DHL’nin yayınladığı GCI-Dünya Küreselleşme Endeksi Raporu’na göre Türkiye Çin’i küreselleşmede geçti.
DHL’nin yayınladığı Dünya Küreselleşme Endeksi Raporu (GCI – Global Connectedness Index) 125 tane ülkeyi küreselleşme seviyesini ithalat, ihracat, yatırım, bilgi ve insan kaynağı transferi kriterlerine göre inceledi.
DHL, 125 ülkenin global ekonomiye entegrasyonunu incelediği Dünya Küreselleşme Endeksi Raporu’nda (GCI-Global Connectedness Index), ülkelerin ithalat, ihracat, yatırım, bilgi ve insan kaynağı transferi kriterleri kapsamında dünya ile ilişkilerini ve global ekonomiye entegrasyonunu ortaya koydu. Endekste ilk 10 ülke şöyle sıralanıyor: Hollanda, Singapur, İrlanda, İsviçre, Lüksemburg, Birleşik Krallık, İsveç, Hong Kong (Çin) ve Malta.
Rapor, dünyada globalleşme ve ülkeler arasındaki sınırların kalkmasının her gün dile getirildiği günümüzde dünyanın globalleşme yolunda halen çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bu potansiyelin trilyonlarca dolar olacağına da dikkat çekiyor. Dünya gayrısafi milli hasılasının %98’i, nüfusunun %92’sinin kaynağı olan 125 ülkenin incelendiği rapor Türkiye ile de ilgili dikkat çekici sonuçlar ortaya koyuyor.
Endekse göre Türkiye, 125 ülke arasında genel sıralamada 2005 yılında 63. sıradayken 2010’da 51. sıraya yükseliyor. 12 sıra yükselen Türkiye’yi 2010 yılında takip eden ülkeler arasında Çin, Brezilya, Yunanistan ve Romanya gibi ülkeler bulunurken; Güney Afrika, Hindistan, Bulgaristan ve Çek Cumhuriyeti gibi ülkeler Türkiye’den daha üst sıralarda kendine yer buluyor. Bilgi transferi kriterine göre Türkiye 125 ülke arasında 15. sırada bulunuyor.
Ülkemiz ayrıca ticaret kriterine göre de 2005 yılında 65. sırada iken, 2010 yılında 57. sıraya yükselirken yatırım kriterine göre 50. sıradan 43. sıraya yükseliyor.
Endekste ülkemizin küreselleşme kriterleri arasında gösterilen ticareti kolaylaştırma, sermaye hareketlerine açıklık, bölgesel ticaret entegrasyonu ve ülkeye giriş kolaylığı pozitif olarak değerlendiriliyor. Ayrıca genel politikalar açısından bakıldığında ülkemizin ticaret ortamı, taşımacılık ve iletişim altyapısı, finansal özgürlükler ve gayrisafi yurtiçi hasılası da pozitif etkili olarak niteleniyor.
DHL Dünya Küreselleşme Endeksi Raporu’ndan önemli bulgular :
1. Dünyamızın küreselleşme seviyesini ortaya koyan endekse göre küreselleşme sanıldığı kadar ileri seviyede değil.
2. Küreselleşme arttıkça ülkelerin gayrisafi yurtiçi hasılası da artıyor. Küreselleşme oranı ile insani gelişmişlik arasındaki artış ise paralel seyrediyor.
3. Araştırma, ekonomik entegrasyonun devamı halinde ülkelerin gayri safi yurtiçi hasılalarında yüzde 5 veya daha yüksek oranda artış olabileceğini ortaya koyuyor.
4. Dış borç krizlerinin damgasını vurduğu bir ortamda daha fazla küreselleşme belki de krizden çıkmak için gerekli olan çıkış kapısını sunuyor.
5. Dünya aslında düz değil. Yapısal ve siyasal faktörler küreselleşmeyi etkiliyor. Hem küreselleşme hem sürdürülebilirlik açısından doğru kamu politikaların belirlenmesi önem taşıyor. Ülkeler arası alışverişi doğrudan teşvik eden kamu politikaları izleyen ve aynı zamanda yerel iş ortamını geliştiren ülkeler küresel bağlarını geliştirebiliyor.
6. Dünyanın en “bağlantılı” bölgesi AB’nin sağladığı “dört özgürlük” alanı (mal, hizmet, para ve bireylerin serbest dolaşımı) sayesinde Avrupa.
7. Araştırma, küresel bağların artmasından ve derinleşmesinden tüm ülkelerin yarar sağlayacağını ortaya koyuyor. Küreselleşmede lider ülkeler arasında dünyanın en büyük ekonomilerinden nispeten daha küçük ülkelere kadar altı kıtada her ölçekten devlet yer alıyor.
8. Küreselleşme yalnızca büyüme ve maliyetlerin düşmesi açısından değil, bilginin yayılımı, mevcut ürün çeşitlerinin artarak rekabetin yoğunlaşması ve pazar performansının yükselmesi gibi yararlar da sunuyor.
9. 2008-2009 yıllarında yaşanan ekonomik kriz küresel bağları zayıflattı. Bu, ülkeler arasındaki bağların ne kadar zayıf olduğunu ve doğru politikalarla desteklenmeye ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.
10. Pozitif trend devam ediyor. Yaşanan kriz bir miktar etkili olsa da küreselleşme ve bağlantıların gelişimini durdurmadı ya da düşüş eğilimine girmesine neden olmadı.
DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Hakan Kırımlı, araştırma sonuçlarını şöyle değerlendiriyor: “Üretimin küreselleştiği ve kâr marjlarının daraldığı bir dünyada yaşıyoruz. Bir bilgisayarın kasası bir ülkede üretilirken, chip ve işlemcileri başka bir ülkede üretilip tüm parçalar daha farklı bir ülkede bir araya getirilebiliyor. Daha sonra da bambaşka ülkelerde tüketicilere ulaştırılıyor. Bu, sadece tekstilden gıdaya ve teknolojiye birçok sektör için geçerli.
DHL, lojistikte global lider olarak, dünya ticaretinin ve tedarik zincirinin tam içinde konumlanıyor. Her gün sanayileşmiş dünyanın ürettiği ürünler uluslararası ağımızdan geçerek taşınıyor. Bu nedenle, dünyanın küreselleşmesinin uzun vadede yaşam standartların6da olumlu bir etkisi olacağına inanıyoruz. GCI-Dünya Küreselleşme Endeksi Raporu ile DHL küreselleşmeye bambaşka bir bakış açısı sunuyor. Sonuçların ülkemiz adına da önemli veriler sunduğuna inanıyor ve dikkatle değerlendirmeye alınmasını6n faydalı olacağını düşünüyorum.”
Araştırma DHL tarafından, Barselona IESE İşletme Fakültesi Küresel Strateji Profesörü, dünyaca ünlü küresel işletme strateji uzmanı ve iktisatçı Pankaj Ghemawat yönetiminde gerçekleştirildi. Ghemawat, “Araştırmamız, küresel ekonomik entegrasyonun sanıldığı kadar derin olmadığını gösteriyor. Bu nedenle, her ülkede ve küresel çapta büyüme için kullanılmayı bekleyen bir potansiyel olduğunu görüyoruz. Küresel bağlantılılığın artmasının, küresel çapta gayri safi yurtiçi hasılaya trilyonlarca dolar ekleyerek daha da fazla büyüme getirmesi muhtemel” diyerek ekliyor, “Küresel bağlantılılığın dünya refahı üzerindeki olumlu etkisi büyük önem taşımaya devam edecek. Bazı siyasi liderlerin artan küresel entegrasyon karşısındaki endişeleri yersiz; yararları, olası dezavantajlarından çok daha ağır basıyor.”
Kaynak:Hava Kargo Türkiye