70'ini, dış ticaret açığının yüzde 51'ini oluşturmaktadır.
100 dolarlık ithalatın 42 doları, hammadde açısından ülkemizde üretimi hiç olmayan ya da çok az olan ürünlerden, oluşmaktadır. Dolayısıyla Türkiye'nin enerji konusundaki ne kadar kısıtlı bir kaynağı olduğu göz önüne alındığında, enerji ithalatının dış ticaret dengemiz üzerindeki bu olumsuz etkisi, kısa ve orta vadede giderebilir bir kalem değildir.''
Büyükekşi, TİM olarak, dış ticaret açığı ve cari açıkla ilgili tartışmaların sağlık bir zeminde yürümesi gerektiğine inandıklarını ifade ederek, ''2011 sonunda 135 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracat başarısı, Türk girişimcilerinin gösterdiği büyük fedakarlıklara ve azimli çalışmaların sonucudur. Türk ihracatçısı, iç ve dış piyasada karşılaştığı engeller karşısında yılmamış, verimliliğini en üst standartlara taşıyarak, üretim kalitesini tüm dünyaya tescil ettirerek, üst düzey ve pro-aktif pazarlama stratejileri kullanarak Türk malı damgasını dünyanın en ücra köşelerine dahi ulaştırmıştır. İthalatın sebebinin ihracat olduğu bir şehir efsanesidir ve en ufak bir doğruluğu yoktur'' dedi.
 
Kaynak: AA